İLK GÜNLER çok önemli

Kapat
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • maksudsahin
    Member
    • 08-07-2004
    • 2346

    İLK GÜNLER çok önemli

    Bir gömleğin ilk düğmesi nasıl iliklenirse diğerleri de öyle devam eder. Bu bağlamda okulun ilk günleri çok önemlidir.
    İyi başlamayan bir sezon öğrencinin kötü bir eğitim yılı geçirmesine neden olabilir. Özellikle sınavlara hazırlanan öğrenciler açısından bu durum büyük bir kayıptır. Öyleyse aileler sezon ortasında öğrencinin başarısızlığından şikâyet etmek ve sezon sonunda da beklemedikleri ya da arzu etmedikleri sonuçlarla karşılaşmak istemiyorlarsa ilk günlerde çok dikkatli olmalı, gerekli tedbirleri almakta acele etmelidirler.
    Yeni sezona iyi bir hazırlık yapılması için öncelikle bir önceki yılın iyi değerlendirilmesi gerekir. Öğrenci bir önceki yıl bazı sorunlar yaşamışsa bu sorunların tekrarlanmaması için gerekli tedbirler alınmalıdır. Öğrencinin okul, diğer öğrenciler, öğretmenler hakkındaki düşünceleri bu değerlendirmenin yapılmasında belirleyici önemdedir.
    Öğrencinin iyi bir sezon geçirmesi adına yapılacak en önemli çalışmalardan bir diğeri de okul seçimidir. Öğrenci bir önceki yıl devam ettiği okuldan memnun değilse, uzmanlar da öğrencinin okul değiştirmesi gerektiği konunda fikir beyan ediyorlarsa öğrenciye uygun bir okul seçimi yapılmalıdır. Bu konuda iyi bir okul araştırılmalıdır. Okul seçiminden o okula giden öğrencilerin ve o öğrenci velilerinin görüşü alınabilir. Okulun bulunduğu çevre değerlendirilmelidir. Okulun sınavlardaki başarısı araştırılmalıdır. Öğretmenleri hakkında fikir sahibi olunmalıdır. Okulun akademik, sosyal ve sportif imkanları bilinmelidir. Sınıf mevcudu ortalaması dikkate alınmalıdır. Okulun eve yakınlığı da dikkat edilmesi gereken diğer hususlardan biridir.
    Hangisini tercih edelim?
    Bir öğrencinin önünde dört kurs alternatifi bulunduğunu kabul edelim:
    1. Üniversiteye hazırlık kursu,
    2. Yabancı dil kursu,
    3. Bilgisayar kursu,
    4. Diksiyon kursu.
    Normal bir öğrencinin yapması gereken tercih nasıl olmalıdır? Öğrenci öncelikle üniversiteye hazırlık kursunu tercih etmelidir. Gücünü ve zamanını verimli bir şekilde değerlendirmelidir. Bundan sonra yabancı dili ve bilgisayarı öğrenebilir ve diksiyon kursuna gidebilir.
    Sıkıcı olma tuzağına düşmeyin
    Eğitim kaliteniz öğrencilerinizle kurduğunuz iletişimin kalitesiyle belirlenir. Öğretmenlerin bir numaralı iletişim yanlışı sıkıcı olmak ve bunun farkında olmamaktır. Sıkıcı olduğunuzu bilmemek, hem sizin hem öğrencileriniz için tedirgin edici ve zararlıdır. Kendiniz için öğrencilere bakın. Davranışlara, gözlerindeki bakışa, sınıftaki katılım ve heyecan seviyesine dikkat edin. Sınıftan uğultu yükselmeye başlarsa, dikkatli olun. Sıkıcı olma tuzağına düşmüş olabilirsiniz.
    Çocuklar kahvaltı etmeli
    Çocuklar okula gitmek için çok erken saatlerde kalkıyor, uykusuzluk ve iştah eksikliği nedeniyle kahvaltı etmiyorlar. Uzmanlar kahvaltı eksikliğinin çocuğun sadece zihinsel gelişimini değil fiziksel gelişimini de etkileyeceğini belirtiyorlar. Gece boyunca aç kalan vücudun enerji ve besine ihtiyacı artar. Açlıktan dolayı kan şekeri düşer. Çocuk ve gençlerde öğün atlama sonucu yetersiz ve dengesiz beslenmeye bağlı olarak zayıflık, şişmanlık, anemi, basit guatr ve diş çürükleri gibi sağlık sorunları ortaya çıkar.
