Anaokulu öğrencileri için faydalı olabileceğini umduğumuz ödev notları da aşağıdadır:
ŞARKILARIMIZ
AFACAN CAN
Babası dışarıda çalışken annesi çamaşır yıkıyormuş
Bizi küçük afacan oynarken yaramazlık yapıyormuş
Afacan can afacan can afacan afacan afacan can
Çakmağı çakmış kibriti yakmış
Yangın başlamış hiiiiii
İtfaiye hemen gelmiş yangını çabucak söndürmüş
Bizim küçük afacan çok korkmuş çok pişman olmuş
Annesinden özür dilemiş
Babasından özür dilemiş
Bizim küçük afacana ders olmuş
Akıllanmış uslanmış
PİNOKYO
Benim güzel tahtacığım
Senden kukla yapacağım
Testereyle keseceğim gırç gırç diye
Çivilerle çakacağım tak tak diye
Çıplak olmaz giydirelim
Bir elbise diktirelim
Bir pantolon bir de şapka
İşte oldu bir kukla
Pin pin pinokyo ismi de olsun pinokyo
ÇALGILAR
Haydi gelin çocuklar piyano çalalım
Şöyle durun siz böyle durun siz(2)
Piya piya piyano piyano piyano(2)
Haydi gelin çocuklar gitar çalalım
Şöyle durun siz böyle durun siz (2)
Dım dım dım dım dım dım dım
Haydi gelin çocuklar keman çalalım
Şöyle durun siz böyle durun siz (2)
Gıy gıy gıy gıy gıy gıy gıy (2)
Haydi gelin çocuklar davul çalalım
Şöyle durun siz böyle durun siz
Güm güm güm güm güm güm güm (2)
Haydi gelin çocuklar flüt çalalım
Şöyle durun siz böyle durun
Düt düt düt düt düt
VÜCUDUMUZ
Sağ elimde beş parmak sol elimde beş parmak
Say bak say bak say bak
Hepsi eder 10 parmak
Sende istersen say bak
say bak say bak say bak
1,2,3,4,5,6,7,8,9,10
DEDEME TELEFON EDELİM
Ben çok severim severim severim
Yollarını hep gözlerim canım dedecim
Dedeme telefon edeyim edeyim edeyim
Nasılsın dedecim diyeyim hatırını sorayım
Dedecim parka gidelim gidelim gidelim
Salıncaklara binelim dedecim binelim
KIRMIZI BALIK
Kırmızı balık gölde, kıvrıla kıvrıla yüzüyor
Balıkçı hasan geliyor oltasını atıyor
Kırmızı balık dinle sakın yemi yeme
Balıkçı seni tutacak, sepetine atacak
Kırmızı balık kaç kaç, kırmızı balık kaç kaç
CUMHURİYET
Cumhuriyet hürriyet demek
Cumhuriyet özgürce yaşamak
Uygarlığa çağdaşlığa
Durmadan yılmadan koşmak demek
Cumhuriyet mutluluk demek
Cumhuriyet kol kola yürümek
Uygarlığa, çağdaşlığa
Durmadan yılmadan koşmak demek
ATATÜRK
Atatürk yoktu
Düşman çoktu
Atatürk geldi
Düşmanı yendi
Bu güzel yurdu
Bizlere verdi
MEVSİMLER
Bir yılda tam dört mevsim
Hepsi de ayrı resim
Gel birlikte sayalım
Takalım birer resim
İlkbahar, yaz, sonbahar
Kış gelince kar yağar
Haydi haydi evine
Her tarafta soğuk var
ÖÐRETMENİM
Öğretmenim canım benim canım benim
Seni ben pek çok pek çok severim
Sen bir ana, sen bir baba
Her şey oldu artık bana
Okut, öğret ve nihayet
Yurda yarar bir insan et
YAÐMUR YAÐIYOR
Yağmur yağıyor
Seller akıyor, komşu kızı camdan akıyor
