Kars-36

Kapat
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • orbay
    Senior Member
    • 11-02-2005
    • 5871

    Kars-36

    GENEL BİLGİLER

    Yüzölçümü: 18.557 km²

    Nüfus: 312.205(2007)

    İl Trafik No: 36

    Kars Doğu Anadolu da ülkemizin en doğusundaki ve aynı zamanda karasal iklim dolayısıyla da en soğuk illerinden birisidir. Ancak mekanın bu olumsuzluğu ilin sanayii gelişmesinde nispeten olumsuz olmuş olsa da il turizm potansiyeli açısından bölgenin başlıca illerinden birisidir.

    İl ülkemizin başlıca kış turizm merkezinden birisidir ve yapılacak yatırımlarla bu alanda daha da gelişebilir. Bunun yanı sıra kültür turizmi açısından da tarihin çok eski devirlerine uzanan antik kalıntıları ve ören yerleri ile önde gelen kültür turizmi açısından da Yontma Taş Çağından itibaren kesintisiz bir yerleşime sahne olan kent önde gelen kültür turizm merkezlerindendir.

    İLÇELER:

    Kars ilinin ilçeleri; Akkaya, Arpaçay, Digor, Kağızman, Sarıkamış, Selim ve Susuz'dur.

    COÐRAFYA

    Kars ili Doğu Anadolu Bölgesinin kuzeydoğu kesimlerinde yer almaktadır. Büyük bir plato özelliği gösteren il coğrafyasında genel olarak bitki örtüsü bozkır görünümündedir. Yalnız Sarıkamış ilçesinde çam ormanları bulunmaktadır.

    Kağızman ilçesinde bağ ve bahçecilik yapılmaktadır.

    Kars Doğu Anadolu Bölgesinin en soğuk bölgesinde yer alır. Bu nedenle karasal bir iklime sahiptir; kışları uzun ve sert, yazları ılımlı hatta serince geçer.

    TARİHÇE

    Araştırmalardan Kars tarihinin Cilalı Taş Devrine kadar indiği (M.Ö. 9000-8000) anlaşılmaktadır. Bölge daha sonraları Hurriler, Urartular, İskitler, Partlar, Sasaniler ve Bizanslıların hakimiyetine girer.

    1064 yılında Selçuklu Sultan Alpaslan, şehir ve civarını fethetmiş, böylelikle Türk kavimlerine Anadolu yolunu açmıştır.

    Şehir ve çevresinde Moğollar ve Akkoyunlular, Karakoyunlular gibi Türk devletleri hüküm sürmüş, 1514 yılında Yavuz Sultan Selim bölgeyi fethettikten sonra Osmanlı İmparatorluğuna katmıştır.

    NE YENİR?

    Kaşarı ve balının yanı sıra, Kars zengin ve renkli bir mutfağa sahiptir.

    Yöreye özgü belli başlı yemekler; umaç helvası, elma dolması, hörre (un) çorbası, evelik adlı bitkiden yapılan evelik aşı, ekmek üzerine kızgın yağ ve yoğurt dökülerek yapılan ekmek aşı, pişi, kuymak, hengel (mantı), yarma buğdaydan yapılan haşıl, bozbaş, kemikli ve parça etten yapılan ve bir çeşit çorba olan piti, sultani üzümle yapılan pilav ve Kars böreğidir.

    Kars'dan Yemek Tarifleri

    Hörre

    Malzemeler:

    2.5 yemek kaşığı tereyağı

    3 yemek kaşığı un

    5 su bardağı su

    1 tatlı kaşığı salça

    tuz ,karabiber

    Hazırlanışı: Bir tencerede 2 kaşık tereyağı ile un kavrulur. Rengi hafif pembeleşince yavaş yavaş su ilave edilir. Tuz ve karabiber ile tatlandırılır. Sürekli karıştırarak pişirilir. Diğer tarafta yarım kaşık tereyağında salça ezilerek kızdırılır. Bu çorbanın üzerine gezdirilir ve sıcak olarak servis edilir.
    NE ALINIR?

    Doğal boyalı pamuk, kıl, ipek ve yün iplikler kullanılarak yapılan, ilginç yöresel motiflerle bezeli Kars kilim ve halıları çok ünlüdür.

    Yöresel gümüş kemerler, başlıklar ve çeşitli gümüş takılar Kars'ın özgün hatıra eşyalarıdır. Kaz tüyünden yapılan kuştüyü yastıkları son derece sağlıklıdır. Ayrıca ünlü Kars kaşar peyniri ve balı çok lezzetlidir.

