Hava Kuvvetleri’nde skandal

Kapat
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • HIAMOVI
    satélite de expertos
    • 22-12-2004
    • 14236

    Hava Kuvvetleri’nde skandal

    Hava Kuvvetleri’nde skandal


    Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Türkiye'nin farklı yerlerinde Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na ait radar üstlerinde çalışan bazı astsubayların, silah arkadaşlarını yaklaşık 5 milyon lira dolandırdığı iddiasıyla soruşturma açtı. Mağdur 22 astsubay adına yapılan suç duyurusu üzerine başlatılan soruşturmada iddianamenin yakın zamanda tamamlanması bekleniyor. Vatan gazetesinin haberine göre, silahlı Kuvvetleri sarsan dolandırıcılık olayı nedeniyle 4 astsubayın boşanma aşamasına geldiği, henüz 25 yaşındaki bir astsubayın da yaşadığı stres nedeniyle kalp krizi geçirdiği belirtildi.

    Ankara Ahlatlıbel, Kütahya, Diyarbakır, Gölcük, İzmir ve Batman'da, radar üslerinde görev yapan 22 astsubay, avukatları Emrah Daylan aracılığıyla geçen ay Ankara özel yetkili Başsavcı Vekilliği'ne suç duyurusunda bulundu.

    Suç duyurusunda, tıpkı mağdurlar gibi astsubay olan İ.E., Y.E., D.Ç., M.B. ve S.U. hakkında "bankaları aracı kılmak sureti ile dolandırıcılık yapmak ve tamamı TSK'da görevli askeri personele karşı bu suçu işleyebilmek için çete kurmak ve kara para aklamak" suçlaması yöneltildi. Sanıklar hakkında dava açılması ve tutuklanmaları istenen suç duyurusunda, "Ankara'daki V... Aydınlatma Şirketi'nin yetkilisi olduğunu ve bu şirketin grup şirketleri olan B... G... ve Be.. G... firmalarının ortağı olduğunu söyleyen astsubayların, mağdur astsubayları kar payı dağıtacakları, küçük ortaklıklar verileceği, paralarıyla iş yapılarak yarı oranında katlayacakları vaadiyle" inandırdıkları belirtildi. Suç duyurusundaki iddialara göre şüpheli astsubaylar "organize biçimde, hile, desise, insan ve araç gücüyle" bu yalana mağdur astsubayları inandırdı.

    "LÜKS HAYAT"A KANDILAR Suç duyurusundaki iddialara göre, bazı astsubaylar Ankara'ya geldiklerinde şirketin tanımadıkları müdürleri tarafından karşılandı, en iyi şekilde ve lüks içinde ağırlandı. Bazıları ise şirket yetkilisi olduğunu söyleyen kişilerce arandı ve güven telkin edildi. Bazı mağdurlar ise firmaların sabit numaralarını aradıklarında kendilerine şüpheli astsubayların şirketin ortağı olduğu belirtilerek 'Paranız Ankara'daki şirketlerimize gelecek ve ortak olacaksınız' denildi.

    Şüpheliler, astsubay olmaları, görev yerine son model lüks araçlarla gelip, pahalı evleri kiralamaları, her ortamda bir askeri personelde bulunmayacak kadar parayla dolaşmaları, sürekli şirketleri arayıp müdürlerden mali durum öğrenip direktif verir gibi konuşmaları mağdurları etki altında bıraktı. Ayrıca Genelkurmay'da bulunan çok üst rütbeli havacı komutanların da sanık İ.E ve V... firması ile parasal ilişkide olduğu, sanıklar tarafından mağdurlara sürekli telkin edildi. Bunu kanıtlamak için de İ.E'ye normal askeri personele verilen izinler haricinde, hiçbir TSK mensubunca kullanılamayacak kadar çok ve aylarca maaşlı izin verilmesi, mağdurların sanıklara inanmalarını sağladı.

    BANKALARA KREDİ OYUNU Arkadaşlarını bu şekilde inandıran astsubaylar, "şirketlerden kar payı almak, ortak olmak veya paralarını işletmek amacıyla" bankalardan kredi çekmeye yönlendirdi. Bankaların kredi limiti engelini aşmak için de aynı anda birden çok bankaya başvurmaları için yönlendiren şüpheliler, böylece her bir astsubayın birden çok bankadan toplam 100 ila 300 bin TL arasında kredi çekmelerini sağladı. Paralarını belirtilen şirket hesaplarına yatıran ve kredi geri ödemelerinin şirket tarafından yapılacağını sanan astsubaylar, kredi taksitlerinin ödenmemesi üzerine dolandırıldıklarını anladı.

