BİNBİR GECE MASALLARI / 1001 NİGHTS

Kapat
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • izmirsat
    Member
    • 30-09-2006
    • 1543

    BİNBİR GECE MASALLARI / 1001 NİGHTS

    BİNBİR GECE MASALLARI / 1001 NİGHTS
    "Binbir gece masalları dünyaca ünlüdür. Yüzyıllar boyunca dilden dile dolaşarak günümüze ulaşmıştır. Masalların iki önemli kahramanı baş vezirin kızı Şehrazat ve ülkeyi yöneten sultan Şehriyar 'dır. Şehriyar zalim bir hükümdardır. Her gün bir genç kızla evlenip ertesi sabah onu öldürmektedir. Akıllı ve zeki bir kız olan Şehrazat, buna bir çare düşünür. Şehriyar ile evlenir ve ama her gece bir masal anlatır. Ama masalı hep en ilginç noktasında keserek sultanı merak içinde bırakır. Sultan da masalın devamını dinleyebilmek için her gecenin sonunda Şehrazat 'ın bir gün daha yaşamasına izin verir. Şehrazat 'ın masalları ""bin bir gece"" sürer. Sonunda Şehriyar, Şehrazat 'ı öldürmekten vazgeçer ve ikisi mutlu bir yaşam sürerler."

    Bir zamanlar Fars diyarının Şehriyar isminde bir hükümdarı varmış. Şehriyar, Hindistan'dan Çin'e kadar uzanan bütün toprakların kralıymış.
    Ama bunca güç, bunca kudret bir gün karısının kendisini aldatmasının önüne geçememiş. Başına gelen acı olay yüzünden deliye dönen Şehriyar, artık bütün kadınların nankör ve sadakatsiz olduğuna inanmaya başlamış.
    Önce karısını öldürtmüş. Ardından da vezirine, kendisine her gece başka bir kadın getirmesini emretmiş. Her gece yatağına yeni bir gelin alan Şehriyar, geceyi geçirdikten sonra tan vakti kadınları öldürtüyormuş. Çünkü artık yatağına aldığı hiçbir kadının gün yüzü görmesini istemiyormuş. Bu durum yıllarca böyle devam etmiş. Fars diyarın ın genç kızları kan ağlamakta, Kral Şehriyar ise akan kana doymamaktaymış . Derken bir gün vezirin güzeller güzelli, akıllılar akıllısı kızı Şehrazat' ın aklına bir plan gelmiş. Ve bir sonraki gece, karısı olarak Kral Şehriyar' ın koynuna girmiş.
    Şehrazat, her gece tan vaktine kadar süren masallar anlatmaya başlamış Şehriyar'a. Büyülü gözleri ve sihirli sözleriyle aşık etmiş kralı kendisine. Ancak hiçbir masalın sonu gelmiyormuş güneş doğmaya başladığında. Ve masalın sonunu merak eden Şehriyar, Şehrazat' ın ertesi gece masala kaldığı yerden devam edebilmesi için sürekli idamını erteliyormuş.
    Gel zaman git zaman Şehrazat tam 1001 gece boyunca masal anlatmış yüreği yaralı krala. Bu arada da üç tane çocukları olmuş. Ve Şehriyar, kadınlara duyduğu öfkeyi unutmuş. İdam kararı kaldırılmış, Fars diyarının kadınları bayram yapmış.
    İşte tarihi günümüzden bin yıl öncesine kadar uzanan Binbir Gece Masalları'n ın gerçek öyküsü bu. Tatlı dilli ve sadık kalpli kadının,
    Şehrazat' ın, dünyanın en acımasız kralı Şehriyar' ı sevgiyle değiştirdiği muhteşem masal...


    Arap edebiyatının en güzel eserlerindendir. Gerek eskiliği ve gerekse anonim oluşu, bu masalların hızla yayılmasına yolaçmıştır. Hatta çok sonraları"Binbir Gündüz Masalları" adında başka bir seri de ortaya çıkmıştır. Hemen hemen tüm dünya dillerine çevrilen masalar arasında "Ali baba ve kırk haramiler" ve "Alaiddin'in sihirli lambası" da yer almaktadır.

    Masalların bu adla anılmasının nedeni, bunların kuruluş özelliği ile ilgilidir: Bir sultan, her gece yanına bir cariye alır, ertesi sabah da cariyenin boynunu vurdururmuş. En sonunda sıra vezirin kızına gelmiş. Akıllı vezir, kızının yanına, sözde kardeşiymiş gibi, çok iyi masal bilen birini katmış. Kız, sultandan söz almış: Anlatacağı hikâye bitmedikçe, kendisine dokunulmayacaktır.