    YAPMADAN DÖNME

    Ani, Kars Kalesini görmeden,

    Müzeyi gezmeden,

    Çıldır Golünde sarıbalık yemeden,

    Bal, kaymak kaşar ve gravyer tatmadan,

    Kars Kafkas halısı almadan,

    Kafkas Halk Oyunları seyretmeden,

    Sarıkamış'ta kayak yapmadan...dönmeyin.

    NASIL GİDİLİR?

    Karayolu: Otobüs terminalinin kent merkezine uzaklığı 3 km.' dir. Kent merkezinden otogara firmaların servis aracı ve dolmuşlarla gidilmektedir.

    Otogar Tel: (+90-474) 223 33 33 - 223 29 55 - 212 77 77

    Havayolu: Kars Havalimanının kent merkezine uzaklığı 7 km.dir.

    Havalimanı Tel: (+90-474) 223 06 74

    Demiryolu: Tren istasyonunun kent merkezine uzaklığı 1 km'dir. Ulaşım taksi ve dolmuşlarla yapılmaktadır. Kars-Ankara-İstanbul demiryolu (Erzurum-Erzincan-Sivas-Kayseri üzerinden) bağlantıları mevcuttur.

    İstasyon Tel: (+90-474) 223 43 98 - 223 43 99

    TESCİL EDİLMİŞ TAŞINMAZ KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARI İLE SİT ALANLARI (AÐUSTOS 2005)

    Sit Alanları

    Arkeolojik Sit Alanı : 11

    Kentsel Sit Alanı :

    Doğal Sit Alanı : 1

    Tarihi Sit Alanı :

    Toplam : 12

    Kültür (Tekyapı Ölçeğinde) ve Tabiat Varlıkları : 392

    GENEL TOPLAM : 404

    İLETİŞİM BİLGİLERİ

    İl Kültür Müdürlüğü

    Tel: (+90-474) 212 46 16

    Faks: (+90-474) 212 46 23

    İl Turizm Müdürlüğü

    (+90-474) 212 68 63 - 212 68 64 - 212 68 65

    Turizm Danışma Müdürlüğü

    (+90-474) 212 68 17 - 212 68 75

    Kültür Merkezi

    Tiyatro, konferans gibi etkinliklere yönelik 350 kişilik Salon

    Yazışma Adresi: Cumhuriyet Mah. Şehit

    Yusufbey Cad. Lise Sok. No: 28 Kars

    Tel: (+90-474) 223 85 70

    Devlet Güzel Sanatlar Galerisi Müdürlüğü

    Tel: (+90-474) 223 52 47

    Faks: (+90-474) 223 33 11

    Önemli Telefonlar

    Valilik: (+90-474) 212 42 07

    Belediye: (+90-474) 223 65 60

    Hastane: (+90-474) 212 56 68 ( 5 Hat)

    Polis: (+90-474) 212 47 00

    Jandarma: (+90-474) 223 11 45

    Turizm Polisi: (+90-474) 212 47 00

    Gezilecek Yerleri

    Ani ( Ocaklı ): Ani Harabeleri Kars'a 48 km uzaklıktadır.Mevcut Ocaklı Köyü yakınında Türkiye-Ermenistan sınırına yakın Arpaçay nehri kenarında konumlanan kentin kuruluşu M.O. 350-300 yıllarına dayanmaktadır. Ani ülkemizi ziyaret eden turistlerin önemli uğrak merkezlerinden birisidir. Ani'de kent surları, Ortaçağ kiliseleri Selçuklu mimari eserleri görülmeye değerdir.

    Kaleler, Surlar

    Kars Kalesi: Merkez Kale veya İç Kale olarak da anılan Kars Kalesi 10. yüzyılda yapılmıştır. 1386'da Timur tarafından yerle bir edilmiş ve 1579'da yeniden yapılmıştır.

    Surlar: Kuzey surları ilk defa 972'de yapılmıştır. 977-990 yıllarında doğu surları eklenerek, güçlendirilmiştir.

    Kuzeyde yer alan üç giriş kapısı görülmeye değerdir.12. yy.da Selçuklular tarafından hastane olarak kullanılan Ejderha Kulesi Anadolu'nun en eski hastanelerindendir.