    AİLE HAYATLARI SARSILDI

    Suç duyurusunda şüphelilerin farklı şehirlerde organize biçimde çalıştığı belirtilerek çete bankalar aracı kılınarak birden fazla dolandırıcılık, kara para aklama suçlarından dolayı tutuklu yargılanmaları istendi. Suç duyurusunda şüphelilerin mal varlıklarına el konulması da istendi.

    Avukat Daylan, mağdurların şüpheliler aleyhine açtığı tazminat davalarının dökümü ile bankalardan alınan kredilere ilişkin evrak delil olarak gösterdi.

    Avukat Daylan, VATAN'a yaptığı açıklamada, ağır kredi yükü nedeniyle aile hayatları sarsılan mağdur astsubaylardan 4'ünün eşleriyle boşanma sürecine girdiğini, 2 mağdurun intihar eğilimi nedeniyle tedavi gördüğü ve 24 yaşındaki bir astsubayın ise yüksek stresten kaynaklı kalp krizi riski nedeniyle anjiyo olduğunu söyledi.

    300-400 MAÐDUR, 5 MİLYON LİRA


    Şüpheli astsubayların dolandırdıkları iddia edilen mağdur sayısının suç duyurusunda bulunan 22 astsubayla sınırlı olmadığını, birçok askeri personelin bankalardan kredi çekilmesindeki usulsüzlük nedeniyle disiplin cezası almaktan çekindiği için sessiz kaldığını anlatan Daylan, davanın açılmasının ardından şikayetçi sayısının artacağını söyledi.

    Şüpheli astsubayların dolandırdığı 70 mağdur astsubaydan vekalet aldığını ifade eden Daylan, şüphelilerin Türkiye çapında 300-400 civarında kişiyi dolandırdığını ve bu yolla 5 milyon TL haksız kazanç elde ettiklerini sandıklarını anlattı.

    VAHİM SUÇLAMA: YÜKSEK RÜTBELİLER HAMİLİK YAPTI

    Daylan, "Müvekkillerimizin bütün ifadaleri bize maalesef dolandırıcı çetesinin bir şekilde yüksek rütbeli, hatta bence belki de general seviyesinde hamilerinin olabileceğini düşündürüyor" diyerek vahim bir iddiayı da gündeme getirdi



    kaynak: milliyet gazetesi
    Milliyet - Hava Kuvvetleri

    "Ben Dostlarımı Ne Kalbimle Ne de Aklımla Severim.Olur ya Kalp Durur Akıl Unutur.
    Ben Dostlarımı Ruhumla Severim.O ne durur,ne de unutur"...Hz.Mevlana






  • HIAMOVI
    satélite de expertos
    • 22-12-2004
    • 14236

    #2
    Konu: Hava Kuvvetleri’nde skandal

    Hava Kuvvetleri'nde dolandırıcılık büyüyor

    Hava Kuvvetleri’ndeki dolandırıcılıkla ilgili savcılığın yanısıra Hava Kuvvetleri de kendi içinde soruşturma başlattı


    14 Aralık 2012 Cuma - 07:59

    Kurmay albay ile bir binbaşının pasif göreve alındığı belirtiliyor. Dolandırılanların avukatı ise müvekkillerinin büyük baskı altında olduğunu söylüyor.

    VATAN’ın ortaya çıkardığı, Hava Kuvvetleri’ndeki dolandırıcılık dosyasında yeni gelişmeler yaşanıyor. Dolandırılanların avukatı Emrah Daylan’ın, VATAN’a konuyla ilgili yaptığı açıklamalar şöyle:

    - 22 müvekkilim var. Bunların yanı sıra 20 mağdurun da vekaleti bizim hukuk büromuzda bulunuyor. Vekalet verip dava açmayanlar, iddianamenin tanziminin yanı sıra Genelkurmay’ın bu konudaki tavrının netleşmesini bekliyorlar. Yani asıl endişeleri, TSK tarafından görev yerlerinin değiştirilmesi ya da meslekle ilişkilerinin kesilmesi ihtimali. Korktukları bu.

    - Gerek TSK İç Hizmet Kanunu, gerekse Türk Ceza Kanunu gereğince böyle bir endişenin yersiz olduğunu çünkü bu sonucu doğurabilecek hiçbir suçları olmadığını kendilerine söylememize rağmen son gelişmeler maalesef bu korkularında haklı olduklarını gösterir mahiyette.

    İfade değil savunma istendi

    - Diyarbakır, Kütahya ve Ankara’daki Radar Üsleri’nde görevli bazı müvekkilerimizin savunmalarının istendiğini öğrenmiş bulunuyoruz. Dikkat edin Hava Kuvvetleri tarafından istenen; konuya ilişkin ‘ifade’leri değil, sanki suçlularmışçasına ‘savunma’ları.

