Manisa-45

Kapat
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • orbay
    Senior Member
    • 11-02-2005
    • 5871

    Manisa-45

    GENEL BİLGİLER

    Yüzölçümü: 13.810 km²

    Nüfus: 1.319.920 (2007)

    İl Trafik No: 45

    Batı Anadolu'da Spil Dağı ile Gediz Nehri arasında yer alan Manisa, Ege Bölgesinin ulaşım bakımından önemli bir noktasında bulunan zirai, ticari ve sanayi açıdan gelişmiş bir kentimizdir. Tarihi M.Ö. 3000 yıllarına inen ilde Hitit, Frig, Lidya, Makedon, Roma, Bizans, Beylikler ve Osmanlı uygarlıklarına ait izler bulunmaktadır. Tarih boyunca kültür ve sanatın yoğunlaştığı, ticaret yollarının geçtiği Manisa, kültürel ve doğal zenginlikleri ile ilgi çekici tatil olanakları sunmaktadır.

    İLÇELER

    Manisa ilinin ilçeleri; Ahmetli, Akhisar, Alaşehir, Demirci, Gölmarmara, Gördeş, Kırkağaç, Köprübaşı, Kula, Salihli, Sarıgöl, Saruhanlı, Selendi, Soma ve Turgutlu'dur.

    COÐRAFYA

    Ege Bölgesinde yer alan Manisa'nın önemli dağları Spil Dağı, Yamanlar Dağı, Yunt Dağı, Bozdağlar, Demirci Dağları, Çal Dağı ve Uysal Dağıdır. Gediz Vadisi ve diğer çöküntü ovalar dağlık kesimin ortasında yer almaktadır. En önemli akarsuları Gediz Nehri Bakırçay'dır.

    Ormanlar genelde 1000 m. üzerindeki yüksekliklerde topluluklar halinde bulunur. Manisa yaban hayatı yönünden zengindir.

    İlde ovalar ve vadilerde Akdeniz ikliminin karasal tipi, dağlık bölgeler ve platolarda ise İç Anadolu ikliminin karasal etkileri görülmektedir. Yazları sıcak ve kurak, kışları ise kıyı kuşağına oranla soğuk ve yağışlıdır.

    TARİHÇE

    Çeşitli kaynaklardan Manisa ve yöresinin tarihinin M.Ö. 3000 yıllarına kadar indiği, Tantalis ve Spylos Magnesiası gibi adlarla anılan yerleşimlere sahne olduğu bilinmektedir. Yörede çıkan buluntulardan ve yazılı kaynaklardan Manisa ve çevresinin Hitit, Aka, Frig, Lidya, Roma ve Bizans uygarlıklarına sahne olduğu anlaşılmaktadır. Daha sonra Saruhan ve Osmanlı egemenliğine girmiştir.

    NE YENİR

    Et ve süt ürünleri de ana besinler olmakla beraber, Manisa mutfağının temelini sebze ve meyveler oluşturmaktadır. Bazı yemeklerle pide ve börek gibi hamur işlerinde sebzeler ve değişik bitkilerin et ile birlikte kullanıldığı görülür. Yine de yöre mutfağında zeytinyağlıların yeri başkadır. Manisa kebabı, şevketi bostan, enginar dolması, semizotu, yalancı sarma, börülce tarator, sinkonta, simit ekmeği, mantar tatlısı, zerde yörenin sevilen yemek ve tatlılarıdır.

    NE ALINIR

    Manisa’nın ünlü Mesir Macununu yıl boyu bulmak mümkündür.Bunun yanı sıra Yunt Dağı, Kula, Gördes ve Demirci halıları ile ün yapmış Manisa'da, geleneksel el dokuması halılar, altın ve gümüş takılar, pamuklu iç ve dış giyim eşyaları ziyaretçiler tarafından büyük ilgi gören eşyalardır. Ayrıca bakır, gümüş, pirinç, tahta oyma gibi hediyelik eşyalar ve şile bezi, bürümcük giysiler ile çeşitli oyalar satın alınabilir.

    YAPMADAN DÖNME

    Manisa Kebabı yemeden,

    Mesir Macunu almadan,

    Sart antik kentini, Kybele kabartmasını, Niobe kayasını görmeden,

    Manisa Müzesi ve Muradiye Camiini gezmeden,

    Yöresel halıları (Yunt Dağı,Kula,Gördes,Demirci) görmeden

    ...Dönmeyin.

    NASIL GİDİLİR

    Karayolu: Otobüs Terminali, kent merkezine 600 - 700 m. uzaklıktadır.

    Otogar Tel : (+90-236) 231 15 04

    Demiryolu: Tren İstasyonu, kent merkezine 600 - 700 m. uzaklıktadır. Manisa-Ankara, Manisa-İzmir, Manisa-Bandırma demiryolu bağlantıları mevcuttur.

    İstasyon Tel : (+90-236) 231 16 96

    TESCİL EDİLMİŞ TAŞINMAZ KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARI İLE SİT ALANLARI (AÐUSTOS 2005)

    Sit Alanları

    Arkeolojik Sit Alanı : 101

    Kentsel Sit Alanı : 4

    Doğal Sit Alanı : 14

    Tarihi Sit Alanı : 3

    Diğer Sit Alanları

    Tarihi ve Doğal Sit : 1

    Toplam : 123

    Kültür (Tekyapı Ölçeğinde) ve Tabiat Varlıkları : 1289

    GENEL TOPLAM : 1412

    İLETİŞİM BİLGİLERİ

    Valilik: (+90-236) 231 57 89 - 231 37 27

    Belediye: (+90-236) 231 45 80

    Hastane: (+90-236) 231 45 96

    Polis: (+90-236) 231 46 01 - 231 45 38 - 231 45 39

    Jandarma: (+90-236) 231 52 72 - 231 99 48

    İl Turizm Müdürlüğü: (+90-236)231 25 41 - 232 33 47

    İl Kültür Müdürlüğü: (+90-236) 231 25 31

    Salihli Kültür Merkezi: (+90-236) 713 19 90

    Devlet Güzel Sanatlar Galerisi Müdürlüğü: (+90-236) 231 55 68

    Gezilecek Yerler

    Bedestenler

    Rum Mehmet Paşa Bedesteni, Kurşunlu Han (1488), Yeni Han (19.yy.), Çukur Hamam, Dere Hamamı, Gülgün Hatun (Dere) Hamamı (14. yy.), Karaköy Hamamı, Hüsrev Ağa Hamamı, Alaca Hamam (15.yy.), Cumhuriyet Hamamı (16. yy.)

