Türkiye'nin Cumhurbaşkanları

Kapat
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • orbay
    Senior Member
    • 11-02-2005
    • 5871

    Türkiye'nin Cumhurbaşkanları

    MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

    Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve ilk cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk; Atatürk, cumhuriyet'in ilan edilmesi'nin hemen ardından cumhurbaşkanlığa seçildi. O zaman ki Anayasamız gereği 4 yılda bir yenilenen seçimlerde Atatürk 1927, 1931, 1935 tarihlerinde cumhurbaşkanlığı görevinde bulundu. Atatürk'ün en verimli, en dolu olduğu yıllar Cumhurbaşkanlığı yıllarıdır. Öyle ki Türkiye'nin kalkınma süreci, gelişmesi ve adını duyurması 1923-1935 yılları arasıdır.
    Kadınlara ve erkeklerle eşit haklar verilmesi (1926-1934)
    Şapka ve kıyafet devrimi (25 Kasım 1925)
    Tekkelerin, zâviyelerin ve türbelerin kapatılması (30 Kasım 1925)
    Soyadı Kanunu (21 Haziran 1934)
    Lâkapların ve unvanların kaldırılması (26 Kasım 1934)
    Uluslararası saat, takvim ve uzunluk ölçülerinin kabulü (1925-1931)
    Mecellenin kaldırılması (1924-1937)
    Eğitim ve kültür alanındaki devrimler
    Öğretimin Birleştirilmesi Yasası (Tevhide-i Tedrisat Kanunu) (3 Mart 1924)
    Yeni Türk harflerinin kabulü (1 Kasım 1928)
    Türk Dil ve Tarih Kurumlarının kurulması (1931-1932)
    Üniversite öğreniminin düzenlenmesi (31 Mayıs 1933)
    Güzel sanatlarda yenilikler
    Atatürk'ün cumhurbaşkanlığı döneminde yapmış olduğu bazı yeniliklerdir.
    Görev Süresi:29 EKİM 1923-10 KASIM 1938

    İSMET İNÖNÜ

    İsmet İnönü Atatürk'ün ölümü üzerine 11 Kasım 1938'de cumhurbaşkanlığına seçildi. Etkin siyasal yaşamdan çekildikten bir yıl sonra cumhurbaşkanı seçilebilmesi, büyük ölçüde Cumhuriyet'le özdeşleşmiş olmasıyla ilgiliydi. Cumhurbaşkanlığının yanı sıra CHP genel başkanlığına da getirildiğinden yönetim üzerinde geniş otorite sahibi oldu. CHP'nin 26 Aralık 1938'de toplanan I. Olağanüstü Kurultay'ında partinin "değişmez genel başkan"ı seçildi. Ayrıca kendisine "Milli Şef" sıfatı verildi.

    Cumhurbaşkanı seçilmesinden hemen sonra başlayan II. Dünya Savaşı (1939-1945) döneminde İnönü ül***i savaştan uzak tutmaya çalıştı. Savaş yıllarındaki ekonomik ve toplumsal sıkıntılar ise, dönemin unutulmayan mirası olarak kaldı. Gene bu dönemde Hasan Ali Yücel'in öncülüğündeki Köy Enstitüleri kuruldu ve geliştirildi.

    II. Dünya Savaşı'nın hemen ardından, gerek uluslararası siyasetteki gelişmeler, gerekse ülke içindeki yeni oluşumlar rejimin genel niteliğinde önemli değişiklikleri gündeme getirdi. İsmet İnönü çok partili rejimdeki ilk muhalefet partisi olan Nuri Demirağ başkanlığında kurulan Milli Kalkınma Partisini engelleme girişiminde bulundu. Parti başkanının mallarını kamulaştırdı. 1945 yılında kurulan Milli Kalkınma Partisinden sonra 1946'da kurulan Demokrat Parti ile çetin bir seçim yarışına girdi.
    14 Mayıs 1950 genel seçimlerinden sonra CHP iktidarı Demokrat Parti'ye (DP) bırakırken, İsmet İnönü de cumhurbaşkanlığından ayrıldı ve ana muhalefet partisi genel başkanı olarak siyasal rolünü sürdürdü. On yıllık muhalefet döneminde partisinin başında kaldı ve iktidarın zamanla sertleşen siyasal baskılarına karşın, partisini güçlendirdi.
    2. Dünya savaşı sonrası... Anadolu’ya giden Sayın İsmet İnönü’ye vatandaştan tepki gelir; ''Siz bizi aç, susuz bıraktınız'' diye. Rahmetli İnönü ise, ''evet ben sizi aç susuz bıraktım ama babasız bırakmadım'' der…

