Aruzlu şiirler (38haber.com)

Kapat
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • omerix
    Junior Member
    • 12-12-2005
    • 17

    Aruzlu şiirler (38haber.com)

    Sanma şahım herkesi sen sadıkane yar olur.
    Herkesi sen dost mu bildin belki ol ağyar olur.
    Sadıkane belki ol alemde dildar olur.
    Yar olur, ağyar olur, dildar olur, serdar olur.
    Sanma şahım herkesi sen sadıkane yar olur.
    Herkesi sen dost mu bildin belki ol ağyar olur.
    Sadıkane belki ol alemde dildar olur.
    Yar olur, ağyar olur, dildar olur, serdar olur.



    İlm kesbiyle pâye-i rif’at
    Arzû-yı muhâl imiş ancak
    Aşk imiş her ne var âlemde
    İlm bir kıyl ü kâl imiş ancak
    Fuzuli

    Ne tende cân ile sensiz ümîd-i sıhhat olur
    Ne cân bedende gam-i firkatinde râhat olur
    Ne çâre var ki firâkınla eğlenem bir dem
    Ne tâli’im meded eyler visâle fırsat olur
    Ne şeb ki kûyuna yüz sürmesem ol şeb ölürün
    Ne gün ki kâmetini görmesem kıyâmet olur
    Dil ise gitti kesilmez hevâ-yı aşkından
    Nasîhat eylediğimce beter melâmet olur
    Belâ budur ki alıştı belâlarınla gönül
    Gamın da gelse dile bâis-i meserret olur
    Nedir bu tâli’ ile derd-i Nef’i-i zârın
    Ne şûhu sevse mülâyim dedikçe âfet olur

    ; Nef’î

    Aşka kâbil dil mi yok şehr içre yâ dilber mı yok
    Mest yok meclisde bilmem mey mi yok sâgar mı yok
    Gonca-i dil açılıp hâtır nice şâd olmaya
    Bâğda güller mi yok gülşende bülbüller mi yok
    Görmeziz bir dil ki tûtî gibi güftâr eyleye
    Söyledir mi yok cihânda bilmezin söyler mi yok
    Sengden dil kem mi yâ seng-i siyâhı la’l eder
    Afitâb-i feyz-bahşâ-yı bülend-ahter mi yok
    Niçin ebkâr-i ma’ânî beslemez erbâb-i nazm
    Yoksa Yahyâ gibi üstâd-i sühan-perver mi yok
    Ş.Yahyâ

    Azm-i sefer ettin dil-i nâçârı unutma
    Gittin güzel ammâ bu dil-efkârı unutma
    Gâhîce uyandıkça şebistân-i safâda
    Şol gice olan sohbet-i hemvârı unutma
    Vardıkça şeker-hâba girip bister-i nâza
    Ne zehr içer dîde-i bîdârı unutma
    Ben sabr edeyim derd ü gam-i hecrine ammâ
    Sen de güzelim ettiğin ikrârı unutma
    Ağlatmayacaktın yola baktırmayacaktın
    Ol va’de-i tekrâr-be-tekrârı unutma
    Yok tâkati hicrânına lutf eyle efendim
    Dil-haste-i aşkın olan Esrârı unutma
    Esrâr Dede




    Şarkı
    Fâriğ olmam eylesen yüz bin cefâ sevdim seni
    Böyle yazmış alnıma kilk-i kazâ sevdim seni
    Ben bu sözden dönmezem devr eyledikçe nüh felek
    Şâhid olsun aşkıma arz u semâ sevdim seni
    Bend-i peyvend-i dilim ebrû-yı gaddârındadır
    Rişte-i cem’iyyetim zülf-i siyeh-kârındadır
    Hastayım ümmîd-i sıhhat çeşm-i bîmârındadır
    Bir devâsız derde oldum mübtelâ sevdim seni
    Ey hilâl-ebrû dilin meyli sanadır doğrusu
    Sûy-i mihrâba nigâhım kec-edâdır doğrusu
    Râ kaşından inhirâf etsem riyâdır doğrusu
    Yâ savâb olmuş veya olmuş hatâ sevdim seni
    Bî-gubârım hasret-i hattınla hâk olsam yine
    Sıhhatim rûh-i lebindendir helâk olsam yine
    Tîğ-i gamzenden kesilmem çâk çâk olsam yine
    Hâsılı beyhûde cevr etme bana sevdim seni
    Gâlib-i dîvâneyim Ferhâd u Mecnûn’a salâ
    Yüz çevirmem olsa dünya bir yana ben bir yana
    Şem’ine pervâneyim pervâ ne lâzımdır bana
    Anlasın bîgâne bilsin âşinâ sevdim seni
    Şeyh Gâlib



    BEYİTLER
    Dil verdiğimiz yâre nigâh-i gazabından
    Tasrîhe mecâl olmadı îmâ ile geçtik
    Nâilî


    Ders-i aşkın müşkilin Yahyâ nice halleylesin
    Söyleyenler kendini bilmez bilenler söylemez
    Ş.Yahyâ


    Dilde gam var şimdilik lutfeyle gelme ey sürûr
    Olamaz bir hânede mihmân mihmân üstüne
    Râsih

    Künc-i mihnetde rakîbâ beni tenhâ sanma
    Kâr ger sende yatursa elemi bende yatur
    Bağdadlı Rûhî

    Ger derse Fuzûlî ki “güzellerde vefâ var”
    Aldanma ki şâir sözü elbette yalandır
    Fuzûlî

    Cihânda âşık-i mehcûr sanma râhat olur
    Neler çeker bu gönül söylesem şikâyet olur
    Ş.Yahyâ

    Derdim nice bir sînede pinhân ederim ben
    Bir âh ile bu âlemi vîrân ederim ben
    Nef’î

    Merdüm-i dîdeme bilmem ne füsûn etti felek
    Eşkimi kıldı füzûn giryemi hûn etti felek
    Şîrler pençe-i kahrımda olurken lerzân
    Beni bir gözleri âhûya zebûn etti felek
    Yavuz Selim

    Merdüm-i dideme bilmem ne füsun etti felek
    Giryemi füzun eşkımı hun etti felek
    Şirler pençe-i kahrımda olurken lerzan
    Beni bir gözleri ahuya zebun etti felek
    ilhamî (Yavuz Sultan Selim)
    Açalim bu beyti:
    Felek gözbebegime nasil bir büyü yapti bilmiyorum (ki) gözyasimi ziyadelestirdi,
    yine o göz yaslarimi kan haline getirdi (yani artik göz yasim tükendi, kan akmakta yerine)
    (yine o felek) beni bakisli bir güzele (karsi) âciz birakti
    (böylece bastan beridir neden bu halde oldugunu anliyoruz.
    halinin esbabi son misrada: Ahu bakisli bir dilberin yaptigi haller)
    (bakınız: güzel, büyü, gözler, yavuz sultan selim, bira, neden, yorum, bilmiyorum, kars, baki)


    Sînede bir lahza ârâm eyle gel cânım gibi
    Geçme ey rûh-i revân ömr-i şitâbânım gibi
    Nedîm

    Biz bülbül-i muhrik-dem-i gülzâr-i firâkız
    Ateş kesilir geçse sabâ gülşenimizden
    Selîmî

    Göz yaşlı gönül zülf-i perîşânlar içinde
    Kaldım karanu gecede bârânlar içinde
    Tâcî Bey

    Eczâmızı hep rîk-i beyâbân-i gam itsek
    Cânâne giden nâme-i hicrâna dökülsek
    Nâilî

    Son düzenleme Engineer; 04-07-2006, 19:18.
İşlem Yapılıyor
X