Tweet
Zehirli balon balığı paniği...
,
Süleyman İLTER'in haberi
2007'nin Nisan ve Ekim ayları arasında Muğla'nın Marmaris İlçesi ile Mersin ve Çanakkale'de balıkçılar tarafından balon balıkları yakalandı. Bölge yaşayanları, ilk kez gördüğü canlı karşısında ne yapacağını şaşırdı. Uzmanlar, balığın yenilmemesi konusunda uyarılarda bulundu. Uzmanlar, küresel ısınmanın yol açtığı su sıcaklığı nedeniyle Kızıldeniz'den göç eden 65 balık türünden biri olduğunu belirttikleri balığın, yenmesi halinde felce hatta ölümlere neden olabileceğine dikkat çekti, bu nedenle İsrail'de ölümler meydana geldiğini, Türkiye'de de bu balıktan yiyen kedilerde ölümler görüldüğünü belirtti.
Artık Türkiye sahillerini mesken tutan balon balıklarından ikisi de Muğla'nın Ortaca İlçesi Dalyan Beldesi'ndeki İztuzu koyunda Osman Özdemir isimli balıkçının ağına takıldı. Osman Özdemir, yakaladığı balıkları tanıyamadı.
Balıkları hayatında ilk kez gördüğünü belirten 28 yaşındaki balıkçı,“Büyüklerimizden duymuştum, tarif etmişlerdi. Ama ben yine tanıyamadım. Sordum, soruşturdum, ‘Yeme zehirlidir' dediler. Zaten bilmediğim balığı yemem. Ama başkalarının yemesinden ya da kedi köpeklerine vermesinden endişeleniyorum. Yetkililerden, bu balık hakkında kıyılarımızda yaşayanları, daha çok bilgilendirmesi, uyarmasını istiyorum” diye konuştu.
Muğla Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Avlama ve İşleme Teknolojisi Bölümü Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Mustafa Erdem, Kızıldeniz ve Hint Okyanusu'nda yaşadığı, “fugu” ve “kurbağa” balığı olarak da bilenen, artık Türkiye sahillerinde sık görülen balığın yenmesi halinde ölümlere yol açabileceğini kaydetti. Mustafa Erdem, etinin lezzetli olduğunu ifade ettiği balık hakkında şunları söyledi:
“Bu balık bizim denizlerimizin balığı değil. Su sıcaklığındaki artışla beraber, Süveyş Kanalı aracılığıyla Kızıldeniz'den geliyor. Göçmen balık familyasından olan bu tür balıklar çok güçlü oluyor, daha hızlı gelişip dalgalara ve akıntılara daha mukavemetli oluyorlar. Ağızlarında bulunan dişlerine dikkat edilmezse insanın parmağını dahi koparabilir. Safra kesesinde bulunan zehir tehlikeli. İyi temizlenmez ve sertifikalı aşçılar tarafından hazırlanmadan tüketildiğinde ölüme sebebiyet verebilir. Aslında eti lezzetlidir ve Japonya'da bolca tüketilmektedir.”
Erdem, balıktan olası zehirlenmenin kusma, şok ve ani felçle ortaya çıktığını sözlerine ekledi.
SİYANÜRDEN DAHA ZEHİRLİ
Kanada'da faaliyet gösteren bir ilaç firmasının bilim adamları, Aralık 2003'te, zehri usta aşçılar tarafından alınmasına rağmen Japon lokantalarında müşteriye imza karşılığı verildiğine ve siyanürden daha zehirli olduğuna dikkat çektiği balıkta bulunan Tetrodotoksin maddesinden, morfinden 3 bin 200 kat daha güçlü ‘Tectin’ isimli ilaç üreteceklerini duyurmuştu. Kanadalı bilim adamları, kanser hastalarının ağrılarını dindirmek ve uyuşturucu bağımlılarını bu alışkanlıktan kurtarmak amacıyla kullanılacağını söyledikleri ilacı, beş yıl içinde üreteceklerini ifade etmişti.