MEVSİMLER
İlkbaharda çiçekler açılır açılır
İlkbaharda çiçekler böyle açılır
Yaz gelince denizde yüzeriz yüzeriz
Yaz gelince denizde böyle yüzeriz
Sonbaharda yapraklar dökülür dökülür
Sonbaharda yapraklar böyle dökülür
Kış gelince kar yağar üşürüz üşürüz
Kış gelince kar yağar böyle üşürüz
BULUT OLSAM
Havada bir top bulut olsam
Ne güzel yurdumu dolaşırdım
İzmire doğru gezinirdim
Oradan hataya süzülürdüm
Ne güzel bir yurt bu şirin yurt
Denizi güneşi havasıyla
4-5 YAŞ TÜRKÜSÜ
en güzel yaş 4-5 yaş
büyürüz yavaş yavaş
sende gel bu sınıfa
sen de katıl arkadaş (2)
mutluluk var neşe var
coşturucu oyun var
4-5 yaş ta her şey var
sende katıl arkadaş(2)
YAŞASIN OKULUMUZ
Daha dün annemizin kollarında yaşarken
Çiçekli bahçemizin yollarında koşarken
Şimdi okullu olduk sınıfları doldurduk
Sevinçliyiz hepimiz yaşasın okulumuz
BAY MİKROP
Bay mikrop bay mikrop
Beni hasta edemezsin
Yemeğimi böyle yiyorum sütümü de böyle içiyorum
Meyveleri sebzeleri böyle yiyiyorum
Bay mikrop bay mikrop Beni hasta edemezsin
Ellerimi böyle yıkarım
Saçımı da böyle tararım Dişlerimi fırçalar erken yatarım
GİYSİLER
Hayvanların derileri insanların giysileri
Soğuktan güneşten korur hepimizi
Kazak, pantolon, bot üzerine bir de mont
Tişört,mayo, sort giyeli giyelim giyelim
Kış geldi üşümeyelim yaz geldi terlemeyelim
Koyu rengi kışın açık rengi yazın
Giyelim giyelim giyelim
ŞİİRLERİMİZ
CUMHURİYET
Cumhuriyet kalbimde
Sönmeyen bir ateştir
Vatanımın ufkunda
Parlayan bir güneştir
Ata’ nın armağanı
Yüce Cumhuriyeti
Korumak ödevimdir
Bu kutsal emaneti
ÖKSÜRÜYORUM
Öksürükle başım dertte
Niye oldu bilmiyorum
Terliyken su içmişim
Onun acısını çekiyorum
Annemi dinleseydim
Soğuk su içmeseydim
Şimdi neşe içinde
Arkadaşlarımla eğlenecektim
HAPŞU
Sonbahar geldi
Leylekler uçtu
Yağmurlar düştü
Ha ha hapşu
Caddeye çıktım
Dersi unuttum
Ah ne acıktım
Ha ha hapşu
Haftası oldu
Yüzüm soldu
Mendilim doldu
Ha ha hapşu
Doktora gittim
Aspirin yuttum
Ha ha hapşu
DÜNYA ÇOCUKLARI
Dünya çocuk gününde, bir araya gelelim
Kardeşçe ve elele şarkılar söyleyelim
Mutlulukla sevinçle eğlenelim gülelim
Kardeşçe ve elele şarkılar söyleyelim
KARDEŞİZ
Eğlencede oyunda
Evde okul yolunda
Sevinç ve umutlarla
Koşarız yarınlara
Biz iyi geçinirsek
Ailemiz şenlenir
İyi çocuklar diye
Bizi herkes beğenir
KIZILAY
Yardım için el açan
Yoksullara koşarsın
Şefkat,merhamet saçar
Muhtaçlara sen koşarsın
Zengin,fakir olanlar
Sana muhtaç Kızılay
ATATÜRK’Ü ANIŞ
Düşmanların elinden
Bizi kurtaran sensin
Bu vatanı yeniden
Özenle kuran sensin
Adını küçük, büyük
Anıyoruz her zaman
Adı büyük Atatürk
Anlı, şanlı kahraman
ÖÐRETMENİM
İlk gördüğüm günden beri
Kalbimde yalnız sen varsın öğretmenim.