    Manisa - Spil Dağı Milli Parkı

    Yeri: Manisa ili

    Ulaşım: Ege Bölgesinde Manisa ilinin yamaçlarına yaslandığı Spil Dağı üzerinde yer alan Milli Park Manisa'dan 24 km.lik bir karayolu ile ulaşılmaktadır.

    Özelliği: Kanyon vadiler, inler, mağaralar, dolinler ve lapyalar gibi karstik oluşumları jeolojik yapısından kaynaklanan ilgi çekeci yer şekilleridir.

    Çam, ardıç, kavak, ceviz, kızılağaç, karaağaç, meşe ağaçlarından meydana gelen bölgenin zengin bitki türleri yanında, Milli Parkta bilimsel araştırmalarla belirlenen 20'den fazla endemik bitki türü bulunmaktadır. Osmanlı İmparatorluğu'nun bir devrine adını veren ve Avrupa Ülkelerine de götürülen Manisa laleleri de Milli Parkta tabii olarak yetişmektedir.

    Ayı, karaca, kurt, çakal, domuz, tilki, sansar, porsuk, dağ keçisi, akbaba, kartal ve sülün yörede yaşayan yaban hayvanlarıdır.

    Milli Parkın tarihi ve mitolojik yönü de zengindir. Mitolojiye göre Spil Dağına adını veren zaman tanrısı Kronos'un karısı Kybele (Sipylena)'dir. Kybele bütün tanrıların, tanrıçaların olduğu gibi bitkilerin,hayvanların ve insanların bereket tanrıçasıdır. Akpınar mevkiinde kaya üzerinde oturmuş röliefi vardır. Bir diğer kaynağa göre de Frikya Kralı Menos 'un kızı Spilos 'un bu dağa atılarak vahşi hayvanlar tarafından büyütülmesinden dolayı dağa Spilos adı verilmiştir. Lidya Kralı Tantalos kale yaptırmış ,kalenin bitmesi şerefine verdiği ziyafette oğlu Pelops'u doğrayıp tanrılara sunduğu için onlar tarafından cezalandırılmıştır. "Ağlayan Kaya" olarak bilinen yer ise mitolojiye göre 14 çocuğunun tanrıça Leto’nun çocukları Apollon ve Artemis tarafından öldürülmesi sonucu, çocuklarının ardından ağlayan Niobe'ye aittir.

    Arazinin jeomorfolojik yapısı dağcılık tracking ve atıcılık sporlarına uygundur. Ataalanı mevkiinde halkın kamp ve günübirlik rekreasyon ihtiyaçları karşılanabilir.

    Görülebilecek Yerler: "Ağlayan Kaya" adıyla bilinen yer görülmeye değer güzelliktedir. ('Mitoloji de bu kaya 14 çocuğunun öldürülmesi ile ardından ağlayan Niobe'ye aittir.)

    Milli Parkın Dulkadın mevkiinde mağaralar eskiden yerleşim birimi olarak kullanılmıştır, Buraya ait bazı buluntular Manisa Müzesinde sergilenmektedir.

    Milli Parkın doğusunda 600 metre yükseklikte bulunan ve içi tamamen sülüklerle dolu olan "Sülüklü Göl" kalker bazı erimesi ile meydana gelmiş bir dolin gölüdür. Yine suların kalker serilelinin altını eritip oymaları ile çok sayıda inler oluşmuş bunların en büyüğü "Paşaini"dir. Parkın yakınında sıcaklığı en az 21 dereceye kadar yükselen ılıca mevcuttur.

    Mevcut Hizmetler ve Konaklama: Park bölge halkının rekreasyon ihtiyacını gidermektedir. Arazinin jeomorfolojik yapısı dağcılık sporuna uygundur. Aynı zamanda track ve atıcılık sporları da yapılmaktadır. Milli Parkın Ataalanı mevkiinde düzenlenen günübirlik ve kamp alanı bölge halkının yaz-kış rekreasyon ihtiyacını büyük ölçüde karşılamaktadır. Kır gazinosu ve bunglowlar mevcut hizmetler içindedir.

    Dağ dinlenme evlerinde önceden rezervasyon yapmak suretiyle konaklamak mümkündür. Rezervasyon için Spil Milli Park Başmühendisliği Tel: 0 236 237 10 63-65

    Yaylalar

    Spil Dağı'nın kuzeyinde yer alan Sultan Yaylası (Kiraz Yaylası) gözde yaylalardan biridir. 1200 metre yüksekliğindeki Atalanı Yaylasında ise Spil Milli Park Başmühendisliğinin yönetimindeki kamp alanında gerek mevcut dağ evlerinden kiralamak suretiyle, gerekse de ziyaretçilerin kendi karavan ve çadırlarını kullanmak suretiyle konaklamaları mümkündür.

    Bundan başka Manisa Keçiliköy Manastır Yaylası ile Turgutlu Ovacık Yaylası, yayla turizminin gelişebileceği potansiyel alanlardır.

    Camiler,Kiliseler,Sinegoglar

    İlin önemli camileri merkezde 14.yy'a tarihlenen Ulu Cami, Kanuni Sultan Süleyman'ın eşi Hafsa Sultan adına yapılan Sultan Camii ve projesi Mimar Sinan'a ait Muradiye Camii ve Akhisar ilçesindeki Ulu Cami sayılabilir. 1490 tarihinde II. Bayazıt'ın eşi Hüsnü Şah Sultan tarafından yaptırılan Hatuniye Külliyesi görülmeye değerdir.

    Manisa' da yer alan türbeler; Saruhan Bey Türbesi, Yedi Kızlar Türbesi, Yirmi İki Sultanlar Türbesi, Süleyman Şah Türbesi ve Emre Sultan Türbesidir.

    Hatuniye Külliyesi (Merkez):
    Sultan II. Bayezıt'ın ve şehzade Şehenşah'ın annesi olan Hüsni Şah Hatun tarafından 1490 yılında yaptırılan cami ile, caminin avlusunun kuzey ve batı yönlerini çevreleyen medrese, imaret ve bir sübyan mektebinden meydana gelmiştir.