    KARS MÜZESİ VE TARİHÇESİ

    Kars geniş bir çevreye sahip olmanın yanında M.Ö. 25 bin yılından bu yana çeşitli millet ve medeniyetlerin kurulup yaşamasına ve gelişmesine sahip olmuş bir yer olması bakımından bir müzeye olan ihtiyacı gün geçtikçe daha da artmış bulunduğundan Cumhuriyet Dönemi ile birlikte bazı taş eserler bir kısım yerlerden toplanmaya başlanmış ve bunun neticesi olarak ilk defa bir müze Kars’ın eski vilayet konağının bir odasında zamanın halkevi Başkanı Dr. Budak Demiral ve Halk Eğitim Müdürü Hasan Kartari tarafından “Eski Eserleri Koruma ve Müze Memurluğu” adı altında 1959 yılında Kars Müzesi'nin çekirdeği oluşturularak kurulmuştur. Bu oldukça anlamlı teşebbüsle eski eser toplama çalışmaları giderek artmış ve toplanan eserler başlangıç olarak eldeki imkanlar dahilinde kayıtları yapılmaya başlanmıştır.

    1959 yılında kurulan müzeye gerek toplama gerekse satın alma yoluyla birçok eser kazandırılmış olup, bu işin sonucunda birçok eserler ortaya konulunca 20 Aralık 1964 tarihinde Kümbet Camii (Havariler Kilisesi) olarak bilinen yerde gerekli çalışmalar yapıldıktan sonra nihayet teşhir tanzim yapılarak sergileme yapan bir müze hüviyetine kavuşmuştur.

    Kars Müzesi yüklendiği bu görevi 24 Haziran 1969 yılından itibaren Müze Müdürlüğüne dönüştürülerek faaliyetlerini artırarak devam etmiştir.

    Kars’ın turizm potansiyeli müzemize bağlı Ani ören yerinin turizm potansiyeli ile başbaşa ve hatta kendisidir. Bunların yanında müzenin inkişafi 1965-1971 yıllarında Kağızman Camuşlu Yazılıkaya ve Kurban Ağa Mağarası'nda kazı ve araştırmayı yapan Prof. Dr. İ. Kılıç KÖKTEN’i müzemize kazandırmış olduğu eserlerle kendini tamamlamıştır. Gerek kazılar ve gerekse diğer yollar müzeye eser kazandırılması sonucunda Kümbet Cami'de faaliyetini sürdüren müzenin yeri kendisine yetmemeye başlamıştır.

    Bu dar imkanlarıyla kazılardan ve diğer yollardan müzeye gelen eserlerini halkımızın hizmetine sunan müzemiz, çevresine bir okul kadar her kademeden topluma hitap eden bir eğitimle kültür kuruluşu olmuştur.

    Müze binası olarak kullanılan ve Abbasi halifelerine tabi Bağaratlı Kralı 1. Abbas Takvar tarafından M.S 932-937 yıllarında 12 Havari adına yaptırılan ve zamanımızda Kümbet Camii olarak bilinen dört yapraklı yonca planında uzun kasnaklı ve külah biçiminde sona eren kubbe ile örtülü mekan, zamanla müzeye yetmediğinden bugünkü modern binanın yapılması planlanmıştır. 1971 yılında İstasyon Mahallesi, Cumhuriyet Caddesi, Taşlı Harman Mevkii ve gaz ambarının caddeye göre önde bulunan yerde, asıl imar planında Kaleiçi Mahallesi Müstakem Mevki'de Kars Çayı'nın kenarına kendine tahsis edilen 3200 m2 lik yerle takas edilen 4500 m2lik bu yerin mevcut işgal ettiği alan ancak 3100 m2 kadarlık bir alana temele atılarak 1978 yılında tamamlanmıştır. Bu zaman aralığında müze görevini, büro olarak 1877-78 Osmanlı - Rus Harbinin (93 Harbi) Komutanı Gazi Ahmet Muhtar Paşa’nın karargah binası olarak kullanıldığı binada, teşhir olarak da yine Kümbet Camideki yerde devam ettirmiştir.

    1978 yılında yeni Müze Binasına taşınma işlemleri başlanmış olup, 1979 yılından itibaren teşhir ve tanzim çalışmalarına da başlanarak 22 Nisan 1981 tarihinde yeni müze ziyaretçilerin hizmetine sunulmuştur.