    İsmet İnönü'nün Ses kaydıGörev Süresi:11 KASIM 1938-22 MAYIS 1950



    CELAL BAYAR

    1924 yılında İş Bankası'nın kurulmasında önemli rol oynadı. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundaki savaşım çabalarında politikacı ve iktisatçı kimliği ile parladı. 1937-1939 yılları arasında Başbakanlık yaptı. Daha sonra siyasî yaşamını İzmir Milletvekili olarak sürdürdü. Partisinin 1950 seçimlerini kazanmasından sonra aynı yıl Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Türkiye'nin üçüncü Cumhurbaşkanı seçildi. 10 yıllık Cumhurbaşkanlığı döneminde Adnan Menderes'i başbakan olarak tayin etti.
    10 yıl boyunca sürdürdüğü bu görevden 27 Mayıs harekâtı ile 1960 yılında ayrıldı. Yassıada Mahkemesi tarafından idama mahkum edildi. (15 Eylül 1961) Dönemin papasının politik baskılarıyla cezası daha sonra müebbet hapse çevrildi. Yassıada'dan Kayseri bölge cezaevine nakledilen Bayar, 7 Kasım 1964 tarihinde rahatsızlığı nedeniyle serbest bırakıldı. 7 Temmuz 1966'da da dönemin Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay tarafından, Anayasa'nın 97. maddesinde yazılı sebeplere dayanılarak affedildi.


    22 Ağustos 1986 tarihinde, 103 yaşında İstanbul'da vefat etti.



    Görev Süresi:22 MAYIS 1950-27 MAYIS 1960

    CEMAL GÜRSEL

    Tutuklu gazeteci ve öğrencilerin serbest bırakılmasını, yasaklı kapatılmış gazetelerin yeniden açılmasını sağladı. Yeni anayasanın hazırlanması için İstanbul Üniversitesi profesörlerini görevlendirdi. Yeniden demokratik düzene dönülmesinde, yeni askeri darbelerin önlenmesinde ve 1961 Anayasası'nın hazırlanmasında liderlik etti. Üçüncü ordu komutanı Orgeneral Ragıp Gümüş pala'yı genelkurmay başkanı olarak atadı ve iki ay sonra emekli olunca, kendisine Demokrat partilileri bir araya getirmek üzere Adalet Partisi'ni kurma görevini verdi. Komiteci bir albay tarafından yapılan suikast teşebbüsünden yaralı kurtuldu. Kendini silahla vuranı affetti ve darbede rol oynayanları yurt dışı görevlere gönderdi.

    ABD ile SSCB arasındaki Küba krizinde, batı tarafında Türkiye'nin komünizme karşı koruyuculuk görevini yürüttü. Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı görevlerine aday olmaları için yüksek düzeyli tıp ve mühendislik dalındaki Ankarada'ki akademik şahıslara teklif götürdü ve destek verme önerisinde bulundu. Cumhurbaşkanlığı için kendi adaylığı için ya da başkalarının adaylıklarına karşı hiçbir lobi ve girişimde açık ya da dolaylı şahsi rol almadı. Halk oyuna sunulan ve kabul edilen yeni Anayasa gereğince, 10 Ekim 1961'de yapılan genel seçimlerden sonra oluşturulan yeni Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından konulan adaylığı çoğunluğun desteğini alarak 21 Ekim 1961'de Türkiye'nin dördüncü Cumhurbaşkanı olarak seçildi. İlk Devlet Araştırma Kütüphanesi ve hükümete yol göstericilik görevini yasayla verdiği Türkiye Bilimsel Teknik Araştırma Kurumunu kurdu. İngiltere kraliçesi II. Elizabeth ve ABD başkan yardımcısı Lyndon Johnson'u konuk etti. İngiltere askeri uçaklarının Türk hava sahasını Kuveyt'i tehdit eden Irak'a karşı kullanması için izin çıkardı. Avrupalı liderlerle olan yakın diplomatik ilişkileri sayesinde, Avrupa Birliği 1963 Ankara Anlaşmasını ve bir yıl sonrada Assosiye Üyelik konumuna Türkiye'nin ulaşmasını sağladı. Ekim 1963'de Cumhuriyet'in 40. kuruluş yıldönümü nedeniyle Atatürk, İnönü, Kennedy ve kendisinin konuşmalarını içeren bir kutlama plağı yayınlattı. Cemal Gürsel Türkiye tarihinde ilk kez planlı ekonomiye geçim, Devlet Planlama Teşkilatı ve Devlet İstatistik Enstitüsü kuruluşu, 5 yıllık kalkınma planları, sendikalar, grev ve toplu sözleşme yasalarının çıkarılması, Ortak Pazar üyeliği, SSCB ile iyi ilişkiler kurulması, Kıbrıs'a garantör ülkeler tarafından müdahalesi, Cumhuriyet öncesi Erzurum ve Doğu Anadolu'da işgalcilerle işbirlikçi isyancı azınlıklarca katledilen 250.000 sivil Türk halkının anıtsal temsili konusunda ulusal ve tarihsel önderlik niteliğinde çalışmalar yaptı. Milli İstihbarat Kuruluşu yasası ve düzenlemesi, Milli Güvenlik Kurulu'nun başlangıç ve geliştirilmesi, Türk ordusunun modernizasyonu, İran, Pakistan ile birlikte bölgesel kalkınma organizasyonunun kurulması, Avrupa ve Orta Asya memleketlerini bağlayan mikrodalga radyo iletişim ağı kurulması, Turizm bakanlığının kurulması, Güneydoğu Anadolu'nun kalkınma ve geliştirilmesi planları, Basın Yayın Yüksek okulunun ilk kuruluşu da yine kendisinin Türkiye Cumhuriyetine olan katkılarıdır. Cumhurbaşkanı Celal Bayar ve Genelkurmay Başkanı Gen. Rüştü Erdelhun'a verilen hapis cezalarına af getirdi. En büyük önemi iyi eğitilmiş bir gençlik ile, okuyan, çok ve dürüst çalışan bir Türk toplumuna verdi. 1966 yılında başlayan rahatsızlığının sürmesi, yurt dışında tedaviye rağmen ağırlaşarak komaya dönmesi ve görevini engellemesi üzerine, Anayasa uyarınca Cumhurbaşkanlığı görevi sona erdi. 1927 yılında Melahat Hanım'la evlenen ve Muzaffer isimli bir çocuğu olan Cemal Gürsel, 14 Eylül 1966 günü sabah 06:45'de vefat etti. Geriye hiç bir vasiyet ve kendisi ile ilgili dilek bırakmadı. Anıtkabir devrim şehitleri bölümünde toprağa verildi ve sonradan devlet mezarlığına nakledildi.