    Muradiye Cami ve Külliyesi (Merkez):
    XVI. yy. Osmanlı mimarisinin en muhteşem eserlerinden biri olan Muradiye Külliyesi; cami, medrese, imaret, dükkanlar ve XIX. yy.da inşa edilen bir kütüphaneden meydana gelmiştir. Cami, Sultan III. Murat'ın şehzadeliği döneminde 1583-1588 yılları arasında yaptırılmıştır. Caminin ve külliyenin planları muhtemelen Mimar Sinan tarafından yapılmış fakat inşa çalışmaları Mimar Mahmut Ağa ve onun ölümünden sonra Mimar Mehmet Ağa tarafından yürütülmüştür. Caminin ön cephesi çok etkileyicidir. Kuzey cephesinin iki ucunda birer şerefeli iki minare bulunmaktadır.

    Philadelphia Kilisesi (Alaşehir):
    Himayei Etfal Mahallesinde bir evin arkasında bulunan duvar kalıntılarının İncil'de adı geçen 7 kiliseden Philadelphia'ya ait olduğu sanılmaktadır. Bu kilisenin adı "Kardeşçe Sevgi" ve "Açık Kapı" anlamına gelmektedir.

    Sardis (Sard) Kilisesi (Salihli):
    Sard'da Artemis Tapınağı'nın yanında tuğla ve küçük taşlardan örülmüş bir kilise mevcuttur. İncil'de adı geçen 7 kiliseden birisi olan bu kilisenin adı "Baki Kalan" ve "Benimle Yürü" anlamlarına gelmektedir.

    Sardis (Sard) Sinagogu(Salihli):
    Lidya Krallığı'nın merkezi Sardis'te arkeolojik kazılar sonucu 1962'de bulunmuş olan Sardis Sinagogu 120 m uzunluğunda 18 m eninde ve yaklaşık 1000 kişi kapasiteli görkemli bir yapıdır. Restore edilerek ziyarete açılan bu antik sinagogun M.Ö. IV- II. yüzyıla ait olup bir deprem sonucu yıkıldıktan sonra M.S. ilk yüzyılda tekrar inşa edildiği saptanmıştır. Ege Bölgesi'nde Musevi yaşamının en görkemli delilidir. Sinagoga varmak üzere geçilen mermer yolun iki tarafında bulunan dükkanlar, üzerindeki işaretlerden de anlaşıldığı gibi, dönemin zengin Musevi tüccarlarına aittir.

    Sultan Cami ve Külliyesi (Merkez): Külliye; cami, medrese, sübyan mektebi, imaret vb. yapılardan oluşmakta olup, 1522 yılında Mimar Acem Ali tarafından yapılmıştır.

    Her yıl Nisan ayında (Nevruz günü) yapılan Mesir şenliklerinde, mesir macunu bu caminin minaresinden halka atıldığından "Mesir Cami" olarak da tanınır.

    Thyatira (Akhisar):
    Bugün şehir içinde tuğla kalıntılarının bulunduğu yerde eskiden kilise olduğu anlaşılmaktadır. İncil'de adı geçen 7 kiliseden birisi olan bu kilisenin "Devamlı Kurban" ve "Sıkı Tutan" gibi anlamları vardır.

    Ulu Cami ve Külliyesi (Merkez):
    Cami, ona bitişik olan medrese ve türbe bölümleri ile binanın kuzeydoğusunda bulunan bir hamamdan meydana gelen külliye, surların önündeki yamaca şehre hakim bir şekilde yapılmıştır. İshak Çelebi tarafından 1376 tarihinde yaptırılan cami, Anadolu Türk Beylikleri Dönemi'nin en önemli ve ilgi çekici planına sahiptir. Beylikler Devri Türk ahşap oymacılığının şaheserlerindendir.

    İvaz Paşa Cami (Merkez): İvaz Paşa tarafından 1484 yılında yaptırılmıştır.

    Kaplıcalar

    Emir Kaplıcaları

    Manisa'ya 130 km, Kula'ya 20 km uzaklıktadır. Romatizma ve cilt hastalıklarına iyi gelen kaplıca sularının, az miktarda içildiğinde sindirimi kolaylaştırdığı ve karaciğere yararlı olduğu söylenmektedir.

    Kurşunlu Kaplıcaları

    Salihli'nin 5 km. kadar güneybatısında, Manisa'ya 71 km. uzaklıkta olan kaplıca romatizma, solunum yolları hastalıkları, cilt ve kadın hastalıkları ile nevralji tedavisinde kullanılmaktadır.

    Yeri: Salihli belediye sınırları içerisinde yer alır.

    Ulaşım: Salihli ilçe merkezine 6 km. uzaklıktadır.

    Suyun Isısı: 52oC

    PH Değeri: 5,8

    Özellikleri: Bikarbonatlı, Sülfatlı, Kalsiyumlu, Kükürtlü-Hidrojenli, Karbondioksitli bir bileşime sahiptir.

    Yararlanma Şekilleri: İçme ve banyo kürleri

    Tedavi Ettiği Hastalıklar: Romatizma, deri solunum yolu, kadın, sinirsel hastalıklar, ameliyat sonrası, eklem ve kireçlenme gibi hastalıklara olumlu etki yapar.

    Konaklama Tesisleri: 70 odalı, 210 yataklı konaklama tesisleri hizmet vermektedir.

    Saraycık Kaplıcaları

    Manisa'ya 124 km, Demirci'ye 53 km. uzaklıkta olan kaplıcalar romatizma, cilt ve kadın hastalıklarının tedavisinde kullanılmaktadır.

    Sart Kaplıcaları (Çamur Hamamı)

    Manisa'ya 68 km, Salihli'ye 11 km uzaklıktaki bu kaplıcalar romatizma, nevralji, kadın hastalıkları ve cilt hastalıklarının tedavisinde yararlı olmaktadır.

    Urganlı Kaplıcaları

    Manisa'ya 55 km. Turgutlu'ya 17 km. uzaklıkta olan kaplıcanın sularından hem kaplıca hem de içmece olarak yararlanılmaktadır. Kaplıca olarak romatizma, kireçlenme, siyatik, egzama, hemoroit, cilt, sinir ve kadın hastalıklarına; içmece olarak da mide, bağırsak ve böbrek hastalıklarına iyi gelmektedir.