Bu sevgimi nasıl anlatsam bilmem ki,
Her an hayalimde sen varsın öğretmenim..
ELLERİM TOMBİK TOMBİK
Ellerim tombik tombik kirlenince ne komik
Kirli yüzler sevilmez güzelliği görülmez
Saçlarımız bakım ister hele dişler hele dişler
Uzamasın tırnaklar kirlenmesin kulaklar
Çok koşupta terleme soğuk sulardan içme
Sonra hasta olursun koşup doktoru bulursun
Doktor gelir odana iğne yapar hem sana
Ay ay diye bağırma koşup anneni çağırma
SAÐLIK ÖÐÜDÜ
Seviyorsan canını,
Vücuduna iyi bak.
Kuvvetlendir kanını,
İstersen çok yaşamak.
Vakitli yat, erken kalk,
Çok dikkat et zamana.
Ne güzeldir çalışmak,
Dinçlik verir insana.
Sen yaşarsan bu vatan,
Ancak yaşar, yükselir.
Bunu bil, böyle inan,
Varlık sağlıktan gelir.
PARMAK OYUNLARIMIZ
GÖKYÜZÜ ANA
Ben gökyüzü anayım, (Gökyüzü gösterilerek, anne sevecenliğinde konuşulur.)
Sizi çocuklarımla tanıştırayım. (El parmakları oynatılır.)
Önce hangisinden başlayayım? (Soru sorma hareketi yapılır.)
Haydi yağmuru çağırayım, (Sağ başparmak ileri geri hareket ettirilir.)
Yağmur başladı şıp şıp şıp (Parmaklarla yağmur hareketi yapılır.)
Rüzgar esiyor vuuuuv…vuuuuuv…(Ses verilerek kollar yana açılır, beden sağa sola sallanır.)
Damlaları uçuruyor.
İşte kar da yağıyor.(Eller yukarıdan aşağı doğru sallanır.)
Çocuklar biraz üşüyor.(Üşüme hareketi yapılır.)
Güneş kızım gelince ( Sevinçle, eller daire gibi yapılır.)
Karlar gider sessizce. (El sallanır.)
BAY MİKROP
Bay Mikrop bir gün gezmeye çıkmış; yürümüş, yürümüş (Sağ elin baş parmağı, sol kol üzerinde yürütülür.)
Bir evin açık kapısından içeri girmiş
Bir de bakmış merdivenler var.(Başparmak avuç içinde dolaştırılır ve parmaklardan çıkılır.)
Başlamış çıkmaya.
Üst kata çıkınca, kapıyı vurmuş. (Sağ el yumruk yapılarak sol elin avuç içine vurulur.)
Tak... Tak...Tak...
Kim o?
Ben Bay Mikrop. (Sağ elin başparmağı sallanır.)
Ne istiyorsun?
Seni hasta etmeye geldim.
Yoo... Beni hasta edemezsin. (Sol elin işaret parmağı sallanır.)
Bol bol uyudum, dengeli beslendim
Spor yaptım, yıkandım, aşı da oldum.
Mikrop, ’’Ben gidiyorum’’demiş. (Sağ elin başparmağı sallanır.)
O sırada çocuğun annesi sabunlu suyla temizlik yapıyormuş.
Mikrobun ayağı kaymış yuvarlanmış (İki el birlikte hareket ettirilerek yuvarlanma hareketi yapılır.)
Kendini kapının dışında bulmuş.
MİNİ MİNİ ÖRÜMCEK
“Mini mini bir örümcek bir gün duvara tırmandı’’ (sağ elin parmakları üzerinde sol kol üzerinde omuza doğru çıkılır).
“Yağmur yağdı onu ıslattı’’(her iki elin parmakları ile yağmur hareketi yapılır).
“Güneş açtı, her taraf kurudu’’(kollar önde baş üstünde yanlara doğru açılarak güneş canlandırılır).
