Türkiye'nin gerçek yıldızı 2010'da parlayacak

Kapat
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • yakup ustaoglu
    Junior Member
    • 24-06-2006
    • 13

    Türkiye'nin gerçek yıldızı 2010'da parlayacak

    Japonya’daki 2006 Dünya Basketbol Şampiyonası'na katılacak 23 takım belirlenmiş, sıra FIBA'nın kontenjan (wild card) hakkından yararlanacak son takıma gelmişti. Uluslararası alanda oldukça güçlü olan Türkiye Basketbol Federasyonu, 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası’nın ülkemizde düzenlenecek olmasını çok iyi kullandı ve Uzakdoğu’ya sefere çıkan son ekip biz olduk. 12 Dev Adam, 2005 Avrupa Şampiyonası'nda çok kötü bir performans göstermiş ve Sırbistan dönüşü takımdaki yıldız oyuncular adeta birbirine girmişti. Bu da takımı ve 12 Dev Adam ile ilgili düşünceleri negatif etkilemişti. Bunlara bir de 2006 Japonya öncesi NBA patentli oyuncularımız Hidayet Türkoğlu ve Mehmet Okur'un sakatlıklarını bahane ederek Milli Takım'dan aflarını istemeleri eklendi. Bu tablo içinde kimse isimleri bilinmeyen genç oyunculardan kurulu Türk Basketbol Milli Takımı'ndan bir şey beklemiyordu. Japonya’da her şey, tarihimizde resmi maçlarda hiç yenemediğimiz Litvanya'yı grubun ilk maçında mağlup etmemizle başladı. Sonra da arkası geldi.


    Avustralya, Katar, Brezilya derken tek yenilgimizi aldığımız Yunanistan'ın ardından grup ikincisi olduk. Sonra Slovenya engelini son dakikalardaki harika oyunumuzla aşıp çeyrek finale yükseldik. Çeyrek finaldeki rakibimiz, son olimpiyat şampiyonu Arjantin'di. Üstelik sakatlarımız da vardı bir elin parmaklarını geçecek kadar. Direnemedik bile. Artık 5.'lik ile 8.'lik arasındaki sıralamada daha iyi bir yer edinebilmek için klasman maçları oynayacaktık. Rakip, yine Litvanya idi. Son bir buçuk dakikaya rakip 10 sayı önde girmiş, hatta Litvanyalı coach zafer çığlıkları atmak için son molasını bile almıştı. 7 saniye kala genç Ender Arslan'ın attığı üçlük, gitti denilen karşılaşmayı uzatmaya götürdü. Uzatmada ise adeta 12 Dev Adam fırtınası vardı. Maçı farklı kazanıp 5-6.'lık maçı oynamaya hak kazandık. Fransa'ya yenilince de dünya 6.'sı olduk.
    Türk basketbol otoriteleri, Japonya'da 12 Dev Adam'ın gerçek bir takım olduğu yönünde birleşti. Oyuncularımız sakat olmadığı sürece çok iyi savunma yapıyor, maçı son saniyeye kadar bırakmıyor, rakip kim olursa olsun korkmuyor, çıkıp sahaya elinden ne gelirse yapıyordu. Ayrıca, oyuncularımız arasındaki kolej havası, 2005 Avrupa Şampiyonası'ndan sonra epey özlemini duyduğumuz güzel bir hava oluşturuyordu. İspanya'nın Yunanistan'ı mağlup ederek dünya şampiyonu olduğu final mücadelesinden sonra FIBA'nın bayrağı Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Turgay Demirel'e teslim edildi. Artık dünya basketbolunun bir sonraki zirvesi Türkiye'de olacak. Ülkemiz bu büyük organizasyona İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya kentleriyle ev sahipliği yapacak. Japonya'da yaş ortalaması en düşük üç ekipten biri olan 12 Dev Adam, kazandığı tecrübelerle kendi seyircimiz önünde çok daha iyisini yapmaya çalışacak. 12 oyuncudan 8'i rahatlıkla 2010'da da forma giyebilecek durumda olacak. Tabii bu arada birçok kişinin ilk gördüğünde ‘ümit milli' zannedeceği gençlerimiz de önümüzdeki dört yılda kendini daha da geliştirecek. Güzel bir ev sahipliği, iyi bir tanıtım ve kürsüde yer alacağımız harika bir başarı (son şampiyon İspanya'dan almamız gereken çok ders var bu arada), Türk basketbolunu daha da ilerilere götürecek. Kısacası, iple çektiğimiz 2010, basketbolda Türkiye'nin yıldızının daha da parlayacağı bir yıl olacak
İşlem Yapılıyor
X