    - Bunun yanı sıra, Diyarbakır’da şikayette bulunan bazı radar uzmanı personelin, görev yerlerinin değiştiği ve pasif görev olarak adlandırılan sosyal hizmetler gibi birimlere kaydırıldıklarını öğrenmiş bulunmaktayız. Üstelik bu kişilerden bazılarının savunması bile istenmiş değil.

    Diğer Radar Üsleri’ndeki müvekillerimiz de, bu meslektaşları ile aynı akıbeti paylaşmaktan korkuyorlar.

    - Müvekkillerimizin hepsinin üzerinde çok büyük bir baskı var.

    Yüksek rütbeli hamileri mi var?

    - Müvekillerimiz tarafından bize beyan edilen, şüphelilerin Hava Kuvvetleri’nde çok üst düzey hamileri olduğu iddası.

    Bu iddiaya örnek olarak da, örgüt lideri olduğu şüphesiyle tutuklanan İlhan E.’nin geçen yılki ayrıcalıklı durumu gösteriliyor. Tüm devre arkadaşları 2011 Ağustos ayında tayin olurken, İlhan E. Ankara’dan Diyarbakır’a üç ay gecikmeli olarak, Aralık 2011 tarihinde gitmiştir.

    - Aynı şekilde, hiçbir askeri personelin kullanmasının mümkün olmadığı kadar çok sayı ve sürede istirahat ve izinler aldığı da biliniyor.

    - Bunun yanı sıra halen firarda ve aranmakta olan şüphelilerden Mustafa B.’nin, 2010 yılında Ankara’da görevli iken tayininin çıkması, ancak kısa bir süre sonra, sağlık nedenleri gerekçe gösterilerek tekrar Ankara’ya dönmesi de yine bu çete mensuplarının Hava Kuvvetleri’nin üst kademelerindeki bazı komutanlar tarafından korunup kollandığı intibasını uyandırmaktadır. Çünkü Silahlı Kuvvetler’de tayinlere ilişkin bu tür kişiye özel değişiklikleri yapılabilecek merciler ve komuta seviyesi bellidir. Ve bu seviyelerin, albay rütbesinin üzerinde olduğu herkesin malumudur.

    İtirafçı şüpheli neden serbest?

    - Bu arada, yakalanıp savcılık tarafından ifadesi alınan şüphelilerden Yusuf E. bu dolandırıcılık şebekesi ile ilgili çok çarpıcı itiraflarda bulundu.

    Şüpheli, ifadesinde; kendisinin de içinde yer aldığı bu örgüt tarafından yaklaşık 120 kişinin dolandırıldığını itiraf etti.

    Bu şüpheli ifadesinde, toplam 11 kişinin adını verip, bunları tutuklanan İlhan E.’ye kendisinin getirdiğini de itiraf ediyor. Bu noktada benim anlamakta zorlandığım, bu kadar net itiraflarda bulunan Yusuf E.’nin neden tutuklanmayıp, serbest bırakıldığı.

    Toplam rakam 10 Milyon TL’nin üzerinde

    - Yusuf E. 22 kişiden yaklaşık 3 milyon TL alındığını ancak toplamda 120 kişiden dolandırılan miktarın bunun kat be kat fazlası olduğunu söylüyor.

    - Şüpheli rakam vermiyor ama benim kaba bir hesapla, tahminim rakamın 10 milyon TL’nin üzerinde olduğu yönünde.

    Şirketler ve mal varlıkları araştırılmalı

    - Aynı şekilde, talebimize rağmen, şüphelilerin verdikleri ifadelerle bu dolandırıcılık faaliyetinde kullanıldığı ortaya çıkan dört şirketin hesaplarının henüz bloke edilmemiş olması da hukuken kabul edilebilir bir durum değildir. Çünkü bu firmaların hangi paralarla kurulup ticari faaliyette bulundukları ortadadır ve mal kaçırma ihtimalleri de yüksektir.

    - Bütün bunların yanında, şüpheliler ile yakın ilişki içinde oldukları düşünülen üst rütbeli komutanlarının, son iki yıl içinde elde ettikleri menkul, gayrımenkul ve araçlarının da mercek altına alınması gerekmektedir. Bu araştırma, bu işin içinde başka kimlerin olduğunu da kolayca ortaya çıkartacaktır.


    kaynak: vatan gazetesi -timeturk
    Hava Kuvvetleri'nde dolandırıcılık büyüyor

    "Ben Dostlarımı Ne Kalbimle Ne de Aklımla Severim.Olur ya Kalp Durur Akıl Unutur.
    Ben Dostlarımı Ruhumla Severim.O ne durur,ne de unutur"...Hz.Mevlana






    Yorum

    İşlem Yapılıyor
    X