“Örümcek çok mutlu oldu’’(ağız kenarları yanaklara doğru çekilerek mutlu yüz ifadesi canlandırılır).
SAÐLIK
Tak tak tak… (Kapı vurulma hareketi yapılır.)
Kim o? Sen kimsin? (Soru sorma hareketi yapılır.)
Ben manav amca.
Ne getirdin bana?
Neler getirmedim ki, (İki el açılarak hareket ettirilir.)
Ispanak, kereviz, enginar
Havuç, kayısı, portakal
Aaa karpuzum da var.
Daha neler var neler.
Küpe için kirazlar (İki elle kulak memeleri tutulur.)
Ama ben hastayım (İki el üst üste konur, yanağa götürülür, baş o yöne eğilir.)
İyi beslenirseniz,
Meyvenizi yerseniz, Sebzeyi severseniz,
Hiç korkmayın çocuklar,
Hemen iyileşirsiniz.
BİLMECELERİMİZ
Sağlığımızla ilgili bilmeceler;
Her yeri görür kendini göremez. ( GÖZ )
Altı mermer üstü mermer, içinde bülbül öter. (AÐIZ )
Kökü yukarı, dalları aşağı. ( SAÇLAR )
İki pencerem var, etrafı etten duvar, sabahları açarım, geceleri kaparım. ( GÖZ )
Karnı şişik, kafaya yapışık. ( BURUN )
Uzun sırık, beli kırık ( KAŞ )
Yedi delikli tokmak, bilmiyorsan aynaya bak. ( BAŞ )
Çarşıdan alınmaz, mendile konulmaz, bundan tatlı bir şey olmaz. ( UYKU )
Ben giderim o gider, içimde tık tık eder. (KALP)
Göz ile görülmez, el ile tutulmaz, ondan uzak duranlar, sağlamdır hasta olmaz (MİKROP)
Güneş girmeyen eve, o girer seve seve. ( DOKTOR )
Atatürk ile ilgili bilmeceler
Her evde resmi var, kalbimizde ismi var.(Atatürk)
Hem yıldız hem ay var, bir de kırmızı rengi var.(Bayrak)
Nöbet bekleyerek bizleri korurlar.(Asker)
Kırmızı bayrağın içinde iki taneyiz.(Ay-Yıldız)
Sonbaharla ilgili bilmeceler
Ben giderim o gider, üstümde gölge eder.(Şemsiye)
Gökte görürüm köprü, rengi de yedi türlü (Gökkuşağı)
Yeraltında sakallı dede (Pırasa)
Gökte biter, yere batar (Yağmur)
Mavi atlas, iğne batmaz, makas kesmez, terzi biçmez (Gökyüzü)
Çarşıdan aldım bir tane, eve geldim bin tane (Nar)
Yazın giyinir, kışın soyunur (Ağaç)
Yaprak kadar hafif, dağlar kadar büyük, onu havada gördük (Bulut)
Mantosu yeşil, entarisi kırmızı, düğmeleri kara, tadı damağımda (Karpuz)
Çarşıdan aldım bir tane, eve geldim bin tane (Nar)
TEKERLEMELER
ATATÜRK
Atatürk yoktu
Düşman çoktu
Atatürk geldi
Düşmanı yendi
Bu güzel yurdu
Bizlere verdi.
YARAMAZ ÇOCUK
Bir gün bir gün bir çocuk
Eve de gelmiş kimse yok.
Açmış bakmış dolabı
Şeker de sanmış ilacı.
Yemiş yemiş bitirmiş
Akşama girmiş bir sancı
Kıvrım kıvrım kıvranmış
Yaptığından utanmış.
OYUN
İncilerim döküldü, toplayamadım
Küçük hanım geldi, saklayamadım
Ikırcık mıkırcık, sen bu oyundan çık.