    Görev Süresi:27 MAYIS 1960-28 MART 1966

    CEVDET SUNAY

    Türkiye'nin beşinci cumhurbaşkanı olan Cevdet Sunay, Trabzon'da doğdu. Babası, alay müftülüklerinde bulunmuş Sabri efendi'dir. Cevdet Sunay Erzurum'da başladığı öğrenimini Kerkük, Edirne ve İstanbul'da sürdürdü. Kuleli Askeri Lisesi'nde okurken 1917'de 1 Dünya Savaşı'nın yarattığı subay gereksinimi dolayısıyla kısa bir eğitimden sonra topçu asteğmeni olarak Filistin Cephesine gönderildi. 1918'de teğmenliğe yükseldi. Aynı yıl Kudüs yakınlarında bir çarpışmada yaralandı ve İngilizlere tutsak düştü. İki yıla yakın Mısır'da tutsak kaldıktan sonra yurda döndü ve Kurtuluş Savaşına katıldı. Antep ve Maraş'ta Fransızlara karşı yürütülen çete savaşlarında görev aldı. Daha sonra Batı cephesi'ne gönderilendi. Kütahya-Eskişehir ve Sakarya savaşlarıyla Büyük Taarruza katıldı. Cevdet Sunay Harbiye mektebini 1926'da yüzbaşı iken bitirdi. 1930'da Harp Akademisini bitirerek kurmay oldu. Çeşitli birlik ve karargahlarda görev yaptıktan sonra 1949'da tuğgeneralliğe yükseldi. 1950'de Genelkurmay Harekatı dairesi başkanlığına atandı. 27 Mayıs 1960'da ordunun yönetime el koymasından sonra Kara kuvvetleri komutanı, Ağustos 1960'da Genelkurmay başkanı oldu. 1966 yılında, bu görevinden ayrılarak Cumhurbaşkanlığı kontenjan senatörlüğüne seçildi. Cemal Gürsel'in rahatsızlığı sebebiyle görevden ayrılması üzerine, 28 Mart 1966'da Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Türkiye'nin beşinci Cumhurbaşkanı seçildi. Yedi yıllık görev süresini tamamladıktan sonra 1973 yılında Cumhurbaşkanlığı'ndan ayrıldı. 1929 yılında Atıfet Hanım'la evlenen ve üç çocuğu olan Cevdet Sunay 22 Mayıs 1982 gününde vefat etti.