    Bir öğretmen beden dilini iyi kullanmalı
    Bir öğretmen öğrencileriyle konuşurken kolları açık, avuçları yukarıya ya da öğrenciye bakıyor olmalı. Eller de hep bel hizasının üstünde tutulmalı. Bu sınıfın algısını ve sizinle olan iletişimi artırır.
    Eğitim gereçleri tamam mı?
    Yeni eğitim sezonunda yapılması gerekenlerden biri araç gereç teminidir. Öğrenci bu süreçte aktif rol almalıdır. Elbiseyi giyecek, kitapları okuyacak, kalemleri kullanacak olan öğrencidir. Aile burada mümkün olduğunda öğrencinin meşru ve makul isteklerini dikkate almalı, bu tür okul araç gereçlerinin temin edilmesi konusunda öğrenciyle birlikte hareket etmeli; öğrenciyi bu sürecin aktörü haline getirmelidir. Bu, aynı zamanda öğrencinin yeni sezona daha kolay intibak sağlamasına da yardımcı olacaktır. Öğrencinin gündemi okul haline gelecektir.
    Okula başlamadan önce öğrencinin ailesiyle birlikte günde 5-10 sayfa kitap okumaya başlaması, bir yıl önce gördüğü dersleri günde yarım saat-bir saat ayırarak gözden geçirmesi öğrenciyi okula zihinsel ve akademik yönden de hazırlayacaktır.
    Okul başladığında ise ilk başlarda düşük yoğunluklu bir ders çalışma programı hazırlanmalı, bu programın uygulanmasında aile öğrenciye yardımcı olmalıdır. Örneğin öğrencinin ders çalışma saatlerinde aile bireyleri de kitap, dergi veya gazete okuyarak öğrenciye yardımcı olabilirler. Unutmamak gerekir öğrenciden beklediğiniz davranışların gerçekleşmesi bu davranışların gerçekleşmesi için gereken ortamın oluşturulmasına, ona örnek olunmasına ve programın kararlı şekilde uygulanmasına bağlıdır. Ancak bu yapılırken öğrenci sıkılmamalı, üzerine fazla gidilmemeli, ders dışında sosyal yaşama, yaşına göre oyuna ve çocuğun istediği diğer yararlı ve meşru isteklere de zaman ayrılmalıdır.
    Çocuklarımızı okula motive etmeliyiz
    Öğrencinin başarılı bir sezon geçirmesi için motivasyonun sağlanmış olması gerekir. Bu süreçte öğrenciye ve öğretmene bazı görevler düştüğü gibi bu konuda velinin de bazı sorumlulukları vardır. Uzun bir aradan sonra okula tekrar dönecek olan öğrencilerin okula ve derslere motive edilmesinde öğrencinin yaşına ve kişiliğine göre değişik etkinlikler yapmak gerekir. Öğrenciyi okula iyi motive edebilmek için onun sosyal, duygusal ve akademik zekasını, ilgi ve yeteneklerini göz önünde bulundurmalı, onu iyi tanımalıyız.
    Onların anlattıklarını dikkatlice dinleyin
    Anne babaların bu konuda çocuğa yardımcı olabilmesi için çocuğu etkin şekilde dinlemesi; böylece ilgi, istek ve eğilimlerini belirlemesi, meraklarını anlaması gerekir. Bu şekilde aile çocuğu tanıyacak, ona daha doğru rehberlik yapabilecektir.
    Niçin okula gittiğini bilmeli
    Çocuğu okula motive etmek için ailenin çocuğa okulun amacını anlatması gerekir. “Neden okula gidiyor, okulda gördüğü derslerin amacı nedir, niçin eğitim gereklidir, eğitimin kişiye ne gibi faydaları vardır?” sorularının cevaplarını çocuğun yaşına, ilgisine, isteğine, eğilimine göre cevaplaması gerekir.
    Okul, hayatın antrenman sahasıdır. Nasıl futbolcular antrenman sahasında değişik hareketler yaparlar, teknik-taktik bilgiler alırlar; sonra da sahaya çıkıp bunları uygularlarsa öğrenci de hayatta okulda aldığı eğitim sayesinde yol almaya çalışır.
    Bu dersleri niye görüyoruz ki!