    Bodrum katla beraber 3 (üç) kat ve 7 (yedi) ana bölümden meydana gelen Müze binasının hizmette kullanma açısından;

    Bodrum katta:

    a) Kalorifer Dairesi

    b) Depolar

    Zemin katta:

    a) Eski Eser Deposu

    b) Bürolar

    c) Arkeolojik Eser Salonu

    I. katta:

    a) Etnografik Sergi Salonu

    b) Lojman bölümlerinden oluşmaktadır

    Bunların dışında ana caddeye bakan tarafta bahçe teşhir ve tanzimi ile giriş bölümleri, kuzey tarafta bina duvarına bitişik vaziyette kendine ayrılmış özel ray sisteminin üzerinde; Doğunun Kurtarıcısı Büyük Asker Kazım Karabekir Paşa’ya 1921 Kars Antlaşması sırasında bir iyi niyet jesti olarak Ruslar tarafından hediye edilen tarihi "Beyaz Vagon" bulunmaktadır.

    Kars Müzesin'nde arkeolojik ve etnografik olmak üzere iki grup eser sergilenmektedir.

    Bölgemizde bol olan tarihi zenginliklerin ürünlerini sergilemiş olduğumuz arkeolojik eser salonunda 12 adeti büyük olmak kaydıyla duvar vitrinleri, 4 adeti orta vitrinleri ve 2 adeti de masa tipi vitrin diye adlandırdığımız toplam 18 adet vitrin bulunmaktadır.

    Arkeoloji bölümünde bulunan eserlerde genellikle Prehistorik Çağdan sırasıyla Kalkolitik, Eski Tunç, Urartular, Roma Çağı, Bizans Çağı, Selçuklular ve Osmanlılara aittir. Bunlar arasında; taştan tahıl öğütme değirmenleri, Opsidien kesici aletler, pişmiş toprak kap-kacaklar, kemik-cam, boncuk ve bronz olmak üzere çeşitli süs takıları, cam gözyaşı şişeleri, dinsel aletler, baltalar, mızraklar, ok uçları, mühürler, yün eğirme aletleri, kandiller, bronz iğneler, bronz makyaj aletleri ve geçmişten günümüze değin çeşitli cins ve devirlere ait para ve madalyonlar bulunmaktadır. Vitrinlerin dışında iki adet dört kanatlı ve kemer altı bölümünü meydana getiren yarım dairevi kısım mevcut olan Geç Hristiyanlık örneği ahşap kapı, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait çoğunluğu mimari yapıları olduğu sanılan yazılı kitabeler ile iki aslanı kollarının arasına almış vaziyette canlandırılmış Selçuklu Devrine ait taştan mitolojik tasvir bulunmaktadır.

    Arkeoloji salonu içerisinden bir merdivenle çıkılan Etnoğrafik eser salonunda 8 adeti büyük olmak üzere 16 adet duvar vitrini ve 2 adeti de masa vitrini olmak üzere 18 adet vitrin bulunmaktadır.

    Etnoğrafya bölümünde bulunan eserler genellikle; Kars ve çevresinden derlenmiş olan dokuma örneklerinden halı, kilim, heybe, at çulu, farma halı ve kilim yastık yüzleri, seccadeler ile bakır ve tunçtan mamül kazanlar, siniler, tepsiler, taslar, ibrikler, yamaklar, (küçük kazan veya yardımcı kap) debbeler (kavurma kabı), kevgir leğen, sahan, havan ve kaşıklar gibi mutfak eşyaları, altın ve gümüş işlemeli hançer, kama ve kılıç filintalar, çakmaklı ve toplu tabancalar, demir ve tunç baltalar ile barutluklar gibi silahlar, el ve matbu baskılı eski kitap fermanlar (vesika) gazeteler, çanta ve yazı takımı gibi yazılı basılı eserler, çadırların içinde bölmeler oluşturmak için çubuklar üzerine değişik renklerde iplikler sarılarak kilim gibi desenlendirilmiş çadır çıtı, yöreye ait kaftan, cepken, üç etek, bel kuşağı, baş örtüsü, göğüslük (tor) duluk ipi, saç bağı, şal kuşak ve çoraplar gibi günlük giysiler sanat tekniğinde gümüş işlemeli eyer takımı, deve çakları, ahşap baston, sopa ve gümüş kırbaç, fayton fenerleri,gümüş işlemeli saatler ve gümüş köstekleri, gümüş muskalıklar, gümüş tabakalar, gümüş kehrubar, oltu taşı, koka mercan, sedef olmak üzere tesbih ve ağızlıklar, nargile, şamdanlar, lambalar, semaverler, süt takımı, şekerlik, maşa, gümüş kemerler, gümüş bilezikler, tepelikler gerdanlıklar ve başlıklardan (Kofik) oluşmaktadır.