    Görev Süresi:28 MART 1966-28 MART 1973
    Son düzenleme orbay; 13-12-2008, 19:57.
  • orbay
    Senior Member
    • 11-02-2005
    • 5871

    #2
    Konu: Türkiye'nin Cumhurbaşkanları

    FAHRİ KORUTÜRK

    1903 yılında İstanbul'da doğdu. 1916 yılında Bahriye Mektebi'ne girdi. 1923 yılında Deniz Harp Okulu'nu, 1933 yılında Deniz Harp Akademisi'ni bitirdi. Deniz Kuvvetleri'nin çeşitli kademelerinde görev aldı. Roma, Berlin ve Stokholm'de Deniz Ataşesi olarak hizmet verdi. 1936'da Montreux Boğazlar Konferansı'na askerî uzman olarak katıldı. 1950 yılında Amiralliğe yükseldi. Oramiralliğe kadar çeşitli rütbelerde komuta görevleri yaptı. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı görevinden 1960 yılında emekli olduktan sonra Moskova Büyükelçiliğine atanmıştır. 1968 yılında Cumhuriyet Senatosu Üyesi oldu. 1973 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi'nce Türkiye Cumhuriyeti'nin altıncı Cumhurbaşkanı seçildi. 1980 yılında, yedi yıllık hizmet süresi tamamlandığından Cumhurbaşkanlığı görevinden ayrıldı. 1944 yılında Emel Hanım'la evlenen ve üç çocuğu olan Fahri Korutürk, 12 Ekim 1987 gününde vefat etti.


    Görev Süresi:6 NİSAN 1973-6 NİSAN 1980

    KENAN EVREN

    1936 yılında Maltepe Askeri Lisesi'nden, 1938 yılında Topçu Asteğmen rütbesiyle Harp Okulu'ndan, 1940 yılında Topçu Sınıf Okulu'ndan mezun oldu. 1946 yılına kadar çeşitli Topçu Birliklerinde Batarya Takım Komutanı ve Batarya Komutanı olarak görev yaptı. 1946 yılında girdiği Harp Akademisi'ni 1949 yılında bitirerek Kurmay oldu. 1958 - 1959 yıllarında Kore'de görev yaptı.1964 yılına kadar çeşitli Karargah ve Birliklerde görev yaptı.

    1963 yılında Tuğgeneral, 1966 yılında Tümgeneral, 1970 yılında Korgeneral ve 1974 yılında Orgeneralliğe yükseldi. Tuğgeneral rütbesi ile Kara Kuvvetleri Okullar Dairesi Başkanlığı, Tümgeneral rütbesi ile 58. Er Eğitim Tümen Komutanlığı ve 2. Ordu Kurmay Başkanlığı, Korgeneral rütbesi ile 11. Kolordu Komutanlığı, Kara Kuvvetleri Denetleme Kurulu Başkanlığı ve Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanlığı görevinde bulundu. Orgeneral rütbesinde Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanlığı, Genelkurmay II nci Başkanlığı ve Ege Ordu Komutanlığı yaptı. 5 Eylül 1977 tarihinde Kara Kuvvetleri Komutanlığına, 7 Mart 1978 tarihinde Genelkurmay Başkanlığı'na atandı.


    12 Eylül 1980 tarihinde yapılan askeri darbe ile ülke yönetiminin başına geçen Kenan Evren, 9 Kasım 1982 tarihine kadar "Devlet, Milli Güvenlik Konseyi ve Genelkurmay Başkanı", 1 Temmuz 1983 tarihine kadar "Cumhurbaşkanı, Milli Güvenlik Konseyi ve Genelkurmay Başkanı" olarak görev yaptı. 12 Eylül Darbesi ile Türkiye'deki bütün özgürlükler askıya alındı ve 1983'teki seçimlere kadar olan yönetimin liderliğini yaptı. Birçok siyasetçiyi hapse attırdı. Bunlardan en önemli olanları ise Alparslan Türkeş, Bülent Ecevit, Süleyman Demirel gibi ünlü siyasetçilerdir.


    7 Kasım 1982'de kabul edilen Anayasa ile, Türkiye'nin 7. cumhurbaşkanı oldu. 9 Kasım 1989'da görev süresi doldu ve cumhurbaşkanlığından ayrılarak Marmaris'te resimle ilgilenmeye başladı.