    Kuş Gözlem Alanları

    Demirköprü Barajı

    İl: Manisa

    İlçeler: Demirci, Körübaşı, Salihli

    Yüzölçümü: 5060

    Rakım: 244 m

    Koruma: Yok

    Başlıca Özellikleri: baraj gölü

    Kuş Türleri: sakallı akbaba (1 çift), kara akbaba (2 çift) ve kaya kartalı (2 çift) üremektedir.

    Marmara Gölü

    İl: Manisa

    İlçeler: Salihli, Gölmarmara

    Yüzölçümü: 6800

    Rakım: 79 m

    Koruma: Yok

    Başlıca Özellikleri: tatlısu gölü, bataklık

    Kuş Türleri: Küçük balaban (30 çift), alaca balıkçıl (200 çift), pasbaş patka (15 çift), mahmuzlu kızkuşu (10 çift) ve bıyıklı sumru (100 çift) ürer. Özellikle kışın, küçük karabatak (maks.100), tepeli pelikan (maks. 73), büyük ak balıkçıl (maks. 428),angıt (maks. 860), dikkuyruk (maks. 120) ve kılıçgaga (maks. 1402) gibi çok sayıda sukuşu bulunur (maks 45.278).

    Müzeler

    Aigai

    Manisa İli'nin batısında, Yunt Dağları yöresinde, Köseler Köyü sınırları içinde, dağlık arazide kurulmuş olan Aigai Kenti, Herodotos'un bahsettiği 12 Aiol kentinden biridir.

    Arkeolojik verilere göre tarihi Arkaik Döneme (6.ve 7.yüzyıl) kadar uzanan kent, Hellenistik Dönemde önemli bir merkez haline gelmiştir. Bu dönemde birçok yeni yapı inşa edilmiş ve kentin yayılım alanı genişlemiştir. 17 yılındaki deprem sırasında oldukça zarar gören kent, İmparator Tiberius Döneminde yeniden inşa edilmiştir.

    Aigai kenti'nin kalıntılarının bulunduğu alan, yörede Nemrutkale olarak anılmaktadır. Kentin surları, arazinin durumuna göre inşa edilmiştir. Surlar içinde doğuda, önü stoalı, üç katlı agora yapısı ve bu yapıyı taşıyan görkemli istinat duvarları; agoranın kuzeyinde bouleuterion; güneyde teras duvarlı stadion; batıda tiyatro; tiyatronun batısında Demeter tapınağı; kuzeyinde peripteros planlı başka bir tapınağın kalıntıları mevcuttur.

    Kentin yaklaşık 6-7 km. doğusunda, Kocadere yatağında da Apollon tapınağı kalıntıları bulunmaktadır.

    Kentte henüz kazı yapılmamıştır.

    Artemis Tapınağı

    Hellenistik Dönemde yapımına başlanan tapınak, muhtemelen eski bir Kybele kültünün kutsal alanında yer almaktaydı. Tapınak İon tarzında olup, pseudodipteros planlıdır. Başlangıçta Artemis adına yapılmıştır. Daha sonraki dönemlerde tapınağın cellası dört bölüme ayrılmış, bu bölümlerde Artemis, Zeus Polieus, Roma İmparatoru Antoninus Pius ve karısı Faustina'ya ait heykel başları bulunmuştur. M.S. 17 yılındaki depremde yıkılan tapınak, İmparator Tiberius zamanında eski plana göre tekrar inşa edilmiştir. 4.yüzyılda tapınağın güneydoğu köşesine bir şapel eklenmiştir.
  • orbay
    Senior Member
    • 11-02-2005
    • 5871

    #2
    Konu: Manisa-45

    Hamam-Gymnasion Kompleksi

    Antik kentin merkezi bir kesiminde bulunan yapının planı, "İmparatorluk tipi" denilen bir gruba girmektedir. Bu tipin özelliği, oda ve salonların düz bir eksen üzerinde simetrik olarak yerleşmiş olması ve merkezde tek bir halvette birleşmesidir.

    Hamam-gymnasion kompleksinin doğu yarısını kaplayan sütunlarla çevrili palaestra (kare avlu), spor etkinlikleri için, bu mekânın batısındaki tonozlu salonlar ise hamam olarak kullanılmaktaydı. Palaestradan hamam bölümüne geçişi sağlayan iki katlı ve sütunlu mekân, mermer avlu olarak adlandırılmaktadır.

    2. yüzyılın ortalarında tamamlandığı düşünülen yapı, farklı dönemlerde birçok onarım geçirmiştir.

    MANİSA MÜZESİ

    Antik çağlardan beri Sypylos adıyla bilinen dağın kuzey eteklerinde kurulup gelişen Manisa (Magnesia Ad Sipylus) kenti, yaşamını günümüze dek kesintisiz sürdürebilmiş yerleşim yerlerinden biridir. Homeros'a göre Troya Savaşı'na katılan Teselya'lı Magnetler tarafından kurulan ve özellikle İ.Ö. VII-VI. yüzyıllarda Lydia'lılar döneminde bir uygarlık ve kültür beşiği olan Manisa ve yöresi Roma ve Bizans imparatorlukları döneminin de önemli kentlerinden biridir. 1313 yılında Saruhanbey'in kurduğu Saruhanoğulları Beyliği'nin başkenti, Osmanlılar Döneminin şehzadeler kenti olan Manisa; Cumhuriyet Döneminde dinî, kültürel ve mimarî çehresini değiştirmiş, bugün Cumhuriyet Döneminin modern bir kenti olmuştur.

    Yüzyıllar boyunca yöre halkının yaşam biçimlerini, üretim güçlerini, inanç ve zevklerini gösteren belgelerin toplanarak korunması, değerlendirilmesi ve sergilenmesi yoluyla geçmişe vefa borcunu ödemeye çalışan Manisalılar, Manisa il sınırları içinde bulunan taşınabilir kültürel varlıklarını Manisa'ya getirerek depolamış ve ilk kez 29 Ekim 1937 günü zamanın valisi Murat Germen'nin de katıldığı bir törenle müze olarak düzenlenen Muradiye Külliyesinin medrese bölümünde teşhire sunmuşlardır.

