Aksaray'da neler oluyor?

Konu: Aksaray'da neler oluyor?

bence sularından kaynaklanıyor .ve bunu örtbas etmeye çalışanlar var

Konu: Aksaray'da neler oluyor?

Sağlık müdürünün doktor olmadığını düşünüyorum.Bari deseki "viral bir etken bu şikayetlere neden olmuştur."o zaman belki dr. zannederdik,yazık yazıııkkk aksaray bunlara teslim işte...Ben her zaman derim bura köööyyy köy!

Konu: Aksaray'da neler oluyor?

Aksaray Valisi Sebati Buyuran, Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi'nden gelen ilk sonuçlarda suda kimyasal ve toksik madde bulunmadığını bildirdi.

Buyuran, Aksaray Devlet Hastanesinde, Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Hasan Irmak, Bulaşıcı ve Salgın Hastalıkları Daire Başkanı Mehmet Ali Torunoğlu, Ankara Numune Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Esra Akıncı, Yıldırım Beyazıt Eğitim Araştırma Hastanesi Başhekimi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. İrfan Şencan, Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Mikrobiyoloji Uzmanı Ayşegül Gözalan, Çevre Sağlığı Su Güvenliği Şube Müdürü Ahmet Ceran, Bulaşıcı Hastalıkları ve Salgın Kontrolü Dairesinden Dr. Ümit Özdemir ve kriz merkezi üyeleri ile birlikte basın toplantısı düzenledi.

Bağırsak enfeksiyonu tarzındaki olayda 72 saati doldurduklarını belirten Vali Buyuran, ishal, kusma ve karın ağrısı şikayetleriyle sağlık kuruluşlarına müracaatta bulunan vatandaşların sayısının 3 bin 100'e ulaştığını ifade etti.

Hastalığın kaynağının araştırılması ile ilgili çeşitli çalışmalar yapıldığını, alınan çeşitli örnek ve numunelerin incelendiğini aktaran Buyuran, ''Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezinden gelen ilk sonuçlarda kimyasal madde, toksik madde yok. Klor seviyesi normal, bakteri üremiyor. Batı ülkelerinde yaygın olan ishal etkeni yaygın virüsler üzerinde araştırmalar yapılıyor'' dedi.

Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Hasan Irmak da Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın talimatları doğrultusunda çeşitli eğitim hastanelerinden ilgili branş uzmanları ve Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi'nden gelen görevlilerin katıldığı geniş kapsamlı bir ekiple çalışmalara başladıklarını kaydetti.

Yapılan analizlere göre, şebeke sularında kimyasal kirlilik ve bakteriyolojik kirlilik saptanmadığını belirten Irmak, şu bilgileri verdi:

''Şebeke suyu temiz, başka olası virüsler araştırılıyor. Kirliliğin etkileri büyük ihtimalle virüslere bağlı olduğu düşünülmektedir. Bunun üzerinde ayrıntılı tanımlayıcı analizler Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi başkanlığında devam etmektedir. Hastalarda ağırlıklı olarak bulantı, kusma ve karın ağrısı yakınmaları mevcuttur.

Daha az oranda hastalarda da ishal ve hafif ateş belirtiler mevcuttur. Hastanede uzun süre yatmayı gerektirecek ya da hayati tehli***i oluşturacak bir hastalık yoktur. İshal ve kusma sebebiyle fazla miktarda sıvı kaybeden hastalar hastanede 1-2 saat kontrol altında tutulmak suretiyle evlerine gönderilmektedir.''

''KAYNAÐI BELLİ OLMAYAN SULARI KULLANMAYIN''

Mide ve bağırsak enfeksiyonlarına neden olan virüslerin araştırmasının tamamlandığını ve sonucun negatif çıktığını vurgulayan Irmak, ''Yani, yaygın olarak ishal bulantı kusma yapan virüsler suda ve insanların örneklerinde saptanmamıştır'' dedi.

Irmak, daha ileri araştırmalarla başka olası virüslerin araştırıldığını, kesin sonuçlar alındığında kamuoyu ile paylaşılacağını kaydetti.

Vatandaşların bu tür enfeksiyonlardan korunması için bazı tedbirleri almaları gerektiğini belirten Irmak, vatandaşlardan öncelikle kaynağı belli olmayan suları kullanılmamalarını istedi. Irmak, Pazartesi gününden beri yapılan analizleri incelediklerini, sularda yeterli klor düzeylerinin mevcut olduğunun belirlendiğini kaydetti.

Bakteriyel kirlenmeye karşı suların korunaklı olduğunu, ancak yine de bazı virüslerin de mide ve bağırsak enfeksiyonuna neden olabildiğini anlatan Hasan Irmak, bunun araştırmasını yaptıklarını, mümkün olduğunca içme suyu olarak ambalajlı suların kullanılmasını tavsiye ettiklerini belirtti. Irmak, şebeke suyu kullanılacaksa da bir müddet daha suların kaynatıldıktan sonra içilmesini önerdi.