    1 Temmuz 1983 tarihinde kendi isteği ile Genelkurmay Başkanlığı görevinden emekliye ayrıldı.

    Görev Süresi:7 KASIM 1982 - 9 KASIM 1989
    TURGUT ÖZAL

    1927 yılında Malatya'da doğdu. 1950 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi'ni Elektrik Mühendisi olarak bitirdi. 1952 yılında A.B.D'ne giderek ekonomi tahsili gördü. Türkiye'ye döndükten sonra Elektrik İşleri Etüd İdaresi Genel Müdür Yardımcılığı'na atandı.
    1961-1962 yıllarında askerlik hizmetini, Milli Savunma Bakanlığı Bilimsel Danışma Kurulu üyesi olarak yaptı ve Devlet Planlama Teşkilatı'nın kurulmasına katkıda bulundu. Bu sırada, Ortadoğu Teknik Üniversitesi'nde ders verdi.
    Bir süre Başbakanlık Teknik Uzmanlar Kurulu Üyesi olarak çalıştı ve 1967-1971 yıllarında Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı görevini yürüttü. Ekonomik Koordinasyon Kurulu, Para ve Kredi Kurulu, RCD Koordinasyon Kurulu ve AET Koordinasyon Kurulu başkanlıklarında bulundu.
    1971-1973 yıllarında Dünya Bankası'nda danışman olarak görev yaptı. Türkiye'ye döndükten sonra çeşitli sınai kuruluşlarında çalıştı ve 1979 yılı sonlarına doğru Başbakanlık Müsteşarı olarak atandı. Aynı dönemde Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı görevini de vekaleten yürüttü.
    12 Eylül 1980 müdahalesinden sonra kurulan Hükümete ekonomik işlerden sorumlu Başbakan Yardımcısı olarak atandı. 1982 yılında bu görevinden istifa etti. 1983 yılında Anavatan Partisi'ni kurdu ve aynı yıl yapılan genel seçimlerde partisinin birinci gelmesi üzerine hükûmeti kurmakla görevlendirildi ve böylece Türkiye'nin 19. Başbakanı oldu. 1987 seçimleri sonrasında tekrar hükümet kurdu ve başbakan olarak görev yaptı.
    31 Ekim 1989'da Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Türkiye Cumhuriyeti'nin sekizinci Cumhurbaşkanı olarak seçildi ve 9 Kasım 1989 gününde bu görevine başladı.
    31 Ekim 1989'da Anavatan Partisi'nin meclis çoğunluğuyla 8. Cumhurbaşkanı seçilen Turgut Özal 9 Kasım 1989 tarihinde resmi olarak görevine başladı. 17 Nisan 1993 tarihinde koşu bandındayken kalp krizi geçirdiği öne sürülen Turgut Özal, otopsisi yapılmadan Adnan Menderes anıtının karşısında İstanbul'da özel bir anıtta toprağa verilmiştir. Otopsi yapılmadan defnedilmesi Özal'ın ölümünde karanlık noktalar olduğu şüphelerini uyandırmaktadır.
    17 Nisan 1993 gününde geçirdiği bir rahatsızlık sonucu görevi sırasında vefat etti. 1954'de Semra Hanım'la evlenen Turgut Özal'ın üç çocuğu bulunuyordu.

    Görev Süresi:9 KASIM 1989 - 17 NİSAN 1993

    SÜLEYMAN DEMİREL


    1 Kasım 1924'te Isparta'nın Atabey ilçesine bağlı İslamköy'de doğdu. İlköğrenimini doğduğu köyde, ortaokul ve liseyi Isparta ve Afyon'da bitirdi. Şubat 1949'da İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi'nden mezun oldu. Aynı yıl Elektrik İşleri Etüd İdaresi'nde göreve başladı. 1948 yılında Nazmiye Hanım'la evlendi.


    1954 yılında Barajlar Dairesi Başkanlığı'na, 1955 yılında da Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'ne atandı. 1962-1964 yıllarında serbest müşavir-mühendis olarak çalıştı.


    Siyasî yaşamına, 1962 yılında, Adalet Partisi Genel İdare Kurulu üyeliği ile başladı. 28 Kasım 1964'de bu Partiye Genel Başkan seçilmesinin ardından, kurulmasını sağladığı ve Şubat-Ekim 1965 aylarında görev yapan koalisyon hükûmetinde Başbakan Yardımcısı olarak görev aldı.


    10 Ekim 1965 genel seçimlerinde Isparta Milletvekili olarak Parlamento'ya girdi ve seçimlerde Adalet Partisi'nin tek başına iktidar olması üzerine Türkiye'nin 12. Başbakanı olarak Hükümeti kurdu. Süleyman Demirel, 4 yıl süren bu Hükümet'ten sonra 1969, 1970, 1975, 1977 ve 1979 yıllarında 5 kez daha hükümet kurdu.