    Ayrıca vitrinlerin dışında üç yastık ve divan halısı ile hazırlanmış bir divan üzerinde dokuma aletlerinden terşi, kirman, ve çıkrık ile yarım dokunulmuş bir yöresel halı tezgahta takılı vaziyette ve halı dokumada kullanılan aletleri ile beraberinde etnografya salonumuzu süslemektedir.

    Bunların dışında müze bahçesindeki teşhirde çeşitli Türk boylarının Kars ve çevresinde kullanmış oldukları koç, koyun, kuzu ve at mezar taşları, ile Selçuklu ve Osmanlılara ait yazılı kitabeler ve mimari parçalar bulunmaktadır.

    İstasyon Mahallesi, Cumhuriyet Caddesi No:365

    Tel/Faks : (0474) 212 38 17

    Pazartesi dışında her gün 08.00-12.00/13.00-17.00 saatlerinde ziyarete açıktır.

    Plato ve Yaylalar

    Kars ili plato ve yaylalardan oluşmaktadır. Yayla Turizmi ve Çifttik Turizmi yönünden önemli bir potansiyele sahiptir.

    Kars - Sarıkamış

    Doğu Anadolu Bölgesinde, Kars-Sarıkamış ilçe merkezinin güneydoğusunda yer almaktadır. 2634 m yüksekliğindeki Kars'a 55 km. mesafede Sarıkamış İlçesinin içerisinde Çamurlu dağdadır. Çamlar arasındaki Sarıkamış kayak merkezi; kar kalitesi açısından önem kazanmıştır.

    Çamlar arasında toplam 12 kilometreyi bulan 5 etaplı piste sahip 2500 rakımlı Cıbıltepe'nin muhteşem bir doğal güzelliği vardır. Cıbıltepe'nin kristal karla kaplı olması ise onu kayakçılar açısından daha cazip hale getiriyor.

    Ulaşım: Sarıkamış Kayak Merkezi Kars hava alanına 50 km, şehir merkezine ise 60 km. uzaklıktadır. Kayak tesislerine en yakın havaalanından (Kars havaalanı 40 dakika ve Erzurum havaalanı 90 dakika) otobüsle ulaşmak mümkündür. Şehir merkezinden kayak tesislerine ulaşım özel araçlarla mümkündür.

    Coğrafya: Kayak alanı 2100 -2634 metre yükseklikleri arasında, sarıçam ormanları içerisinde yer almaktadır. Normal kış koşullarında 1.5 metre dolayında olan kar, kayak sporu için oldukça elverişli ve sadece Alplerde olan kristal kar özelliği göstermektedir. Sarıkamış'ta kayak için en uygun zaman 20 Aralık-20 Mart tarihleri arasıdır. Yörede karasal iklim hakimdir. Hakim rüzgar yönü güney-batı yönlerindedir.

    Sarıkamış ve çevresi; Alp disiplini, Kuzey disiplini ve Tur Kayağı etkinlikleri için çok uygun koşullara sahiptir.

    Konaklama ve Diğer Hizmetler: Kayak Merkezinde 2 si devlet konuk evi olmak üzere konaklama yerleri bulunmaktadır. Tesislerde kayak öğretmeni ve kiralık kayak malzemesi temini mümkündür. İlkyardım, güvenlik ve sağlık hizmetleri verilmektedir. Sarıkamış ilçesindeki konaklama yerleri ve hastanelerden istifade edilmektedir. Helikopter pisti olarak askeriye' den yararlanılmaktadır.

    Mekanik Tesisler ve Pistler: Sarıkamış Kayak Merkezinde 2 adet telesiyej, 1 adet teleski tesisi hizmet vermektedir. Sarıçam Kayak Tesisleri 2400 kişi/saat kapasiteli, diğer telesiyej ise 800 kişi/saat kapasitelidir. Ayrıca Sarıkamış'ta Cıbıltepe'ye Turizm Bakanlığı tarafında 2 adet 4'lü teleski yaptırılmıştır.

    Taşköprü:

    Sultan III. Murat tarafından 1579 yılında kentin onarımı sırasında yaptırılmıştır. İlk köprü yıkıldığından, eski ayaklar üzerine 1719'da bugünkü köprü inşa edilmiştir.

    Camiler ve Kiliseler

    Camiler
    Evliya Camisi ve Selçukluların Anadolu'da inşa ettikleri ilk cami olan Menuçehr Camisi ilin önemli camileridir.1579'da yaptırılan ilk cami yıkıldığından,17. yüzyılda toprak damlı olarak yeniden inşa edilmiştir. Avlusundaki türbeden dolayı bu adı almıştır.