Sularda yeterli klor düzeyinin mevcut bulunduğunu, ancak bazı virüslerin klora duyarlı, bazılarının ise duyarsız olduğunu ifade eden Irmak, kişisel hijyen tedbirlerine azami derecede özen gösterilmesini istedi.

Yemeklerin hazırlanmasının öncesinde ve sonrasında, özellikle tuvaletten çıkıldığında ellerin bol su ve sabunla yıkanması gerektiğini belirten Irmak, ''Çocuklarımız arasında bu hastalığın yayılmasını engellemek için tuvalet hijyenine dikkat etmek gerekiyor. Tuvalet kağıdı kullanımı arttırılmalı tuvaletlerin içi ve kapı kollarına varıncaya kadar iyice temizlenmelidir'' dedi.

Star

Konu: Aksaray'da neler oluyor?



Zehirlenmenin sebebi belli oldu.

Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Seracettin Çom, “Belediyenin eski kalmış birkaç yeri değiştirerek tadilat, tamirat çalışması ile yenilemesini sürdürürken, bu arada istenmeden kanalizasyonla su şebekesinin kısa bir dönem birbirine karışması sonucunda aynı anda çok kişiye virüs bulaştı” dedi.

HASTANELERE AKIN ETTİLER

Aksaray'da incelemelerde bulunan Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Seracettin Çom,Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Klinik Şefi Doç. Dr. Hürrem Bodur, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Akın ve İl Sağlık Müdürü Akın Südemen ile birlikte basın toplantısı düzenledi.

Doç. Dr. Hürrem Bodur, heyet adına yaptığı açıklamada, Aksaray'da bulantı, kusma ve ishal ile seyreden ve basında da yer alan salgın üzerine yapılan araştırma ve incelemeler sonucunda, birden fazla etken bulunduğu, ancak ağırlıklı olarak hakim etkenin Norovirüs olduğunun tespit edildiğini söyledi.

Norovirüslerin insanlarda akut mide-bağırsak hastalığı yapan etkenlerden olduğunu belirten Bodur, şu bilgileri verdi:

“Norovirüsler, esas olarak dışkıyla bulaşmış besinler ve sular aracılığıyla bulaşmakla birlikte, özellikle kişisel hijyen kurallarına uyulmadığı durumlarda direkt olarak kişiler arasında temas yoluyla da bulaşabilmektedir. Bulaşmada temizliğine özen gösterilmemiş kirli eller büyük rol oynamaktadır. Suyun kaynatılmasıyla veya pişirilmiş yemeklerde etken öldüğünden bir risk bulunmamaktadır. Hastalığın kuluçka süresi 12-48 saat arasında değişmektedir. Ani başlayan bulantı, kusma, kramp tarzında karın ağrısı, nadiren de sulu ve kan içermeyen ishal başlıca bulgulardır. Virüsü alan kişilerin yüzde 30'u hiçbir bulgu göstermeden hastalığı belirtisiz olarak geçirebilmekte, ancak bu kişiler de hastalığı bulaştırabilmektedir.”

Hastalıktan korunmada temiz su ve gıda kullanımının önemli olduğunu vurgulayan Bodur, “Özellikle su kaynaklı salgınlarda damacana suyu kullanılması veya şebeke suyunun kaynatılarak kullanılması önerilmektedir. Ayrıca sebze ve meyve gibi çiğ tüketilen gıdaların dikkatlice yıkandıktan ve temizlendikten sonra tüketilmesi önemlidir. Hasta kişiler başta olmak üzere herkesin kişisel temizlik kurallarına sıkı bir şekilde uyması gerekir. Tuvalet temizliği sağlanmalıdır” dedi.

SERACETTİN ÇOM SORULARI YANITLADI

Basın açıklamasının ardından soruları yanıtlayan Seracettin Çom, “Aksaray gerçekten hem su şebekesi hem de alt yapısıyla çok iyi olan illerimizden birisidir. Şu anki durumda da, önceki durumda da su şebekesinde klorlamada gerçekten biz Aksaray'ın çok iyi durumda olduğunu zaten biliyorduk” dedi.

Hastalığın kaynağıyla ilgili açıklamasına devam eden Çom, şunları söyledi:

“Belediyenin eski kalmış birkaç yeri değiştirerek tadilat, tamirat çalışması ile yenilemesini sürdürürken, bu arada istenmeden kanalizasyonla su şebekesinin kısa bir dönem birbirine karışması sonucunda aynı anda çok kişiye virüs bulaştı. Daha sonra zaten bu çalışmalar iptal edilmiş. Şu anda da yaptığımız ölçümler de bunu gösteriyor. Sonrasında olay suyla bulaşmaktan ziyade hastalığı olan kişilerin birbirine geçirmesi tarzında devam etmektedir.”