    Kareye yakın dikdörtgen planlı bir iç avlunun etrafını çeviren kubbeli revak ve odalardan oluşan Mimar Sinan'ın medresesi, günden güne sayıları artan eserleri depolayacak ve sergileyecek mekânlar bakımından yetersiz kalınca medresenin doğusunda farklı açıdaki bir eksen üzerine konulmuş olan daha büyük hacimdeki imarethane, 1972 yılında müzenin arkeoloji ****iyonu olarak düzenlenmiştir.

    Müzenin arkeoloji ****iyonunda korunmakta ve teşhir edilmekte olan kültür varlıkları özellikle Lydia bölgesinde yaşayan halkların kültür karakterini ve yaşam biçimlerini yansıtması bakımından önemlidir.

    ****iyondaki eserlerin tamamı Lydia bölgesi höyük yerleşmeleri ile, Sardis "Salihli", Philadelphia "Alaşehir", Thyateira "Akhisar", Julia-Gordos "Gördes", Saittai "Demirci", Apollonis "Mecidiye-Akhisar", Magnesia Ad Sipylus "Manisa", Stratonikeia-Hadrianopolis "Siledik-Kırkağaç", Nakrasa "Bakır-Kırkağaç", Attalia "Selçikli-Akhisar", Daldis "Kemer-Salihli", Tabala "Yurtbaşı-Kula", Aigai "Manisa", Kharakipolis "Çağlayan-Gördes", Maioneia "Menye-Kula" vs. gibi antik şehirlerden gelmiştir.

    Bu koleksiyondaki yörenin zengin kültürünü Tunç Çağından başlayarak Bizans Devrinin sonuna kadar kesintisiz izlemek mümkündür.

    İmarethanenin revakları altında; Anadolu'da ilk çağlardan beri tapılan Bereket Tanrıçası Kybele ve Athena, Dionysos, Hermes gibi tanrıların kült heykelleri ile portre özelliği gösteren Roma Devri heykel ve büstleri sergilenmektedir

    Bizans eserleri arasında Meryem-İsa, meleklerden Cebrail ve Mikail'in mermer rölyefi, Sardis'teki tonozlu mezardan getirilmiş tavus kuşlu mezar freski, gümüş incil muhafazası ve çeşitli Hıristiyanlık sembolleri ile değişik tür kandiller, devrinin özelliklerini en iyi şekilde yansıtır bir düzenleme içinde sergilenmiştir.

    Müzedeki sikke kolleksiyonunda; bölgemizde ve özellikle Sardis'te en eski devirlerden itibaren basılan ve Osmanlı Devri sonuna kadar uzanan döneme ait sikkeleri kronolojik bir sıra içinde bulabilir; Prehistorik, Arkaik, Klasik, Hellenistik, Roma ve Bizans dönemlerinin kültürlerine ait küçük buluntuların birer örneği olan altın diadem, yüzük, küpe, bilezik, gümüş kâse ve kepçeler, bronz figürinler fildişi saç tokalarının her çeşidini görebiliriz
    Türkiye'de ve dünya müzeleri arasında ilmi açıdan önemli bir yer tutan ve Sardis Salonu diye isimlendirilen müzenin en büyük salonu, 1957 yılından bu yana yapılagelen Sardis kazılarından edinilen eserlere ayrılmıştır. Bu salonda İ.Ö. VII. yüzyıldan itibaren güçlü bir biçimde devletleşmiş Lydia'lıların eserlerini, erken Lydia Sardis'inden geç devir Sardis'ine kadar geçen süreç içindeki kültür alışverişlerini tamamlamış olarak bulabiliriz. Burada Sardis tanrıları, Sardis içki ve mutfak kapları, ritüel yemeklerinin maddî verileri, çeşitli takıların kalıpları ile ünlü Sardis yöneticilerinin evlerine ait taban mozaikleri ve İ.Ö. VI. yüzyılın ortalarında Sardis'te Perslerle yapılan savaşta kullanılmış bronz miğfer ve çeşitli silahlar bulunmaktadır. Aynı zamanda geç devir Sardis'inde sinagog'ta kullanılmış krater ve çiftli arslanlar orijinaline uygun kompozisyonlar içinde halka sunulmuştur

    Müzenin heykel salonunda; sinagog mozaiklerinin yanı sıra Aphrodite, genç kız, genç atlet heykelleri, döneminde yararlılık göstermiş ve şehir meclisleri tarafından onurlandırılmış kadın ve erkeklere ait büyük boy heykeller ve mitolojide önemli yer tutan öykülere ait kompozisyonların yontuları sergilenmektedir.

    İ.Ö. 25000 yıl önce bölgede yaşayan homo sapiens türü insana ait fosil ayak izlerinden başlayan belgelerin sergilendiği diğer bir salonda ise, bölgenin prehistorik yerleşmelerinden gelen ve Tunç Çağı ölü gömme kültürünün en güzel örnekleri olarak bilinen gaga ağızlı ve üç ayaklı seramik kaplar ve rytonlar ile bölgenin erken çağlardaki ibadet biçimlerini ve tanrı fikirlerini yansıtan mermerden yapılmış idollerin türlü versiyonlarını, Miken Devrini temsil eden önemli bir grup (psykter, amphora, kyliks, değişik bronzdan silahlar) oluşturan eserler ve Klozomenai kentine ait pişmiş toprak lahitleri ve küçük buluntuları görmek mümkündür.

    Manisa Müzesi'nin iç ve dış avlularında sergilenen yazıt ve stellerin sayıca bolluğu; bölgenin zengin epigrafik belgelere sahip olması en etkin sebep olmakla beraber müze çalışanlarının yanı sıra, bilim adamlarının ve halkın yazılı belgelere gösterdikleri ilginin ifadesini de taşımaktadır. Manisa ve civarında yapılmış yüzey araştırmalarında ve kazılarda elde edilen yazıtlar incelenerek müzeye taşınmış ve konuları hakkında makaleler yazılmıştır. Bu yazıtlarda Lydia'nın antik devirdeki kültürel tarihini ve sosyo-ekonomik yapısını, vatanına hizmetleri geçen bireylerin nasıl onurlandırıldığını, imparator ve kralların genelgelerini, Roma Devrinde şehirler arasındaki mesafeleri gösteren mil taşlarını, Roma ve Bizans dönemlerinin dinsel içerikli ifadelerini bulabiliriz.