KÜÇÜK DOSTUM
Küçük dostum gelsene, ellerini versene
Ellerimizle şap şap, ayaklarımızla rap rap
Bir şöyle bir böyle, dans edelim seninle
ŞARKILARIMIZ
AFACAN CAN
Babası dışarıda çalışken annesi çamaşır yıkıyormuş
Bizi küçük afacan oynarken yaramazlık yapıyormuş
Afacan can afacan can afacan afacan afacan can
Çakmağı çakmış kibriti yakmış
Yangın başlamış hiiiiii
İtfaiye hemen gelmiş yangını çabucak söndürmüş
Bizim küçük afacan çok korkmuş çok pişman olmuş
Annesinden özür dilemiş
Babasından özür dilemiş
Bizim küçük afacana ders olmuş
Akıllanmış uslanmış
PİNOKYO
Benim güzel tahtacığım
Senden kukla yapacağım
Testereyle keseceğim gırç gırç diye
Çivilerle çakacağım tak tak diye
Çıplak olmaz giydirelim
Bir elbise diktirelim
Bir pantolon bir de şapka
İşte oldu bir kukla
Pin pin pinokyo ismi de olsun pinokyo
ÇALGILAR
Haydi gelin çocuklar piyano çalalım
Şöyle durun siz böyle durun siz(2)
Piya piya piyano piyano piyano(2)
Haydi gelin çocuklar gitar çalalım
Şöyle durun siz böyle durun siz (2)
Dım dım dım dım dım dım dım
Haydi gelin çocuklar keman çalalım
Şöyle durun siz böyle durun siz (2)
Gıy gıy gıy gıy gıy gıy gıy (2)
Haydi gelin çocuklar davul çalalım
Şöyle durun siz böyle durun siz
Güm güm güm güm güm güm güm (2)
Haydi gelin çocuklar flüt çalalım
Şöyle durun siz böyle durun
Düt düt düt düt düt
VÜCUDUMUZ
Sağ elimde beş parmak sol elimde beş parmak
Say bak say bak say bak
Hepsi eder 10 parmak
Sende istersen say bak
say bak say bak say bak
1,2,3,4,5,6,7,8,9,10
DEDEME TELEFON EDELİM
Ben çok severim severim severim
Yollarını hep gözlerim canım dedecim
Dedeme telefon edeyim edeyim edeyim
Nasılsın dedecim diyeyim hatırını sorayım
Dedecim parka gidelim gidelim gidelim
Salıncaklara binelim dedecim binelim
KIRMIZI BALIK
Kırmızı balık gölde, kıvrıla kıvrıla yüzüyor
Balıkçı hasan geliyor oltasını atıyor
Kırmızı balık dinle sakın yemi yeme
Balıkçı seni tutacak, sepetine atacak
Kırmızı balık kaç kaç, kırmızı balık kaç kaç
CUMHURİYET
Cumhuriyet hürriyet demek
Cumhuriyet özgürce yaşamak
Uygarlığa çağdaşlığa
Durmadan yılmadan koşmak demek
Cumhuriyet mutluluk demek
Cumhuriyet kol kola yürümek
Uygarlığa, çağdaşlığa
Durmadan yılmadan koşmak demek
ATATÜRK
Atatürk yoktu
Düşman çoktu
Atatürk geldi
Düşmanı yendi
Bu güzel yurdu
Bizlere verdi
MEVSİMLER
Bir yılda tam dört mevsim
Hepsi de ayrı resim
Gel birlikte sayalım
Takalım birer resim
İlkbahar, yaz, sonbahar
Kış gelince kar yağar
Haydi haydi evine
Her tarafta soğuk var
ÖÐRETMENİM
Öğretmenim canım benim canım benim
Seni ben pek çok pek çok severim
Sen bir ana, sen bir baba
Her şey oldu artık bana
Okut, öğret ve nihayet
Yurda yarar bir insan et
YAÐMUR YAÐIYOR
Yağmur yağıyor
