HİDROJEN TEKNOLOJİSİNE GEÇİŞ RAPORU

Kapat
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • cimbomlu45
    Member
    • 21-07-2006
    • 1811

    HİDROJEN TEKNOLOJİSİNE GEÇİŞ RAPORU

    26.04.2007 19:48:40
    HİDROJEN TEKNOLOJİSİNE GEÇİŞ RAPORU


    -DELOİTTE'NİN "HİDROJENE DAYALI KÜRESEL EKONOMİNİN
    YOLUNU AÇMAK" BAŞLIKLI RAPORUNDA, GELENEKSEL BİR
    OTOMOBİL MOTORU 2-3 BİN DOLARA MAL OLURKEN, BU RAKAMIN
    HİDROJEN YAKIT PİLİNDE 20 İLE 35 BİN DOLARA KADAR
    ÇIKTIÐI KAYDEDİLDİ
    Türkiye'de vergi, yönetim danışmanlığı, kurumsal finansman, denetim ve
    kurumsal risk alanlarında hizmet veren Deloitte'nin, "Hidrojene Dayalı Küresel
    Ekonominin Yolunu Açmak" başlıklı raporuna göre, geleneksel bir otomobil motoru
    2-3 bin dolara mal olurken, bu rakam hidrojen yakıt pilinde 20 ile 35 bin dolara
    kadar çıkıyor.
    Raporda, hidrojenin ekonomik bir enerji kaynağı olabilmesi için birçok
    alanda teknik ve finansal zorlukların üstesinden gelinmesi gerektiği belirtildi.
    Fosil yakıtların katkıda bulunduğu küresel ısınma ve enerji güvenliğiyle
    ilgili kaygıların alternatif enerji kaynakları arayışını hızlandırdığı
    kaydedilen raporda, hidrojenin de geleceğin alternatif temiz enerji kaynakları
    arasında yer aldığına işaret edildi.
    Hidrojenin, araçlarda benzine göre çok daha verimli bir yakıt olacağı ifade
    edilen raporda, hidrojenin henüz ekonomik bir seçenek oluşturmadığı, geleneksel
    bir araba motoru 2-3 bin dolara mal olurken, bu rakamın hidrojen yakıt pilinde
    20 ile 35 bin dolara kadar çıktığına dikkat çekildi.
    Raporda, petrolün tahtına çıkmaya aday yeni enerji kaynaklarından biri olan
    hidrojenin, yaygın bir enerji kaynağı olarak kullanımının kapsamlı bir şekilde
    değerlendirildiği ifade edilen çalışmada, hidrojenin ticarileşmesinin önündeki
    zorluklar ve dünyada hidrojene ilişkin olarak ülkeler bazında yaşanan
    gelişmelerin ele alındığı belirtildi.
    Raporda, bu çalışmalara başlanmasının altında yatan etkenler arasında, hava
    kalitesi ve küresel ısınma, atmosfere salınan karbondioksitteki artışın en büyük
    sorumlularından biri olan fosil yakıtlara bağımlılığın hidrojen sayesinde sona
    erebilecek olması, küresel iklim sorunları ve enerji güvenliği konularının daha
    bilinir hale gelmesiyle kamuoyunun hükümetler üzerinde oluşturması beklenen
    baskı ve enerji tedarikinin güvenliği konusundaki kaygıların yer aldığı
    kaydedildi.
    Çalışmada ayrıca, raporda, bu ekonomiye geçiş için gerekli altyapının
    geliştirilmesi, hidrojenle çalışan motorlu araçların seri üretimi ve toplumun
    hidrojene dayalı enerji teknolojilerini kabul etmesi gerektiğine dikkat
    çekildiği belirtildi.
    -AVRUPA VE ABD'DE HİDROJEN ENERJİSİ ÇALIŞMALARI-
    Açıklamada, Danimarka'da dünyada hidrojen ile çalışan ilk demiryolunun
    inşası için projeler uygulandığı, İzlanda'nın enerjide dışa bağımlılıktan
    kurtulmak için jeotermal kaynaklarını kullanarak hidrojen üretimine geçmek
    istediği, Kanada ve Norveç'te hazırlanan projelerin hayata geçirilmesi durumunda
    ise birçok kasabanın tüm enerji ihtiyacının hidrojen yakıt pillerinden
    üretilecek elektrikle karşılanacağı bildirildi.
    Avrupa Birliği'nin bu konudaki Ar-Ge çalışmalarına önümüzdeki 5 yıl için 2
    milyar avro tutarında bütçe hazırladığı kaydedilen raporda, ABD'nin hidrojen
    altyapısını geliştirmek için 5 yıllığına yaklaşık 1,4 milyar avro kaynak