    12 Eylül 1980 harekâtı üzerine görevden uzaklaştırıldı ve yedi yıl yasaklı olarak siyaset dışı kaldı. 6 Eylül 1987'de yapılan halk oylaması ile yasaklar kaldırıldı ve 24 Eylül 1987'de, Doğru Yol Partisi Genel Başkanlığı'na seçildi. 29 Kasım 1987'de yapılan genel seçimlerde Isparta Milletvekili olarak yeniden Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne girdi. 20 Ekim 1991'de yapılan genel seçimler sonrasında, Doğru Yol Partisi ile Sosyaldemokrat Halkçı Parti'nin oluşturduğu 49. Hükümet'te Başbakan olarak görev aldı.
    16 Mayıs 1993 tarihinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Türkiye'nin 9. Cumhurbaşkanı olarak seçildi. Görevini 2000 yılında dönemin Anayasa Mahkemesi Başkanı ve kendisi gibi Afyon Lisesi mezunu olan Ahmet Necdet Sezer'e devretti. Cumhurbaşkanlığı görevini tamamladıktan sonra aktif siyaseti bırakmıştır.


    En çok kullandığı söz ise biraz müsade buyrun düşüneyim anlamını taşıyan Binaenaleyh'dir.
    Süleyman Demirel'den...
    *Ben bir gün evimde otururken Çankaya'ya çıkayım diyerek çıkmadım.
    *Ben altı kere gittiysem yedi kere geldim.
    *Dün dündür, bugün bugündür.
    *DYP'yi ben kurdurdum.
    *Ege bir Yunan gölü değildir. Ege bir Türk gölü de değildir. Binaenaleyh, Ege bir göl değildir.
    *Gap'ı kimseye gap diye gaptırtmam.
    *Güniz Sokak'ta Nazmiye ile tavuk besleyecek değiliz.
    *Memleket meseleleri bir parkta oturarak halledilseydi, çok büyük bir park yaptırır hep beraber içinde otururduk.
    *Niye biz mi öldürdük? (Başbakanlık kapısında bekleyen bir atı ölmüş ama iki at parası isteyen yaşlı amcaya verdiği cevap)
    *Türkeş Türk çocuğu, Ecevit halk çocuğu, Erbakan müslüman çocuğu,biz o.......çocuğu muyuz?
    *Yazın biz Bulgaristan'dan elektrik alıyoruz. Kışın Bulgaristan bize elektrik veriyor.
    Görev Süresi: 16 MAYIS 1993 - 16 MAYIS 2000

    AHMET NECDET SEZER


    Ahmet Necdet Sezer (13 Eylül 1941, Afyon), Türkiye Cumhuriyeti'nin Anayasa Mahkemesi eski Başkanı ve 10. cumhurbaşkanıdır.
    Askerliğini Kara Harp Okulu'nda yedek subay olarak yaptı. Dicle Yerköy Hakimlikleri ve Yargıtay Tetkik Hakimliği görevlerinde bulundu.
    Medeni Hukuk alanında 1977 ve 1978'de Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde yüksek lisans öğrenimi yaptı.
    7 Mart 1983'te Yargıtay üyeliğine seçildi. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi üyesiyken Yargıtay Genel Kurulu'nca belirlenen üç aday arasından cumhurbaşkanı tarafından 27 Eylül 1988'de Anayasa Mahkemesi asil üyeliğine atandı. 6 Ocak 1998'de Anayasa Mahkemesi Başkanı seçildi.
    5 Mayıs 2000'de, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Türkiye'nin onuncu Cumhurbaşkanı olarak seçildi ve 16 Mayıs 2000'de görevine başladı.
    1964 yılında Semra Hanımla evlenen Ahmet Necdet Sezer üç çocuk babasıdır.
    Sezer, cumhurbaşkanı olduğunda birçok insan tarafından tanınan birisi değildi. Koalisyon hükümeti ortaklarının birbirleri ile anlaşamamaları ve aralarından birinin (Bülent Ecevit, Devlet Bahçeli, Mesut Yılmaz) adaylığında ortak karara varamadıkları için, hepsinin dışında bir aday gündeme gelmiş ve Anayasa Mahkemesi Başkanı Sezer'i cumhurbaşkanı adayı olarak belirlemişlerdir.
    Sezer, siyasetten gelen diğer cumhurbaşkanlarından farklı olarak fazla göz önünde olmayı tercih etmeyen bir çizgi izlemektedir.
    Görev Süresi: 16 MAYIS 2000 - 28 AÐUSTOS 2007

    ABDULLAH GÜL

    Abdullah Gül (d. 29 Ekim 1950, Kayseri)[1], Türkiye Cumhuriyeti'nin 11. Cumhurbaşkanı. Türkiye Cumhuriyeti 54. Hükûmette Devlet Bakanı, 58. Hükûmette Başbakan, 59. Hükûmette Dış İşleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı olduktan sonra 28 Ağustos 2007 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti'nin 11. Cumhurbaşkanı oldu. Abdullah Gül, askeriye ve bürokrasi dışından Cumhurbaşkanı seçilen üçüncü kişidir.