    Bunun üzerine gündüzleri masalcıdan masal dinleyip, geceleri sultana anlatmaya başlamış. Gün doğarken anlattığı masalı ya en merkalı yerinde kesermiş ya da daha merkalı bir diğerine başlarmış. Böylece kitabın yarısına kadar, hemen hiçbir hikaye tamamlanmamış olduğu için, kız da ölümden kurtulurmuş. Sonra da anlattığı masalların sonunu, yine aynı zincirleme usulüyle bu kez geriye dönerek bitirmeye başlarmış. Böylece ölümden kurtulmayı başarmış.


    Şehrazad eşi Hükümdar Şehriyar'a hikâye anlatırkenBinbir Gece Masalları (Arapça: ???? ??? ???? ? ???? Kitab 'Alf Layla wa-Layla, Farsça: ???? ? ?? ?? Hazâr-o Yak Šab) Orta Çağ'da kaleme alınmış Orta Doğu kökenli edebi eserdir. Şehrazad'ın hükümdar kocasına anlattığı hikâyelerden oluşur.
    Tarihçe
    8. yüzyılda Arap Abbasi Halifesi Harun Reşid zamanında Bağdat önemli bir kozmopolit şehirdi, İran, Çin, Hindistan, Afrika ve Avrupa'dan gelen tüccarlar ile dolup taşmaktaydı. Bu dönemde, şehrin kültürel yapısı da gelişmiş, Arap kültürü, özellikle diğer Doğu kültürleriyle harmanlanmıştı. Binbir Gece Masalları'ndaki hikâyeler işte bu dönemde, halk hikâyeleri olarak ortaya çıkmıştır. Sözle aktarılan bu hikâyeler sonunda tek bir eserde derlenmiştir. Hikâyelerin çekirdeğini eski bir Fars (İran) kitabı olan Hazâr Afsâna ('Bin Efsane', Farsça: ??????????) oluşturmuştur. 9. yüzyıl dolaylarında hikâyeleri derleyen ve Arapça'ya çevirenin masalcı Ebu abdullah Muhammed el-Gahşigar olduğu söylenir. Eserdeki hikâyelerin çerçevesini oluşturan Şehrazad öyküsünün esere 14. yüzyıl dolaylarında katıldığı düşünülmektedir. Eser Fransızcaya 1704'te çevrilmiş, ilk modern Arapça derlemesi ise 1835'te Kahire'de yapılmıştır. Fransızca'ya 1704'te çevrilmişse de, eserin ve ihtiva ettiği hikâyelerin bir kısmının daha önceden Batı'ya geldiği düşünülmektedir.


    Konusu
    Hikâyeye göre Fars kralı Şehriyar "Hindistan ile Çin" arasındaki bir adada hüküm sürer (eserin daha sonraki biçimlerinde, Şehriyar'ın Hint ve Çin'de egemenlik sürdüğü yazar). Şehriyar karısının kendisini aldattığını öğrenir ve öfkelenir, tüm kadınların sadakatsiz, nankör olduğuna inanmaya başlar. Önce karısını öldürtür, sonra da vezirine her gece kendisine yeni bir hanım bulmasını emreder. Her gece yeni bir gelin alan Şehriyar, geceyi geçirdikten sonra tan vakti kadınları idam ettirir. Bir süre bu böyle devam eder, daha sonra vezirin akıllı kızı Şehrazad bu kötü gidişata son vermek için bir plan kurar ve Şehriyar'ın bir sonraki eşi olmaya aday olur. Evlendikleri geceden başlayarak, kardeşi Dünyazad'ın da yardımıyla her gece Şehriyar'a çok güzel ve heyecanlı hikâyeler anlatır. Tam şafak vakti geldiğinde, hikâyenin en heyecanlı yerinde anlatmayı keser. Hikâyenin sonunu merak eden Şehriyar, ertesi gece devam edebilmesi için, o gecelik Şehrazad'ın idamını erteler. Kitabın sonuna kadar, Şehrazad'ın Şehriyar'a anlattığı hikayeler yer alır. Sona gelindiğinde, Şehrazad üç erkek çocuğu doğurmuştur ve evlenmelerinin üzerinden uzunca bir süre geçmiştir. Kralın kadınlara olan öfkesi ve kötü düşünceleri dinmiş, Şehrazad'ın sadakatine inanmıştır. Böylece önceki emrini de kaldırır.


    "Sultan Şehrazad'ı Affederken", Arthur Boyd Houghton.Eserde bulunan hikâyeler çeşitlidir; şiir, komedi, trajedi ve alaycı olanlarının yanında, aşk hikâyeleri, tarihi ve dini olanlar da mevcuttur. Eserdeki önemli bir nokta da bazılarındaki erotik motiflerdir. Bu bölümler, eserin çeşitli yerlerinin zaman zaman sansürlenmesine neden olmuştur. Eserde, hayalî veya mitik yer ve karakterlerin yanı sıra gerçek yer ve karakterler de yer alır, çoğu zaman hayalî ve gerçek kişiler, olaylar ve yerler harmanlanmıştır. Örneğin, eserdeki birçok hikâyede göze çarpan baş karakter Abbasi Halifesi Harun Reşid'dir.