    Abughamrent Gregor Kilisesi (Ani Harabeleri):
    Ani Harabelerinde, Ani Kralı ll. Gagik tarafından 998 yılında Gregor adına yaptırılmıştır.

    Arak' Eltos Kilisesi (Ani Harabeleri):
    Ani harabelerinde 1031 yılında inşa edilen kilise patrikhane olarak yapılmıştır. 1064 yılında Selçukluların Ani'yi ele geçirmeleri ile kervansaray haline getirilmiştir.

    Ebul Muammeral Cami (Boz Minare-Ani Harabeleri):
    Ani Kentinin orta kısmında yer alan cami, son Seddatlı Sultanı Şahan Şah tarafından yaptırılmıştır. Tahrip edilmiş olan caminin minaresi yana devrilmiş olarak durmaktadır.

    Güvercinli Kilise (Genç Kızlar Kilisesi-Ani Harabeleri):
    Ani Harabelerinde, XII. veya XIII. yüzyılda yapıldığı sanılan bu yapı, büyük surların dışında Arpaçay kenarında sarp bir kayalık üzerinde inşa edilmiştir.

    Havariler Kilisesi (Kümbet Cami-Merkez):
    Kars Kalesinin güney eteğinde Kaleiçi Mahallesinde yer alan kilise, günümüze kadar iyi korunmuştur. M.S. 932-937 yılları arasında Kars'ı başkent yapan Bağratlı Kralı Abbas tarafından yaptırılmıştır. Uzun süre kilise olarak kullanıldıktan sonra, yapı 1064 yılında Selçuklular tarafından camiye çevrilmiş, sonraki dönemlerde yine kilise olarak kullanılmıştır. 1878 yılında, Ruslar tarafından onarılmıştır. 1890 yılında kilisenin yanına inşa edilen çan kulesi 1918 yılında yıkılmıştır.

    Kemserakanlı Kilise (Ani Harabeleri):
    Ani Harabelerinde, 922 yılında inşa edilen bu kilisenin halen üzerinde ilkel insan motifleri bulunan tek duvarı kalmıştır.

    Keçel Kilisesi (Aziz Pirkitch Kilisesi-Ani Harabeleri):
    Ani Harabelerinde, 1034-1036 yıllarında Gregor'un torunu Abugremrizents Daklavini'nin oğlu tarafından yaptırılmıştır. 1173 yılında Papaz Tridot tarafından onarılmış, 1291 yılında ana yapıya bir çan kulesi eklenmiş, 1342 yılında kubbe onarılmıştır. Halen yıldırım çarpması sonucu bina yarı yarıya yıkık durumdadır.

    Menucehr Cami (Ani Harabeleri):
    Ani antik kenti içerisindedir. 1072 yılında Seddatoğulları'ndan Ebu Süca Manucehr tarafından yaptırılan cami, Selçukluların Anadolu'da inşa ettikleri ilk cami olarak dikkat çekmektedir.

    Tavanlarında mozaik görünümlü renkli taşlar ve zengin motifli geometrik süslemeleriyle, Anadolu Selçuklu eserlerinin en güzel örneklerindendir.

    Meryem Ana Katedrali (Fethiye Cami-Ani Harabeleri):
    Katedralin Ani Kent merkezinde yapımına 1010 yılında II. Sembat zamanında başlanılmış olup, I. Gagik döneminde bitirilmiştir. 1064 yılında Alpaslan'ın Aniyi fethiyle birlikte bir süre cami olarak kullanılmıştır. 1319 yılında depremden hasar görmüş ve Mimar Tiridot tarafından onarılmıştır. Halen bu yapı Ani'de bulunan en iyi korunmuş yapılar arasındadır.

    Şirli Kilise (Aziz Gregor Kilisesi-Ani Harabeleri):
    Ani Harabelerinde, 1215 yılında Şeddatlı Sultanlığı himayesindeki azınlıkların isteği üzerine Tigran tarafından yaptırılmıştır. Kubbesinin iç kısmındaki süslemelerle dikkat çeken ana yapının büyük kısmı tahrip olmuştur.

    Hamamlar

    Mazlumağa Hamamı: Taşköprü'nün solunda yer alan bu hamam 1579'da yapılmıştır.

    İlbeyoğlu Hamamı:
    Taşköprü'nün sağ tarafındadır. Bugün Muradiye Hamamı olarak tanınır. Kabartma ve süslemeleri 18. yüzyıl mimari özelliklerini taşır. Halen kullanılmaktadır.