    ayırdığı belirtildi.
    -TEKNOLOJİK ENGELLERİ AŞMAK GEREKİYOR-
    Küresel düzeyde sağlanan tüm ilerlemelere rağmen hidrojenin ticari bir
    enerji kaynağı olarak kullanımının önünde hala çözülmesi gereken çok sayıda
    teknik ve mali engel bulunduğu bildirilen açıklamada, bunların başında, hidrojen
    tabanlı yakıt pillerinin durumunun geldiği ifade edildi.
    Raporda, geleneksel bir içten yanmalı motorun imalatının 2-3 bin dolara mal
    olduğu, bu rakamın hidrojen ile çalışan bir motorda 20 ile 35 bin dolar
    düzeylerine çıktığı ve tüketicinin bu yakıtı kullanmaya ikna edilmesi ve sonunda
    kullanmaya başlamasının ise çok daha uzun bir süre alabileceğine dikkat çekildi.
    Raporda, bir diğer zorluğun ise dünyadaki mevcut enerji altyapısının
    değiştirilmesinde yattığının vurgulandığı kaydedilen açıklamada, sadece ABD'de
    tam teşekküllü bir hidrojen altyapısının oluşturulması için 100 milyar dolar
    harcanması gerektiği belirtildi.
    -GEÇİŞTE DEVLET, AKADEMİ VE SANAYİ İŞBİRLİÐİ ÖNEMLİ-
    Hidrojen enerjisine geçişte devlete, akademi dünyasına ve sanayiye önemli
    roller düştüğü kaydedilen açıklamada, geleneksel olarak, devletin rolünün bir
    vizyon oluşturması ve uygulamalara ivme kazandıracak ilk Ar-Ge projelerini
    desteklemesi gerektiği bildirildi.
    Çalışmada, üniversitelerin ise yakıt pili ve hidrojen sanayilerinin
    geliştirilmesinde önemli bir rol oynayacağı vurgulanarak, özellikle bilimsel
    araştırmaların ve her düzeyde eğitimli personel ihtiyacı için üniversitelerin
    hayati öneme sahip bulunduğu ifade edildi.
    Teknolojinin ticarileşmesi ile bu rolü şirketlerin devralacağı kaydedilen
    açıklamada, sektörün rolünün ise, ulusal ve uluslararası kamu kuruluşlarını,
    enerji şirketlerini ve otomotiv üreticilerini içine alan liderlik ve sponsorluk
    programları sağlamak olacağı belirtildi.
    -DÖRT ALANDA ZORLUKLARIN AŞILMASI GEREKİYOR-
    Raporda diğer yandan, hidrojenin enerji kaynağı olarak yaygın kullanımını
    için 4 ana alanda yoğun çalışmalar yapmak gerektiği belirtilerek, bu alanların
    üretim, dönüşüm, dağıtım ve perakende başlıkları altında ele alındığı
    kaydedildi.
    Hidrojenin, bir yakıt olarak benzinden çok daha verimli olabileceği
    bildirilen açıklamada, benzinle çalışan içten yanmalı motorlarda verimliliğin
    yüzde 15-17 arasında değiştiği, yakıt pillerinde bu oranın yüzde 50-70 arasına
    çıktığı belirtildi.
    Çok sayıda kaynaktan elde edilebilen hidrojenin tek salınımının ise su
    buharı olduğu ifade edilen açıklamada, bir kilo hidrojenin bir galon kurşunsuz
    benzinle aynı enerjiye sahip bulunurken, benzinle çalışan motorda enerjinin
    büyük bölümünün ısı olarak egzozdan çıkarken, motordaki sürtünmenin de yine
    enerji kaybına yol açtığı kaydedildi.
    Çalışmada, dönüşüm verimliliğinde hidrojenin önemli kayıplara yol açtığı
    vurgulanarak, doğal gazın hidrojen üretiminde kullanılmasının transfer sırasında
    yüzde 40'lık bir enerji kaybına yol açarken, şebekeden elektrik kullanılarak
    üretilen hidrojende bu kaybın yüzde 78'e çıktığı belirtildi.
    Dağıtımda ise, mevcut karbon çelik boru hatlarının hidrojene dayanıklı
    olmamasının, beraberinde astronomik maliyetler de getirdiği bildirilen
    açıklamada, bu nedenle, başlangıçta altyapının mali yükünün bir kısmını
    hükümetlerin üstlenmesinin gerekebileceği kaydedildi.
    (AA)
İşlem Yapılıyor
X