    İlk yılları ve kariyeri

    Abdullah Gül 29 Ekim 1950’de Kayseri'de dünyaya gelmiştir. Annesi Adeviye Hanım ve babası Ahmet Hamdi Gül'dür.[2] oğulları olan Orta öğretimini Kayseri Lisesi'nde tamamladıktan sonra İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'ne girdi. Aynı fakülteden doktorasını ve doçentliğini aldı. Daha sonra, Sakarya Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü'nde iktisat dersleri verdi. Öğrencilik yıllarında Gençlik Örgütü MTTB bünyesinde yer aldı. Memleketinde Necip Fazıl Ekolünden Söğüt Fikir Kulübü'nde çalıştı. Ali Biraderoğlu'nun çevresinde bulundu.

    Siyasal yaşamı

    1983-1991 yılları arasında İslam Kalkınma Bankası'nda ekonomi uzmanı olarak çalışan Gül, 1991 yılında Refah Partisi'nden 19. Dönem Kayseri Milletvekili olarak TBMM'ye girdi. 1993'te Refah Partisi'nde genel başkan yardımcılığı görevine getirilen Abdullah Gül, 1995'te yapılan genel seçimlerde, ikinci kez Refah Partisi 20. Dönem Kayseri Milletvekili seçildi.
    TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu ve Dışişleri Komisyonu üyelikleri de yapan Abdullah Gül, 28 Haziran 1996'da kurulan RP-DYP Koalisyon hükûmetinde (54. Hükümet, 28.6.1996 - 20.6.1997) Devlet Bakanlığı ve Hükûmet Sözcülüğü görevlerinde bulundu.
    RP'nin 16 Ocak 1998'de Anayasa Mahkemesi'nce kapatılmasından önce kurulan Fazilet Partisi'ne geçen Abdullah Gül, 18 Nisan 1999 tarihinde yapılan genel seçimlerde FP'den 21. Dönem Kayseri Milletvekili olarak tekrar parlamentoya girdi.
    Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi üyeliğini de yürüten Abdullah Gül, 8 Mart 2000 tarihinde, partide yenilikçi kanat olarak adlandırılan milletvekillerinin desteğini alarak, genel başkanlığa adaylığını koydu. 14 Mayıs 2000 tarihinde yapılan FP 1. Olağan Kongresi'nde 521 oy alarak, 633 oy alan Recai Kutan'ın gerisinde kaldı. Kongre sonuçları, siyasi çevrelerce, "parti tabanının Yenilikçi olarak adlandırılan kanadı geniş ölçüde desteklediği, ancak partinin henüz bir yönetim değişikliğine hazır olmadığı" şeklinde yorumlandı.Fazilet Partisi'nin (FP) 22 Haziran 2001'de Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılmasından sonra bir süre bağımsız kalan Gül, 14 Ağustos 2001'de kurulan Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) Kurucular Kurulu üyesi olarak partinin kuruluşunda aktif rol aldı. Hakkında kayıp trilyon davasında fezleke hazırlandı. Milletvekili dokunulmazlığı nedeniyle yargılanamadı.Abdullah Gül hakkında hazırlanan fezleke dosyası 18 Haziran 2008 tarihinde,yasal imkansızlık sebebiyle tamamen kapanmıştır.AKP Kayseri Milletvekili ve Siyasi ve Hukuki İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olarak görev yaptı. Gül, 3 Kasım 2002 Milletvekili seçimlerinde Kayseri Milletvekili olarak yeniden seçildi. AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi yasaklı olması nedeniyle 16 Kasım 2002'de 58. Hükûmeti kurmakla görevlendirildi. Türkiye Cumhuriyeti'nin 58. Hükûmeti, Başbakan Abdullah Gül tarafından, 18 Kasım 2002'de kuruldu. Recep Tayyip Erdoğan'ın, 9 Mart 2003 Siirt Milletvekili Yenileme Seçimi'nde meclise girmesinden sonra, Abdullah Gül başkanlığındaki 58. Hükûmet, 11 Mart'ta istifa etti. Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında, 14 Mart 2003'te kurulan 59. Hükûmet'te (2. AKP Hükûmeti), Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı olarak görev aldı. 3 Ekim 2005'te başlayan AB Müzakereleri için birçok yetkisini Baş Müzakereci Ali Babacan'a devretti.