    Kuş Gözlem Alanları

    Balık Gölü

    İl: Kars

    İlçeler: Kars Merkez

    Yüzölçümü: 3400

    Rakım: 2235 m

    Koruma: evet

    Başlıca Özellikleri: tatlısu gölü

    Kuş Türleri: 10 çift dikkuyrukla önemli kuş alanları statüsü kazanır.

    Kuyucuk Gölü

    İl: Kars

    İlçeler: Arpaçay

    Yüzölçümü: 219

    Rakım: 1627 m

    Koruma: evet

    Başlıca Özellikleri: tatlısu gölü

    Kuş Türleri: Dikkuyruk (2 çift).

    Saraylar

    Beylerbeyi Sarayı:
    Kale eteğindeki Saray, 1579'da Lala Mustafa Paşa tarafından yaptırılmıştır. İki katlı olan yapı 1828 yılına kadar Kars Hükümet Konağı olarak kullanılmıştır.

    Selçuk Sarayı:
    Ani ören yerinin kuzeybatı ucunda yer almakta olup, oldukça görkemlidir. Dış kapısında bulunan zengin mozaik şeklindeki taç kapısı geometrik motiflerle süslenmiştir.

    İçte muhtelif odalar, galeri, depolar ile çeşmesiyle büyük bir yapı kompleksi oluşturur.

    AÐRI İSHAK PAŞA SARAYI

    İshak Paşa Sarayı, saraydan öte bir külliyedir. İstanbul Topkapı Sarayı'ndan sonra son devirde yapılmış sarayların en ünlüsüdür.

    Doğubeyazıt İlçesi'nin 5 km. doğusunda, bir dağın yamacındaki tepe üzerine kurulan Saray, Osmanlı İmparatorluğu'nun Lale Devrindeki son büyük anıt yapısıdır. 18. yy. Osmanlı mimarisinin en belirgin ve seçkin örneklerinden olduğu kadar, sanat tarihi yönünden de değeri büyüktür. Sarayın Harem Dairesi Takkapı kitabesine göre yapılış tarihi Hicri 1199, Miladî 1784'tür.

    Saray binasının bulunduğu zemin vadi yakası olduğundan, kayalık ve sert bir yerdir. Eski Beyazıt şehrinin merkezinde olmasına rağmen, bu yapının üç tarafı (kuzey, batı, güney) dik ve meyillidir. Sadece doğu tarafında müsait bir düzlük vardır. Sarayın giriş kapısı buradadır. Aynı zamanda en dar cephesidir.

    Saray, kalelerin özelliğini kaybettiği; ateşli silahların bulunduğu bir çağda yapıldığından, doğu yönündeki tepelere karşı müdafaası zayıftır. Cümle kapısı müdafaa bakımından en zayıf noktasıdır. Cümle kapısı bölümü, İstanbul ve Anadolu'da kurulan saraylarınkinden farksız olup, taş işçiliği ve oymacılığı yönünden muntazamdır.

    Türklere özgü tarihi saray örnekleri bugün ülkemizde pek az sayıda kalmıştır. Bunlardan biri de İshak Paşa Sarayı ve Külliyesi'dir.

    İshak Paşa Sarayı şu mimari bölümlerden meydana gelir:

    1- Dış cephe,

    2- Birinci ve ikinci avlu,

    3- Selamlık dairesi,

    4- Cami binası,

    5- Aşevi (Darüzziyafe),

    6- Hamam,

    7- Harem dairesi odaları,

    8- Merasim ve eğlence salonu,

    9- Takkapılar,

    10- Cephanelik ve erzak odaları,

    11- Türbe binası,

    12- Fırın,

    13- Zindan,

    14- İç mimariden bazı bölümler (kapılar, pencereler, dolaplar, şerbetlikler, şömineler vs.)

    Saray Osmanlı, Fars ve Selçuklu uygarlığının mimari üslubunu bünyesinde toplayan bir özellik taşır. Cildıroğullarından II. İshak Paşa ile Çolak Abdi Paşa'ca 1685'te yaptırılan saraya, 1784'te son şekil verilmiştir. Yapı yaklaşık olarak 115x50 m. ölçülerinde bir alana kurulmuştur. Kesme taştan yapılan sarayın doğu cephesindeki portali kabartma ve süslemeleriyle Selçuklu sanatının özelliklerini yansıtır.