    Muradiye Külliyesi'nin medrese kısmı, günümüzde Anadolu Türk sanatından örneklerin sergilendiği bir ****iyon olarak düzenlenmiştir. Saruhanlılar, Osmanlılar ve Cumhuriyet dönemlerine ait askerî, dinî ve sivil hayatta kullanılan eşyanın sergilendiği ****iyondaki en erken tarihli eser Manisa Ulu Camii'nin minberine ait ahşap kapı kanatlarıdır. Kündekarî (geçme) tekniği ile ceviz ağacından yapılmış kapı kanatlarındaki ahşap oyma ve fildişi kakma sanatının mükemmelliği yanında, "Yusufoğlu Fakih"in desenlerine göre Daki Oğlu Mehmet'in yaptığına dair bir kitabenin de yer alması esere tarihî bir belge olma niteliğini de kazandırmaktadır. Anadolu Türk sanatında özellikle XVI. yüzyılda zirveye ulaşan çini sanatından örneklerin, sırmalı simli kumaş işlemeciliğinden parçaların, XVII-XVIII. yüzyıllara ait yazma eser ve yazı aletlerinin yer aldığı vitrinler , ziyaretçilerin ilgisini en çok çeken birer sergidir. 1965 yılında Topkapı Sarayı Müzesi'nden naklen gelen eserler de XIX. yüzyıl saray yaşamına ilişkin bilgi vermeleri bakımından önem taşır. Bunlar arasında sultanın huzuruna çıkan herkesin el etek öpemeyeceği, fakat tahtın kenarlarından sarkan "taht kuşakları"nın öpülebileceğini gösteren atlas kuşaklar ile Türk dokuma sanatının özgün örneklerinden bir kumaşın dikimi ile bütün vücudu içine alan sultanın tıraş önlüğü; altın sırma işlemeli hamam havluları; her yıl hac mevsimi öncesinde Kabe'nin bakım ve onarımında harcanacak paraların toplandığı "surre kesesi" izleyenlerin dikkatini çekmektedir. File örgülü çelik zırh, altın desenli miğfer ve dizlik, gergedan derisinden kalkan, okçuluğa ait yay, yüksük, bileklik ile sedef-kemik kakma süslemeli tüfeklerle savaş edevatının yanı sıra her birinde sahibinin ve ustasının isimleri yazılı çelik kılıçlar müze koleksiyonunun nadir eserlerini teşkil ederler

    Saray eşyası, dini eserler ve askeri silahlar dışında Batı Anadolu'nun zeybeğini süsleyen gümüş takılar ve başlıkların süsü oyalı yemeniler ile Türk kadınının yetenek ve zevkinin birer simgesi olan el işi örtüler, peşkirler ve giysiler müzece tümü sergilenemeyen değerler hazinesidir.

    Saruhan Bey Mahallesi, Murat Caddesi No:107

    Tel : (0236) 231 10 71

    Faks : (0236) 232 00 62

    Pazartesi dışında her gün 08.00-17.00 saatlerinde ziyarete açıktır.

    Philadelphia

    Manisa İli, Alaşehir ilçe merkez sınırları içinde bulunan kentin büyük bölümü modern yerleşmenin altında kalmıştır.

    Pergamon krallarından II. Attalos Philadelphos tarafından kurulan Philadelphia, Roma Döneminde, tapınaklarının ve kentte yapılan festivallerin çokluğundan dolayı "Küçük Atina" diye anılmıştır. Bizans Döneminde önemini koruyan kent, bu dönemde sağlam bir surla çevrilmiştir.

    Philadelphia'da yapılmış olan kazılarda, Roma Dönemine tarihlendirilen bir tiyatro ile bir tapınak ortaya çıkarılmıştır. Tiyatrodaki kazı çalışmalarında skenenin (sahne binası) büyük bir bölümü ile, caveanın (oturma bölümü) çok az bir bölümü gün ışığına çıkarılmıştır. 2.yüzyıl da yapılmış olduğu düşünülen tapınaktan ise sadece temel ve bazı mermer architrav blokları günümüze kadar gelebilmiştir.

    Kentin en görkemli anıtlarından birisi de, sadece üç payesi korunmuş olan St. Jean kilisesidir. 6.yüzyılda yapılmış olan bazilika, sonraki dönemlerde de onarımlar geçirmiştir.

    Kazılarda ortaya çıkarılan bir başka yapı da, Bizans surlarına ait olan ve "Doğu Kapısı" olarak adlandırılan bir giriş kapısıdır. Birisi yarım daire, diğeri dikdörtgen planlı iki kule ile korunmuş olan kapı, Türk akınları sırasında örülerek kapatılmış ve bu tarihten sonra da kullanılmamıştır.

    Sardes Antik Kenti

    Lydia Krallığı'nın başkenti olan Sardes kenti, M.Ö. 6.yüzyılda Perslerin Lydia Krallığı'na son vermelerinden sonra bir Pers satraplık merkezi haline gelmiştir. Hellenistik ve Roma Döneminde de önemini koruyan, Bizans Döneminde önemli bir piskoposluk merkezi haline gelen kent, Salihli yakınındaki Sart kasabası ile adını günümüzde de yaşatmaktadır.

    Birinci Dünya Savaşı öncesinde başlatılan Sardes kazıları, 1958 yılından bu yana Harvard ve Cornell üniversiteleri ile Amerikan Doğu Bilimleri Araştırma Enstitüsü'nün ortak kalıtımları ile aralıksız devam etmektedir. Söz konusu kazılarda, kentin değişik dönemlerine ait önemli bilgiler veren buluntular ele geçirilmiştir.

    Lydia Krallığı'nın zenginliğinin kaynaklarından biri olarak gösterilen altın madeninin, Sart Çayı (Paktolos) kumlarından çıkarılıp arıtılarak işlendiği "Lydia Dönemi altın arıtma ve işleme atölyeleri", 1968 yılında Kuzey Paktolos bölgesinde ortaya çıkarılmıştır.