    Para cezası mahkumiyeti

    Ankara 18. Asliye Hukuk Mahkemesi 1996 yılında Refah-Yol hükûmeti döneminde devlet bakanlığı yaptığı dönemde, 1 milyar 652 milyon lirayı şahsi harcamaları için kullandığına hükmetti. Mahkeme 1996 yılında yapılan bu harcamanın %50 faiziyle birlikte Abdullah Gül'den alınıp davacıya verilemesine karar verdi. Abdullah Gül karara itiraz etti. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, 2000/6788 esas, 2000/7375 sayılı kararı ile, 18. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin aldığı kararı onadı.Devlet Bakanlığı döneminde kendisine bağlı olan Kalkınma Bankası'ndan yaptığı Kişisel harcamalar faiziyle birlikte icra yoluyla kendisinden alındı.Bununla birlikte o dönemde Türkiye Kalkınma Bankası'nda genel müdürlük yapmış olan Candan Karlıtekin, bu harcamaların kendisi tarafından yapıldığını ve davadan haberdar olduktan sonra bunu bir dilekçeyle belirttiğini ancak işleme konmadığını belirtmiştir.

    Cumhurbaşkanlığı seçimi

    24 Nisan 2007 tarihinde yapılan AKP Grup toplantısında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından 11. Cumhurbaşkanı adayı olduğu açıklandı.27 Nisan tarihinde yapılan Cumhurbaşkanlığı birinci tur seçimlerinde 357 kabul oyu çıkmasına karşın 367 sayısına ulaşılamadığı için, seçim ikinci tura kalmış; Anayasanın ilgili hükmü gereği, ilk oturumun açılabilmesi için 367 üyenin Mecliste hazır bulunması gerektiği gerekçesi ile Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) tarafından oturumun iptali için Anayasa Mahkemesi'ne açılan dava sonucu Meclis'in bu birinci oturumu, Anayasa Mahkemesi'nin 1 Mayıs 2007 tarihli kararı ile iptal edilmiş ve bu karar aynı gün saat 16.13'de kamuoyuna açıklanmıştır.6 Mayıs 2007 tarihinde Mecliste yapılan iki yoklamada da toplantı yeter sayısının bulunamayışı yüzünden 11. Cumhurbaşkanı seçilememiştir.
    22 Temmuz 2007 seçimlerinin ardından AKP'nin tek başına iktidara gelmesinde Gül'ün cumhurbaşkanı seçilememesinin etkili olduğu görüşü öne çıktı. Bunun sonucu olarak da Abdullah Gül tarafından "bunun cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin açık bir mesaj olduğu" yorumu benimsendi.13 Ağustos tarihinde kulislerde konuşulan 11. Cumhurbaşkanı adaylığı kesinleşti.20 Ağustos 2007 tarihinde yapılan cumhurbaşkanlığı seçimi birinci turunda 341 oy aldı.24 Ağustos 2007 tarihinde yapılan cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci turunda 337 oy aldı. Anayasaya göre ilk iki turda üçte iki çoğunluk olan 367 sayısına ulaşılamadığı için cumhurbaşkanı seçiminden bir sonuç alınamadı.
    Abdullah Gül 28 Ağustos 2007 tarihinde yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminin üçüncü turunda 339 oy alarak Türkiye Cumhuriyetinin 11. cumhurbaşkanı seçildi.Böylece Nisan 2007'de başlayan Türkiye'nin 11. Cumhurbaşkanını seçim süreci sona erdi.
    Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez bir 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı resepsiyonu Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanlığı döneminde Türk Silahlı Kuvvetleri personelinden ayrı olarak ikinci bir törenle düzenlenmiştir. Bu uygulamaya göre TSK mensubu yöneticiler öğlen saatlerinde düzenlenen törene katılmış, ancak akşam düzenlenen yemekli resepsiyona katılmayarak TSK kendi 29 Ekim resepsiyonunu vermiştir.

    AK Parti'ye açılan kapatma davası

    Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, AKP'ye laiklik karşıtı odak olma gerekçesiyle açılan davada, hazırlanan iddianamede Abdullah Gül'ün Dışişleri Bakanı olduğu süre içerisinde konuşma ve açıklamalarında, laiklik karşıtı açıklamaları bulunduğu gerekçesi ile dava kapsamına alınmıştır.

    Ailesi ve kişisel yaşamı

    21 Ağustos 1980'de Hayrunnisa Gül (Özyurt) ile evlenen Gül'ün Ahmet Münir, Kübra ve Mehmet Emre adlarında üç çocuğu dünyaya geldi. Gül, İngilizce ve Arapça biliyor. Ayrıca Beşiktaş takımını tutmaktadır.
    Son düzenleme orbay; 13-12-2008, 19:50.

    Yorum

    • adnandrk
      Junior Member
      • 06-11-2005
      • 1

      #3
      Konu: Türkiye'nin Cumhurbaşkanları

      teşekurler güzel miş

      Yorum

      • orbay
        Senior Member
        • 11-02-2005
        • 5871

        #4
        Konu: Türkiye'nin Cumhurbaşkanları

        Güncellenmiştir.

        Ekli Dosyalar

        Yorum

        İşlem Yapılıyor
        X