    Saray iki avlu ve bu avluda bulunan yapılar topluluğundan meydana gelmiştir. Birinci avludaki yapıların bazıları yıkılmıştır. Dört tarafı yapılarla çevrili ikinci avlu dikdörtgen planlıdır. Girişe göre sağ tarafta selamlık ve onun arkasında haremlik vardır. Bunların sonunda cami ve türbe bulunmaktadır. Türbe Selçuklu kümbet mimarisi üslubunda inşa edilmiştir. Saray bölümü iki kattan oluşmaktadır. 366 oda da bu iki kat içinde yer almaktadır. Her odada taştan yapılmış ocaklar vardır. Taş duvarlardaki boşluklar bütün yapının merkezi bir ısıtma sistemine sahip bulunduğunu göstermektedir. Divan salonu 20x3 m. boyutlarındadır. Duvarları ve tabanı taştandır. Duvarları Türk hat sanatının örnekleriyle, sülüsle yazılmış ayet ve beyitlerle süslüdür. Burada yer alan "İshak meram üzere kerem kıldı cihanı-Binyüzdoksandokuz buna oldu tarih" beytinden sarayın miladî 1784 yılında tamamlandığı anlaşılmaktadır. Sarayın ikinci avlusundaki türbe, kesme taştan yapılmıştır. Bu sekizgen türbe, Selçuklu türbe mimarisi geleneğinin tipik örneği olan kümbet şeklindedir ve iki katlıdır. Duvarları geometrik motiflerle süslüdür. Bu türbede Çolak Abdi Paşa, İshak Paşa ve yakınları yatmaktadır.

    İlçeleri

    Akyaka:
    İl merkezine 54 km. uzaklıkta olan Akyaka ilçesi sınırları içinde tarihi Ocaklı (Ani) kenti bulunmakta ve ziyaretçilerin ilgi odağı olmaktadır.

    Arpaçay:
    Doğusunda Ermenistan toprakları ve Akyaka İlçesi, Güneyinde Kars İli bulunmakta olup, Kuzeyinde Çıldır İlçesi ve Batısında da Susuz İlçesi toprakları ile çevrilidir.

    Digor:
    İl merkezine 42 km. uzaklıktadır. Ünlü Türk şairi Dede Korkut'un Digor'da yaşadığına inanılmaktadır. Çevrede Orta Çağdan kalma kiliseler bulunmaktadır. Bunların içinde Digor yakınlarında bulunan Beş Müzesi (Beş Kilise) ve Karabağ Köyü yakınlarında bulunan, iyi korunmuş Karabağ Müzesi'ne (Müren Kilisesi) araba ulaşımını takiben yürüyerek gidilebilir.

    Kağızman:
    İl merkezine 75 km. uzaklıktadır. Ayrıca Kağızman'ın kuzeyinde bulunan ve batıdan doğuya doğru akan Aras Nehri Kanyonu vahşi, doğal güzelliklerle doludur. Bu kanyondaki güzellikler, Kağızman ve Tuzluca yolu izlenerek görülebilir. Ayrıca Tunç Kaya (Keçivan) Kalesi, Köroğlu Kalesi ve Çengim Kilisesi gibi tarihi yapılar da mevcuttur.

    Sarıkamış:
    Kış sporları ve kış turizmi bakımından Türkiye'nin önemli merkezlerinden biri olan Sarıkamış, 2200-2900 m. yüksekliğinde bir plato üzerinde yer almaktadır.

    Doğal güzelliği ve modern kayak tesislerinin yanı başında açılmaya başlayan oteller Sarıkamış'ın önemli bir turizm merkezi olmasını sağlamaktadır. Sarıkamış'ta, en uygun kayak mevsimi 20 Aralık-20 Mart tarihleri arasındadır.

    Selim: İlçe Doğu Anadolu bölgesinin en yüksek yaylaları üzerinde yer alır.

    Susuz:
    İl merkezine 24 km uzaklıktaki ilçe yakınlarında yer alan Susuz Şelalesi, görülmeye değerdir. Ayrıca yine ilçe merkezi yakınlarındaki Susuz Kaplıcaları da romatizma hastalıklarına iyi gelmektedir.
  • orbay
    Senior Member
    • 11-02-2005
    • 5871

    #2
    Konu: Kars-36

    YouTube - KARS

    Yorum

    • orbay
      Senior Member
      • 11-02-2005
      • 5871

      #3
      Konu: Kars-36

      İlçelere göre şehir ve köy nüfusları

      Yorum

      İşlem Yapılıyor
      X