    Lydia kral mezarlarının bulunduğu "Bintepe" bölgesi, büyüklü küçüklü onlarca tümülüsün bulunduğu alanlardır. Herodotos'un Mısır piramitleri ile mukayese ettiği bu tümülüsler, antik dönemde de ünlüydü.

    Kentin akropolü, yüksek ve dik yamaçlı bir tepe görünümündedir. Burada M.Ö. 6.yüzyıla tarihlenen ve Lydia taş işçiliğinin özelliklerini yansıtan sur duvarlarının yanı sıra, Bizans Dönemine ait bir kale kalıntısına da rastlanmıştır. Bu buluntular, akropolün savunma amacıyla uzun süre kullanılmış olduğunu göstermektedir.

    Sinegog

    Kentteki hamam-gymnasion kompleksinin palaestrasının güneyinde bulunan bazilika formundaki yapı, Roma İmparatorluk Döneminde (3.yüzyıl) bir sinagog haline getirilmiştir. Sütunlu bir giriş avlusu ile bir ana mekândan oluşmuştur. Yaklaşık bin kişilik bir kapasiteye sahip olduğu düşünülen ana mekanda ve giriş bölümünde zemin mozaiklerle duvarlar ise renkli mermerlerle kaplıydı.

    Thyateira

    Manisa İli, Akhisar ilçe merkezi sınırları içinde olan Thyateira antik kenti, bugün modern yerleşmenin altında kalmıştır.

    Modern kentin merkezinde bulunan ve Tepe Mezarlığı olarak isimlendirilen alanda, 1968-1971 yılları arasında gerçekleştirilen kazılarda; 2-4.yüzyıl arasına tarihlenen bir portiko ile 5-6.yüzyıla tarihlenen absidal planlı bir yapının kalıntıları ortaya çıkarılmıştır. Portico, Roma İmparatorluk Döneminde, Batı Anadolu'nun birçok kentinde inşa edilmiş olan sütunlu caddelerdendir. Apsisli yapının ise dinsel işlevi olmayan bir bazilika olduğu düşünülmektedir.

    Kentin en eski dinsel yapısı olan Ulu Camii'nin yapılış tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte, pagan tapınağı olarak yapılıp Hıristiyanlık döneminde kiliseye çevrilmiş olduğunu gösteren mimarî bulgular taşımaktadır. 15.yüzyılda ise camiye çevrilmiştir.

    Kentin akropolisi, Akhisar Devlet Hastanesi'nin bulunduğu tepedir.

    Sportif Aktiviteler

    Avcılık

    Manisa ve yöresinde keklik, ördek, bıldırcın, tavşan ve yaban domuzu avı yapılmaktadır.

    Doğa Yürüyüşü

    Manisa'nın güneyinde bulunan Spil Dağı Milli Parkı, topografik özellikleriyle dağcılık ve trekking için uygun bir alan oluşturmaktadır.

    Olta Balıkçılığı

    Salihli ilçesinde bulunan Demirköprü Baraj Gölünde sazan ve levrek, Gölmarmara ilçesindeki Marmara Gölünde ise sazan ve yılan balığı avlanabilmektedir.

    Ören Yerleri

    Aigai

    Manisa merkeze bağlı Köseler Köyü sınırları içinde bulunan Aigai, Herodot'un bahsettiği on iki Aiol kentinden biridir. Kenti çevreleyen surların bir kısmı ayaktadır. Agora, tiyatro, stadyum, meclis binası ile tapınak kalıntıları belirgin durumdadır.

    Akhisar (Thyatira)

    Bugünkü Akhisar ilçesinin bulunduğu alanda ilk yerleşim izleri M.Ö. 3000 yıllarına inmektedir.

    Mevcut kalıntıların yanı sıra, Hıristiyanlığın ilk çağlarına ait Ege Bölgesinde bulunan yedi kiliseden Thyatira kilisesinin bulunduğu yer olarak inanç turizmi kapsamında da ziyaret edilen ören yerlerindendir.

    Alaşehir (Philadelphia)

    Alaşehir'in üzerine kurulu olduğu antik Philadelphia kentinin akropolü durumunda olan Toptepe düzlüğünde bulunan tapınak kalıntıları, Toptepe'nin kuzey eteklerinde bulunan tiyatro, Bizans döneminde yapılmış olan surlar ve doğu kapısı ile M.S. VI yüzyıla ait St. Jean kilisesi en önemli eserlerdir.

    Havarilerden loannes adına yapılan St. Jean Kilisesi, Ege Bölgesindeki Hıristiyanlığın ilk çağlarına ait 7 kiliseden birisidir.

    İncil'in vahiy bölümünde adı geçen ve kendilerine mesaj gönderilen Yedi Kilise (Smyrna, Pergamon, Thyatira, Sardes, Philadelphia, Laodicia ve Ephesus) Hıristiyanlığın ilk kiliseleri olarak kabul edilir. Hepsi de Anadolu'da olan bu kiliselerin üç tanesi (Sardes, Philadelphia ve Thyatira) Manisa ili sınırları içinde bulunmakta ve inanç turizmi kapsamında ziyaret edilmektedir. Buradaki kilise sözcüğü kilise binasından ziyade cemaat anlamındadır.

    Bintepeler - Lidya Kral Mezarları

    Salihli-Akhisar yolunun güneyinde, Gediz Ovasının kenarında yaklaşık 90 kadar tümülüsü içeren Lidya Kral Mezarlığı bulunmaktadır. İrili, ufaklı bu tümülüslerin içinde en büyükleri Kral Alyattes ve Kral Gyges'e ait olanlardır.

    Kybele

    Manisa-Turgutlu yolu üzerinde ,Manisa'ya yaklaşık 7 km uzaklıktaki Akpınar mevkiinde, Spil Dağı'nın kuzey eteklerindeki kayalara oyulmuş bir kabartma bulunmaktadır. Farklı ülke ve kültürlerde değişik adlarla anılan, Anadolu kökenli ana tanrıça Kybele'ye ait rölyef, yoldan 10-12 m kadar yüksekliktedir. Rölyefin üst kısmında hiyeroglif izlerinin Hitit karakteri taşıması nedeniyle, Hititlerin Batı Anadolu'ya yaptıkları seferler sırasında yapıldığı sanılan rölyef M.Ö. 13.yüzyılın ikinci yarısına tarihlenmektedir.