Seller akıyor, komşu kızı camdan akıyor
MEVSİMLER
İlkbaharda çiçekler açılır açılır
İlkbaharda çiçekler böyle açılır
Yaz gelince denizde yüzeriz yüzeriz
Yaz gelince denizde böyle yüzeriz
Sonbaharda yapraklar dökülür dökülür
Sonbaharda yapraklar böyle dökülür
Kış gelince kar yağar üşürüz üşürüz
Kış gelince kar yağar böyle üşürüz
BULUT OLSAM
Havada bir top bulut olsam
Ne güzel yurdumu dolaşırdım
İzmire doğru gezinirdim
Oradan hataya süzülürdüm
Ne güzel bir yurt bu şirin yurt
Denizi güneşi havasıyla
4-5 YAŞ TÜRKÜSÜ
en güzel yaş 4-5 yaş
büyürüz yavaş yavaş
sende gel bu sınıfa
sen de katıl arkadaş (2)
mutluluk var neşe var
coşturucu oyun var
4-5 yaş ta her şey var
sende katıl arkadaş(2)
YAŞASIN OKULUMUZ
Daha dün annemizin kollarında yaşarken
Çiçekli bahçemizin yollarında koşarken
Şimdi okullu olduk sınıfları doldurduk
Sevinçliyiz hepimiz yaşasın okulumuz
BAY MİKROP
Bay mikrop bay mikrop
Beni hasta edemezsin
Yemeğimi böyle yiyorum sütümü de böyle içiyorum
Meyveleri sebzeleri böyle yiyiyorum
Bay mikrop bay mikrop Beni hasta edemezsin
Ellerimi böyle yıkarım
Saçımı da böyle tararım Dişlerimi fırçalar erken yatarım
GİYSİLER
Hayvanların derileri insanların giysileri
Soğuktan güneşten korur hepimizi
Kazak, pantolon, bot üzerine bir de mont
Tişört,mayo, sort giyeli giyelim giyelim
Kış geldi üşümeyelim yaz geldi terlemeyelim
Koyu rengi kışın açık rengi yazın
Giyelim giyelim giyelim
ŞİİRLERİMİZ
CUMHURİYET
Cumhuriyet kalbimde
Sönmeyen bir ateştir
Vatanımın ufkunda
Parlayan bir güneştir
Ata’ nın armağanı
Yüce Cumhuriyeti
Korumak ödevimdir
Bu kutsal emaneti
ÖKSÜRÜYORUM
Öksürükle başım dertte
Niye oldu bilmiyorum
Terliyken su içmişim
Onun acısını çekiyorum
Annemi dinleseydim
Soğuk su içmeseydim
Şimdi neşe içinde
Arkadaşlarımla eğlenecektim
HAPŞU
Sonbahar geldi
Leylekler uçtu
Yağmurlar düştü
Ha ha hapşu
Caddeye çıktım
Dersi unuttum
Ah ne acıktım
Ha ha hapşu
Haftası oldu
Yüzüm soldu
Mendilim doldu
Ha ha hapşu
Doktora gittim
Aspirin yuttum
Ha ha hapşu
DÜNYA ÇOCUKLARI
Dünya çocuk gününde, bir araya gelelim
Kardeşçe ve elele şarkılar söyleyelim
Mutlulukla sevinçle eğlenelim gülelim
Kardeşçe ve elele şarkılar söyleyelim
KARDEŞİZ
Eğlencede oyunda
Evde okul yolunda
Sevinç ve umutlarla
Koşarız yarınlara
Biz iyi geçinirsek
Ailemiz şenlenir
İyi çocuklar diye
Bizi herkes beğenir
KIZILAY
Yardım için el açan
Yoksullara koşarsın
Şefkat,merhamet saçar
Muhtaçlara sen koşarsın
Zengin,fakir olanlar
Sana muhtaç Kızılay
ATATÜRK’Ü ANIŞ
Düşmanların elinden
Bizi kurtaran sensin
Bu vatanı yeniden
Özenle kuran sensin
Adını küçük, büyük
Anıyoruz her zaman
Adı büyük Atatürk
Anlı, şanlı kahraman
ÖÐRETMENİM
İlk gördüğüm günden beri
Kalbimde yalnız sen varsın öğretmenim.