Hürriyet
Süleyman İLTER'in haberi
2007'nin Nisan ve Ekim ayları arasında Muğla'nın Marmaris İlçesi ile Mersin ve Çanakkale'de balıkçılar tarafından balon balıkları yakalandı. Bölge yaşayanları, ilk kez gördüğü canlı karşısında ne yapacağını şaşırdı. Uzmanlar, balığın yenilmemesi konusunda uyarılarda bulundu. Uzmanlar, küresel ısınmanın yol açtığı su sıcaklığı nedeniyle Kızıldeniz'den göç eden 65 balık türünden biri olduğunu belirttikleri balığın, yenmesi halinde felce hatta ölümlere neden olabileceğine dikkat çekti, bu nedenle İsrail'de ölümler meydana geldiğini, Türkiye'de de bu balıktan yiyen kedilerde ölümler görüldüğünü belirtti.
Artık Türkiye sahillerini mesken tutan balon balıklarından ikisi de Muğla'nın Ortaca İlçesi Dalyan Beldesi'ndeki İztuzu koyunda Osman Özdemir isimli balıkçının ağına takıldı. Osman Özdemir, yakaladığı balıkları tanıyamadı.
Balıkları hayatında ilk kez gördüğünü belirten 28 yaşındaki balıkçı,“Büyüklerimizden duymuştum, tarif etmişlerdi. Ama ben yine tanıyamadım. Sordum, soruşturdum, ‘Yeme zehirlidir' dediler. Zaten bilmediğim balığı yemem. Ama başkalarının yemesinden ya da kedi köpeklerine vermesinden endişeleniyorum. Yetkililerden, bu balık hakkında kıyılarımızda yaşayanları, daha çok bilgilendirmesi, uyarmasını istiyorum” diye konuştu.
Muğla Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Avlama ve İşleme Teknolojisi Bölümü Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Mustafa Erdem, Kızıldeniz ve Hint Okyanusu'nda yaşadığı, “fugu” ve “kurbağa” balığı olarak da bilenen, artık Türkiye sahillerinde sık görülen balığın yenmesi halinde ölümlere yol açabileceğini kaydetti. Mustafa Erdem, etinin lezzetli olduğunu ifade ettiği balık hakkında şunları söyledi:
“Bu balık bizim denizlerimizin balığı değil. Su sıcaklığındaki artışla beraber, Süveyş Kanalı aracılığıyla Kızıldeniz'den geliyor. Göçmen balık familyasından olan bu tür balıklar çok güçlü oluyor, daha hızlı gelişip dalgalara ve akıntılara daha mukavemetli oluyorlar. Ağızlarında bulunan dişlerine dikkat edilmezse insanın parmağını dahi koparabilir. Safra kesesinde bulunan zehir tehlikeli. İyi temizlenmez ve sertifikalı aşçılar tarafından hazırlanmadan tüketildiğinde ölüme sebebiyet verebilir. Aslında eti lezzetlidir ve Japonya'da bolca tüketilmektedir.”
Erdem, balıktan olası zehirlenmenin kusma, şok ve ani felçle ortaya çıktığını sözlerine ekledi.
SİYANÜRDEN DAHA ZEHİRLİ
Kanada'da faaliyet gösteren bir ilaç firmasının bilim adamları, Aralık 2003'te, zehri usta aşçılar tarafından alınmasına rağmen Japon lokantalarında müşteriye imza karşılığı verildiğine ve siyanürden daha zehirli olduğuna dikkat çektiği balıkta bulunan Tetrodotoksin maddesinden, morfinden 3 bin 200 kat daha güçlü ‘Tectin’ isimli ilaç üreteceklerini duyurmuştu. Kanadalı bilim adamları, kanser hastalarının ağrılarını dindirmek ve uyuşturucu bağımlılarını bu alışkanlıktan kurtarmak amacıyla kullanılacağını söyledikleri ilacı, beş yıl içinde üreteceklerini ifade etmişti.
Hürriyet
Yorum