Hürriyet

Konu: Aksaray'da neler oluyor?

sudandır demiştik .dinleyen olmadı ki

Konu: Aksaray'da neler oluyor?



AKSARAY’da 10 gündür süren ‘norovirüs’ salgınıyla ilgili tedavi edilen hasta sayısı 11 bini buldu.

Hastalığın ilk ortaya çıktIğı günlerde başkanlık makamındaki tuvaletin lavabosundan doldorduğu şebeke suyunu içerek gündeme gelen Aksaray Belediye Başkan Yardımcısı Sadi Özdil, hastaneye kaldırıldığı iddialarını yalanladı. Özdil, “Demir gibiyim. Hala musluktan şebeke suyu içiyorum. Hastalandı haberleri yapanları mahkemeye vereceğim” dedi.

14 Mayıs'ta saat 09.00’da Anadolu Öğretmen Lisesi'nden 34 öğrenci rahatsızlanarak, Aksaray Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Bunun ardından kentte, yüzlerce kişi karın ağrısı, mide bulantısı, kusma ve ishal şikayetiyle hastanelere akın etti. Bugün sabah itibariyle tedavi edilen hasta sayısının 11 bine ulaştığı açıklandı. Sağlık Bakanlığı, hastalığın norovirüs mikrobundan kaynaklandığını ve bunun şebeke suyundan geçtiğini açıkladı. Belediye Başkanı AKP'li Nevzat Palta bakanlığın açıklamasını kabul etmeyerek suların temiz olduğu iddiasını sürdürdü.

Belediye Başkan Yardımcısı Sadi Özdil ise, suyun temiz olduğunu göstermek için belediye tuvaletinin lavabo musluğundan doldurduğu suyu içmişti. Hakkında yerel gazetelerde norovirüs salgınına yakalandığı ve 2 gün hastanede yattığı yönünde haberler çıkan Özdil, DHA’ya konuştu. Özdil, oldukça sağlıklı olduğunu belirterek, şunları söyledi:

“Hiç bir rahatsızlığım yok. Her gün sizlerle beraberim. Ne zaman hastalanıp da hastaneye yatacağım. Gece gündüz görevimin başındayım. Hastalandı diye haber yazanları mahkemeye vereceğim. Pazartesi günü hukukçularımı toplayacağım. Hepsine tek tek dava açacağım.”

Şebeke suyu içmeyi sürdürdüğünü söyleyen Sadi Özdil, “Hala muslukten şebeke suyu içiyorum. Kaynatılmış su, hazır su, ne blursam içiyorum. Susadığım anda elimin altında ne varsa içiyorum. Bugüne kadar ne syapıyorsam şimdi de aynısını yapıyorum” diye konuştu.

VİRÜSÜN BULAŞTIÐI ÖNE SÜRÜLEN SOKAK

Sağlık Bakanlığı yetkilileri, virüsün belediyenin şebeke hattını değiştirmesi sırasında patlayan kanalizasyon borusundan bulaştığını açıklamıştı. Belediyenin yaklaşık 20 gün önce su hattını değiştirdiği Taşpazar Mahallesi 841’inci sokak sakinleri, çalışma sırasında kanalizasyon borularının patladığını iddia etti. Mahallede özel bir işyerinin bekçisi olarak görev yapan 60 yaşındaki Muzaffer Koç, “Yaklaşık 20 gün önce mahallemizde belediye ekipleri su hattını değiştirdi. Bu sırada kanalizasyon borusu patladı. Bunun ben gördüm. Su hattına burada karışmış olabilir” dedi.

Aynı mahallede oturan 62 yaşındaki Muhterem Aslan da belediyenin çalışması sırasında kanalizasyon hattının zarar gördüğünü belirterek, “Bu hastalık sudan bulaşıyor olabilir” diye konuştu.

PALTA: "300 KİLOMETRE SU BORUSU DÖŞEDİM"

Aksaray Belediye Başkanı Nevzat Palta ise, şebeke suyunun temiz olduğuna inandığını belirterek, “Göreve geldiğimden bu yana 300 kilometre su borusu döşedim. Yapmaya da devam ediyorum. Virüsün sudan bulaştığını düşünmüyorum. Çok fazla bir tedbir de almadık. Zaten görevimiz olan şeyleri yapıyoruz. Sadece, Sağlık Bakanlığı’nın tavsiyesiyle sudaki klor oranını 0.5’den 2’ye çıkardık” dedi.

JurnalTürk

Konu: Aksaray'da neler oluyor?

yazık çok yazık.kimlere kalmışız..
kendi menfaatlerini insan sağlığından daha çok önem veren kişilere kalmışız.