Bu sevgimi nasıl anlatsam bilmem ki,
Her an hayalimde sen varsın öğretmenim..
ELLERİM TOMBİK TOMBİK
Ellerim tombik tombik kirlenince ne komik
Kirli yüzler sevilmez güzelliği görülmez
Saçlarımız bakım ister hele dişler hele dişler
Uzamasın tırnaklar kirlenmesin kulaklar
Çok koşupta terleme soğuk sulardan içme
Sonra hasta olursun koşup doktoru bulursun
Doktor gelir odana iğne yapar hem sana
Ay ay diye bağırma koşup anneni çağırma
SAÐLIK ÖÐÜDÜ
Seviyorsan canını,
Vücuduna iyi bak.
Kuvvetlendir kanını,
İstersen çok yaşamak.
Vakitli yat, erken kalk,
Çok dikkat et zamana.
Ne güzeldir çalışmak,
Dinçlik verir insana.
Sen yaşarsan bu vatan,
Ancak yaşar, yükselir.
Bunu bil, böyle inan,
Varlık sağlıktan gelir.
PARMAK OYUNLARIMIZ
GÖKYÜZÜ ANA
Ben gökyüzü anayım, (Gökyüzü gösterilerek, anne sevecenliğinde konuşulur.)
Sizi çocuklarımla tanıştırayım. (El parmakları oynatılır.)
Önce hangisinden başlayayım? (Soru sorma hareketi yapılır.)
Haydi yağmuru çağırayım, (Sağ başparmak ileri geri hareket ettirilir.)
Yağmur başladı şıp şıp şıp (Parmaklarla yağmur hareketi yapılır.)
Rüzgar esiyor vuuuuv…vuuuuuv…(Ses verilerek kollar yana açılır, beden sağa sola sallanır.)
Damlaları uçuruyor.
İşte kar da yağıyor.(Eller yukarıdan aşağı doğru sallanır.)
Çocuklar biraz üşüyor.(Üşüme hareketi yapılır.)
Güneş kızım gelince ( Sevinçle, eller daire gibi yapılır.)
Karlar gider sessizce. (El sallanır.)
BAY MİKROP
Bay Mikrop bir gün gezmeye çıkmış; yürümüş, yürümüş (Sağ elin baş parmağı, sol kol üzerinde yürütülür.)
Bir evin açık kapısından içeri girmiş
Bir de bakmış merdivenler var.(Başparmak avuç içinde dolaştırılır ve parmaklardan çıkılır.)
Başlamış çıkmaya.
Üst kata çıkınca, kapıyı vurmuş. (Sağ el yumruk yapılarak sol elin avuç içine vurulur.)
Tak... Tak...Tak...
Kim o?
Ben Bay Mikrop. (Sağ elin başparmağı sallanır.)
Ne istiyorsun?
Seni hasta etmeye geldim.
Yoo... Beni hasta edemezsin. (Sol elin işaret parmağı sallanır.)
Bol bol uyudum, dengeli beslendim
Spor yaptım, yıkandım, aşı da oldum.
Mikrop, ’’Ben gidiyorum’’demiş. (Sağ elin başparmağı sallanır.)
O sırada çocuğun annesi sabunlu suyla temizlik yapıyormuş.
Mikrobun ayağı kaymış yuvarlanmış (İki el birlikte hareket ettirilerek yuvarlanma hareketi yapılır.)
Kendini kapının dışında bulmuş.
MİNİ MİNİ ÖRÜMCEK
“Mini mini bir örümcek bir gün duvara tırmandı’’ (sağ elin parmakları üzerinde sol kol üzerinde omuza doğru çıkılır).
“Yağmur yağdı onu ıslattı’’(her iki elin parmakları ile yağmur hareketi yapılır).
“Güneş açtı, her taraf kurudu’’(kollar önde baş üstünde yanlara doğru açılarak güneş canlandırılır).