    Bazen Şehrazad'ın anlattığı bir hikâyede geçen bir kahramanın kendine has bir hikâyesi ve o hikâyenin de içinde farklı bir hikâye olabilir. Böylece eser zengin biçimde farklı tabakalardan oluşur.

    Popüler kültürü de etkileyen eser, bir bütün olarak ya da içerdiği hikâyeler tek tek filme alınmış, benzer edebi eserlerin yazılmasına ilham kaynağı olmuştur.


    Farklı basımları
    Eserin bir Avrupa dilindeki ilk baskısı, Antoine Galland tarafından yapılmış Fransızca çevirisidir (1704-1717). Bu çeviri eserin daha önce derlenmiş bir Arapça sürümünden yapılmıştır. 12 ciltten oluşan bu ilk çeviri, Les Mille et une nuits, contes arabes traduits en français , büyük ihtimalle çevirinin yapıldığı Arapça nüshada bulunmayan fakat çevirmen tarafından bilinen bazı Arapça hikâyeleri de içermekteydi.

    850 yılı civarında ortaya çıkan Arapça derleme, Alf Layla (Bin Gece) ise büyük ihtimalle, daha önce yazılmış olan Hazar Afsanah (Bin Efsane) isimli Fars eserinin özetlenmiş bir tercümesiydi. Eserin günümüzdeki ismi olan Alf Layla wa-Layla (Binbir Gece) ise Orta Çağ'da ortaya çıkmıştır. Bu isim büyük ihtimalle sonsuzluk ötesi sayı düşüncesini sembolize etmekteydi, zira o zamanlar Arap matematik çevrelerinde 1000 sayısı kavram olarak sonsuzluğu sembolize ederdi. Belki de buradan yola çıkarak, eserdeki tüm hikâyeleri okuyan kişinin delireceğine dair bir efsane ortaya çıkmıştır.

    Eser geleneksel Fars, Arap ve Hint hikâyelerinin bir derlemesi olarak görülür. Fakat, eserde bulunan ünlü hikâyelerden Alaaddin'in Lambası ve Ali Baba ve Kırk Haramiler, eserin Avrupa baskısına Antoine Galland tarafından eklenmiştir. Galland bu hikayeleri Halepli, Marunî bir masalcıdan duyduğunu yazmıştır.

    İngilizce'ye çevirisi Sir Richard Burton tarafından The Arabian Nights olarak yapılmıştır. Kendinden evvelkilerden farklı olarak bu çeviri özgün malzemeyi sansürlememiştir. İngiltere tarihinin muhafazakâr Victoria döneminde yayımlanmasına rağmen bu çeviri, kaynağında bulunan erotik incelikleri ve cinsel tasvirleri içermektedir. Bu çevirinin yanı sıra, daha yakın zamanlarda Fransız doktoru J.C. Mardrus'un da bir çevirisi vardır. Mevcut çevirilerin en doğru ve güzeli olarak değerlenidirilen, Fransa'daki Bibliothèque Nationale'de bulunan 14. yüzyıldan kalma bir Suriye el yazmasından Hüssain Haddawy'nin yaptığı Arapça derlemedir.


    Uyarlamalar
    Televizyon ve sinema [değiştir]Binbir Gece Masalları'nın televizyon ve sinemaya pek çok uyarlaması yapılmıştır. Bunların asıl öykülere olan bağlılığı çok değişkendir. Fritz Lang'in 1921 yapımı Der Müde Tod, 1924 Hollywood yapımı (Douglas Fairbanks'ın başrolünde olduğu) The Thief of Baghdad ve onun 1940'daki İngiliz ikinci yapımı, Binbir Gece Masalları'ndan etkilenmişlerdir.

    Hollywood'un Binbir Gece Masalları'na dayandırılmış ilk konulu filmi 1942 yapımı Arabian Nights'dır. Başrollerde Şehrazad rolünde Maria Montez, Ali Ben Ali rolünde Sabu Dastagır ve Harun Reşid rolünde Jon Hall vardır. Filmin konusunun Binbir Gece Masalları ile neredeyse hiç ilgisi yoktur. Filmde Şehrazat, Halife Harun Reşid'i devirip kardeşiyle evlenmek isteyen bir dansözdür. Şehrazadın ilk suikast girişimi başarısızlığa uğrar ve esir olarak satılmasının ardından pek çok macera gelişir. Maria Montez ve Jon Hall 1944 yapımı Ali Baba ve Kırk Haramiler'de de rol almışlardır.