    Niobe

    Spil Dağı'nın kuzeybatı eteklerinde, Çaybaşı deresinin doğu kenarında, Niobe diye anılan, kadın başı şeklinde, kurşuni bir kaya vardır. Aslında Tantalos'un kızı olan ve Thebai kralı Amphion ile evlenen Niobe'nin yedi kız, yedi erkek 14 çocuğu olur. Tanrıça Leto'nun ise Apollon ve Artemis olmak üzere sadece iki çocuğu vardır. Niobe'nin her fırsatta çocuklarının çokluğu ile övünerek kendisini küçümsemesi Leto'yu kızdırır. Bunun üzerine Apollon Niobe'nin oğullarını,Artemis ise kızlarını oklarıyla öldürürler. Niobe çocuklarının cesetleri başında günlerce ağlar Sonunda Zeus Niobe'nin acısına son vermek için onu Spil Dağı eteklerinde bir kaya haline getirir.

    Antik çağdan buyana öyküsü dilden dile aktarılarak günümüze kadar gelen bu kaya,yakından bakıldığında doğal bir taş, biraz ilerideki dere kenarından bakıldığında ise kadın başı şeklinde görünmektedir.

    Sart

    Salihli yakınlarında, bugünkü İzmir-Ankara yolu üzerinde, Manisa'ya yaklaşık 62 km uzaklıkta bulunan Sart, antik çağda Lidya Krallığının başkenti olması ve tarihte ilk altın paranın basıldığı yer olmasıyla ün yapmıştır. Arkeolojik kazılar sonucunda, başta Artemis Tapınağı, Sinagog, Cimnazyum başta olmak üzere altın arıtımevi ve mermerli cadde kenarındaki dükkanlar ile Artemis Mabedi yakınındaki küçük kilise gibi birçok eser ortaya çıkarılmıştır.

    Sart Ören Yeri, Hıristiyanlığın ilk çağlarına ait Ege Bölgesinde bulunan yedi kiliseden Sart Kilisesinin bulunduğu yer olarak da yoğun bir biçimde ziyaret edilmektedir. Yine Sart ören yerinde İzmir-Ankara yolunun kuzey kenarında bulunan Sinagog, türünün Anadolu'daki en eski örneklerinden biri olması ve M.S. III. yüzyılda, Sart'ta bir Musevi cemaatinin varlığına işaret etmesi bakımından önemlidir.

    Yoğurtçu Kalesi

    Manisa-Menemen yolu üzerinden sapılan Uzunburun köyü yakınındadır. Hayli sağlam durumda olup, tarihinin Bizans, hatta Roma dönemine kadar indiği sanılmaktadır.

    İlçeleri

    Akhisar: İlin kuzeyinde İzmir-İstanbul karayolu üzerindedir.

    Akhisar'da, Hıristiyanlığın ilk yedi kilisesinden birisinin de bulunduğu antik Thyateira kenti, Ulu Cami, Yeni Cami ve Paşa Camii görülmeye değer tarihi yerlerdir.

    Alaşehir: Manisa ilinin güneydoğusundadır.

    Hıristiyanlığın ilk yedi kilisesinden birinin de yer aldığı Philadelphia antik kenti, Şeyh Sinan Cami ve Yıldırım Camii önemli tarihi değerlerdir.

    Demirci: Manisa'nın kuzeydoğusundadır.

    İlçe merkezinin batısında İcikler Köyünde bulunan ve Roma döneminin önemli kentlerinden olan Saittai (Sidas) şehri ve Eski Cami önemli tarihi değerlerdir. Ayrıca Hisar Kaplıcaları, Saraycık Kaplıcası da ilçe sınırları içinde yer almaktadır.

    Kula: İlin doğusunda, İzmir - Ankara karayolu üzerindedir.

    Kurşunlu Cami, Hacı Abdurrahman Cami, Süleyman Şah Türbesi, Emre Köyünde bulunan Emre Sultan Türbesi, Kula'ya 20 km. uzaklıkta Gökçeören kasabasında bulunan ve Lidya Krallığı döneminde önemli bir merkez olan Meonia antik kenti, geleneksel Türk evleri ilçenin önemli tarihi değerleridir.
    Kırkağaç:
    Seleukos Kralı I. Antiochos'un karısı adına kurulan Stratonikea (Hadrianapolis) ve Nakrasa (Akrasos) antik kentleri görülmeye değer yerlerdir.

    Salihli: İzmir-Ankara yolu üzerindedir.

    İlçe merkezi yakınlarındaki Sardes, Lidya Krallığının başkenti ve tarihte ilk paranın basıldığı yerdir. Ünlü ilk Yedi Kiliseden biri de Sardes'te bulunmaktadır. Bintepeler Kral Mezarlığı, Daldis ve Çakallar Tepesindeki Pleistosen (Dördüncü) Çağında yaşamış insanlara ait fosil ayak izleri önemli diğer tarihi değerlerdir. İlçe şifalı sular yönünden de zengindir.

    Yorum

    • orbay
      Senior Member
      • 11-02-2005
      • 5871

      #3
      Konu: Manisa-45

      YouTube - Manisa

      Yorum

      • orbay
        Senior Member
        • 11-02-2005
        • 5871

        #4
        Konu: Manisa-45

        İlçelere göre şehir ve köy nüfusları

        Yorum

        • mehmetkaraman
          Junior Member
          • 18-05-2005
          • 53

          #5
          Konu: Manisa-45

          benim memleketim elinize saglık kardeşler

          Yorum

          • ati456
            Member
            • 07-12-2007
            • 1154

            #6
            Konu: Manisa-45

            şehrimiz tanıtımı için teşekkür ederim. eline sağlık cok güzel olmuş. annsccu :cool:

            Yorum

            • orbay
              Senior Member
              • 11-02-2005
              • 5871

              #7
              Konu: Manisa-45

              Rica ederiz.Sizden istediğimiz değinilmemiş şehirlerimiz ile ilgili bilgileri,resimleri paylaşıp Şehirlerimizin en iyi şekilde tanıtılmasıdır...

              Yorum

              • orbay
                Senior Member
                • 11-02-2005
                • 5871

                #8
                Konu: Manisa-45

                YouTube - HARMANDALI

                Yorum

                İşlem Yapılıyor
                X