“Örümcek çok mutlu oldu’’(ağız kenarları yanaklara doğru çekilerek mutlu yüz ifadesi canlandırılır).
SAÐLIK
Tak tak tak… (Kapı vurulma hareketi yapılır.)
Kim o? Sen kimsin? (Soru sorma hareketi yapılır.)
Ben manav amca.
Ne getirdin bana?
Neler getirmedim ki, (İki el açılarak hareket ettirilir.)
Ispanak, kereviz, enginar
Havuç, kayısı, portakal
Aaa karpuzum da var.
Daha neler var neler.
Küpe için kirazlar (İki elle kulak memeleri tutulur.)
Ama ben hastayım (İki el üst üste konur, yanağa götürülür, baş o yöne eğilir.)
İyi beslenirseniz,
Meyvenizi yerseniz, Sebzeyi severseniz,
Hiç korkmayın çocuklar,
Hemen iyileşirsiniz.
BİLMECELERİMİZ
Sağlığımızla ilgili bilmeceler;
Her yeri görür kendini göremez. ( GÖZ )
Altı mermer üstü mermer, içinde bülbül öter. (AÐIZ )
Kökü yukarı, dalları aşağı. ( SAÇLAR )
İki pencerem var, etrafı etten duvar, sabahları açarım, geceleri kaparım. ( GÖZ )
Karnı şişik, kafaya yapışık. ( BURUN )
Uzun sırık, beli kırık ( KAŞ )
Yedi delikli tokmak, bilmiyorsan aynaya bak. ( BAŞ )
Çarşıdan alınmaz, mendile konulmaz, bundan tatlı bir şey olmaz. ( UYKU )
Ben giderim o gider, içimde tık tık eder. (KALP)
Göz ile görülmez, el ile tutulmaz, ondan uzak duranlar, sağlamdır hasta olmaz (MİKROP)
Güneş girmeyen eve, o girer seve seve. ( DOKTOR )
Atatürk ile ilgili bilmeceler
Her evde resmi var, kalbimizde ismi var.(Atatürk)
Hem yıldız hem ay var, bir de kırmızı rengi var.(Bayrak)
Nöbet bekleyerek bizleri korurlar.(Asker)
Kırmızı bayrağın içinde iki taneyiz.(Ay-Yıldız)
Sonbaharla ilgili bilmeceler
Ben giderim o gider, üstümde gölge eder.(Şemsiye)
Gökte görürüm köprü, rengi de yedi türlü (Gökkuşağı)
Yeraltında sakallı dede (Pırasa)
Gökte biter, yere batar (Yağmur)
Mavi atlas, iğne batmaz, makas kesmez, terzi biçmez (Gökyüzü)
Çarşıdan aldım bir tane, eve geldim bin tane (Nar)
Yazın giyinir, kışın soyunur (Ağaç)
Yaprak kadar hafif, dağlar kadar büyük, onu havada gördük (Bulut)
Mantosu yeşil, entarisi kırmızı, düğmeleri kara, tadı damağımda (Karpuz)
Çarşıdan aldım bir tane, eve geldim bin tane (Nar)
TEKERLEMELER
ATATÜRK
Atatürk yoktu
Düşman çoktu
Atatürk geldi
Düşmanı yendi
Bu güzel yurdu
Bizlere verdi.
YARAMAZ ÇOCUK
Bir gün bir gün bir çocuk
Eve de gelmiş kimse yok.
Açmış bakmış dolabı
Şeker de sanmış ilacı.
Yemiş yemiş bitirmiş
Akşama girmiş bir sancı
Kıvrım kıvrım kıvranmış
Yaptığından utanmış.
OYUN
İncilerim döküldü, toplayamadım
Küçük hanım geldi, saklayamadım
Ikırcık mıkırcık, sen bu oyundan çık.
KÜÇÜK DOSTUM
Küçük dostum gelsene, ellerini versene
Ellerimizle şap şap, ayaklarımızla rap rap
Bir şöyle bir böyle, dans edelim seninle
Yorum