    1980'li yıllarda Şehrazat rolünde Annette Haven ve Şehriyar rolünde John Leslie'nin oynadığı 1001 Erotic Nights, bütçesi milyon doları aşan ilk ***** film sayılır.

    Binbir Gece Masalları'ın en başarılı sinema uyarlaması 1992 Walt Disney yapımı çizgi film Aladdin sayılabilir. Filmde Scott Weinger ve Robin Williams seslendirme yapmıştır. Bu filmi devam bölümleri ve televizyon serileri izlemiştir.

    Sinbad'ın yolculukları, televizyon ve sinemaya birkaç kere uyarlanmıştır. Bunlardan en sonuncusu, seslendirmesini Brad Pitt ve Catherine Zeta-Jones'un yaptığı 2003 yapımı animasyon Sinbad: Legend of the Seven Seas dir. 1958 yapımı The Seventh Voyage of Sinbad en meşhur Sinbad filmi sayılabilir.

    İngilizce olmayan uyarlamalar arasında çeşitli Hint (Bollywood) yapımları, İtalyan yönetmen Pier Paolo Pasolini'nin 1974 yapımı Il fiore delle mille e una notte'si, ve 1990 yapımı Fransız Les 1001 nuits sayılabilir.

    Televizyon ve sinema uyarlamaları arasında aslına en sadık kalmış olanı 2000 yılında Amerikan ABC ve İngiliz BBC kanallarında gösterilen Arabian Nights dizisi sayılır. Emmy ödülünü alan bu iki bölümlük dizide Şehrazat rolünde Mili Avital, Sahriyar rolünde Dougray Scott oynamıştır.Bugün ise kanal D ekranlarında kitap esas alınarak günümüze uyarlanmış bir şekilde yeniden çekilmektedir.


    Müzik
    Rus bestecisi Nikolai Rimsky-Korsakov, 1888'de Şehrazad adlı eserini tamamlamıştır. Parça dört masaldan esinlenmiştir: "Deniz ve Sinbad'in Gemisi", "Kalender Prens", "Genç Prens ve Prenses" ve "Bağdat'ta Şenlik".

    Yüzlerce yil boyunca, Çin'den Kuzey Afrika'ya uzanan ve Çin, Çin Hindi, Hindistan, Iran, Irak, Türkiye, Suriye ve Misir'i kapsayan bir alanda anlatilan Binbir Gece Masallari, ilk kez Antoine Galland tarafindan düzenlenip Fransizcaya çevrilerek (1704-17, 12 cilt) dünyaya tanitildi. Bugüne kadar bellibasli bütün dillere çevrilen bu masallar, Galland'dan çok daha öncesinden baslayarak, edebiyattan müzige, sinemadan baleye kadar bütün alanlarda pek çok sanatçiyi derinligine etkiledi, defalarca islendi, yeniden yorumlandi, taklit edildi.

    Binbir Gece Masallari, sadece insanlarin düsgücünü ateslemekle kalmadi; bilinen en eski örnegini olusturdugu "çerçeve öykü" teknigiyle de, hem geçmiste hem de günümüzde, dünya edebiyatini en çok etkileyen kitaplarin basindaki yerini korudu.

    Alim Serif Onaran (1921-2000), Binbir Gece Masallari'ni ilk kez tam metin halinde dilimize kazandirdi. Orhan Pamuk, gözden geçirilmis bu yeni basim için bir sunus yazdi. Size kalan sadece "Açil susam açil!" demek...
  • izmirsat
    Member
    • 30-09-2006
    • 1543

    #2
    Konu: BİNBİR GECE MASALLARI / 1001 NİGHTS

    Rus bestecisi Nikolai Rimsky-Korsakov, 1888'de Şehrazad adlı eserini tamamlamıştır. Parça dört masaldan esinlenmiştir: "Deniz ve Sinbad'in Gemisi", "Kalender Prens", "Genç Prens ve Prenses" ve "Bağdat'ta Şenlik".
    Klasik müzik tutkunları eğer bu eseri dinlemek ve incelemek isterlerse aşağıdaki adresten ve ilgili linklerden ulaşabilirler:


    2003-2004 Season
    Rimsky-Korsakov: Scheherazade - 1st movement "Deniz ve Sinbad'in Gemisi"
    Rimsky-Korsakov: Scheherazade - 2nd movement "Kalender Prens"
    Rimsky-Korsakov: Scheherazade - 3rd movement "Genç Prens ve Prenses"
    Rimsky-Korsakov: Scheherazade - 4th movement "Bağdat'ta Şenlik"

    Yorum

    İşlem Yapılıyor
    X