    Bazı öğrenciler okulda gördükleri bir kısım derslerin hiç işe yaramadığından yakınabilir. Futbolcular antrenmanlarda mekik, şınav çekeler. Ancak maç sırasında futbolcular bu hareketleri kullanmazlar. Gole giden bir futbolcu yere yatıp şınav-mekik çekmez. Ama futbolcunun sahada diri kalması, enerjisini uzun süre muhafaza etmesi bu hareketler sayesinde olmaktadır. Yani antrenmanda yapılan bazı hareketler aslında maç içinde aynen kullanılmaz ama o hareketlerin futbolcuya kazandırdığı donanım ve kazanımlar maç içinde çok işe yarar. İşte okuldaki bazı dersler de hayatta aynıyla işimize yaramayabilir; ancak her ders öğrenciye bir donanım kazandırır.
    Çocuğun kabiliyetini nasıl geliştirebiliriz?
    Öğrencinin, analiz-sentez yapabilmesini, zekasının, düşünce yeteneğinin, problem çözme kabiliyetinin gelişmesini sağlayıcı teknikler vardı. Bütün bunlar da hayatta daha iyi noktalara gelebilmek, şu kainat kitabını daha doğru okuyabilmek, hayatta üzerimize düşen sorumlulukları daha etkili şekilde yerine getirmek için çok gereklidir. Çocuğu okula motive etme konusunda sizler de değişik yöntemler geliştirebilirsiniz.
    Ders çalışmaya nasıl motive edelim?
    Çocuğu okula motive edebilmek için çocukla evde benzer bir programı uygulayabiliriz ilk başlarda. Örneğin o evde ders çalışırken biz de kitap, dergi, gazete, dergi okuyabiliriz. Sevmediği dersler varsa bunların nedenlerini araştırıp o dersler hakkında ona yardımcı olabilecek birileriyle onu tanıştırabiliriz. Sevdiği ve çalışkan arkadaşlarıyla evimizde birlikte ders çalışmalarını sağlayabiliriz. Bütün bunlar öğrenciyi okula ve derslere motive edebilmek için kullanılabilir.
    Çalışma ortamını iyi düzenleyin
    Çalışma masanızı, sıcaklıktan doğrudan etkilenecek yerlere (kalorifer, soba gibi ısıtıcılar) koymayın. Isınmak için odada katalitik gibi ısıtıcılar da kullanmayın. Çünkü bu ısıtıcılar, odadaki oksijeni kullandıkları için beynin verimli çalışmasını engeller.
    Formülleri kodlayarak öğrenin
    Hafızanıza almanız gereken formülleri başka formüllerle karışmayacak şekilde ve hafızanıza yerleşecek şekilde kodlamalısınız. Mesela, Periyotlar Cetveli’ndeki; 111 B Grubu elementlerinin kodlanması için şu yolu deneyebilirsiniz:
    Sc: sıcaktan
    Y: Yandım
    La: Lavaboyu
    Ac: Açın
    Sıcaktan yandım, lavaboyu açın.
    Uzun süre bilgisayar karşısında durmak gözlerde kuruluğa yol açıyor
    Genellikle gözümüzü ritmik olarak 10 saniyede bir kırparız. Ancak bilgisayar ekranına dikkatli şekilde baktığımızda bir süre sonra göz kırpmayı unutuyoruz. Uzun süre bilgisayar karşısında iş yapanların göz kırpmayı unutması gözyaşını buharlaştırarak gözlerde kuruluk oluşmasına sebep oluyor. Bu da gözde yanmalar, kızarıklıklar ve batma hissine yol açıyor.
    Öğretmenlere sağlıklı ses önerileri
    Yeterli solunum desteği sağlamadan konuşmak boyundaki ses tellerini kontrol eden kaslara ek yük getirir. Konuşma sırasında bir nefeste gerektiğinden fazla kelime söylemeye çalışmak da zararlıdır. Konuşma sırasında cümleler bölünmemeli, önemli sözcüklerden önce duraklanmalı, yazılı metinlerde de virgüllerde yeni bir nefes almaya özen gösterilmelidir.
    Birçok kişi en alt perdeden konuşarak, sesini kalınlaştırır ve sesine otoriter bir hava vermeye çalışır. Bazı insanlar da normalden daha yüksek perdeden konuşurlar. Oysa insanların belli bir ses perde aralığı vardır ve normalde konuşmalarının yüzde 70’ini bu ses aralığında yaparlar. Belli eğitim almadan bu aralığın sınırları dışına çıkmak, sesi olumsuz etkiler. Bu nedenle normalde kullanılan ses perde aralığının dışına çıkılmamalı; ne kalın, ne de çok ince sesle konuşulmalıdır.
    Bunlara ek olarak, sigara içilmemeli, kafeinli ve asitli içeceklerden uzak durulmalı, hapşırma isteği engellenmemeli, uzun süre fısıltılı konuşulmamalıdır.
İşlem Yapılıyor
X