Tweet
Çocuğu olmayan çiftlerin son umudu olan tüp bebek uygulaması bazı umut tacirlerinin geçim kaynağı oldu. Devleti soymak için çiftlere yüzde 100 başarı vaat ediyorlar. Oysa..
Neslihan Sözen/Bugün
Türkiye’de bazı tüp bebek merkezleri para uğruna insanların umutlarıyla oynuyor Evlat hasretiyle yanan insanlar yüzde 100 başarı vaadiyle aldatılıyor
Tüp bebek sektöründe neler oluyor? İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Üreme Endokrinolojisi ve İnfertilite Bilim Dalı Başkanı Prof Dr Hasan Serdaroğlu ağır konuştu
Serdaroğlu, bazı tüp bebek merkezlerini, kendilerini tanıtmak ve daha çok hasta çekmek için bebek sahibi olmada henüz araştırma aşamasında olan teknikleri yüzde 100 başarı abidesi gibi göstermekle suçladı
Oldukça sert ifadeler kullanan Hasan Serdaroğlu, "Ümitsiz hastalara duygu sömürüsü yapılıyor... Bebek sahibi olmak isteyen çiftlerin duygularıyla oynanıyor. Yakın geçmişte bir üreme merkezi, ellerinde bulunan yapışkanın en iyi spermleri seçtiğini ve bunların yumurtaya yerleştirilmesiyle çiftlerin çocuk sahibi olduğunu açıkladı.
40 YAŞIN ÜSTÜNDE ÇOK ZOR
Yine bir başka merkez kaliteli spermleri seçerek kesin hamilelik vaat eden "Sperm mıknatısı" yöntemini tanıttı. Bunların hepsi Amerika'da Avrupa'da henüz deneme aşamasında olan çalışmalardır. Meslek ahlâkına sığmaz" dedi.
Yardımcı üreme tekniklerindeki başarının kadın veya erkekteki bozukluğun derecesi ve hastanın yaşı ile doğrudan ilişkili olduğunu belirten Serdaroğlu, "Dünyanın hiçbir yerinde tüp bebek ve mikroenjeksiyonda yüzde 100'lük bir başarı vaat edilemiyor. Kadında bulunabilecek kistlerin derecesi, kadının yaşı tüp bebek tedavisinde önemli bir etken" diye konuştu. Serdaroğlu, erken dönem kistlerde yüzde 30-40 başarı sağlanırken, ilerlemişlerde bu oranın çok düştüğünü belirtti.
BAŞARI ORANI YÜZDE 30
Prof. Dr. Serdaroğlu "Yine 40 yaşın üstündekilerin bebek sahibi olma ihtimâli çok düşük. Kamuoyuna medya aracılığıyla tanıtılan bu yöntemlerle çocuk sahibi olmayı hayal eden çift başarılı olamayınca depresyona girebiliyorlar" dedi.
Serdaroğlu, Türkiye'deki bir kısım merkezlerin hamile kalma oranını başarı gibi gösterdiklerine de dikkat çekerek, "Çiftler tüp bebek merkezlerine evlerine bir bebek getirmek için gidiyorlar.
20 bin YTL harcayan var
Tüp Bebek ile çocuk sahibi olabilmek için gerekli olan ilk tedavinin tutarı yaklaşık 5 bin YTL. Bu işin ilk aşaması. Ancak iş bununla bitmiyor. Eğer anne bu yolla bebek sahibi olabilecekse uzun bir tedavi ve kontrol dönemi başlıyor. Bu dönemde harcanan para ortalama 20 bin YTL'ye kadar ulaşabiliyor. Bu rakam tıp merkezlerine göre değişebiliyor. Ancak çocuk sahibi olma hasretiyle tutuşan çiftler bu parayı gözden çıkarmada hiçbir tereddütte bulunmuyor. Pastanın büyüklüğü yeni bir sektör ortaya çıkardı.
Anne nasıl olunur?
Kadından alınan yumurtalarla erkekten alınan spermlerin laboratuvar ortamında birleştirilmesiyle elde edilen embriyoların, kadın rahmine yerleştirilmesinden oluşan işleme "Tüp bebek" adı veriliyor. Erkekten kaynaklanan kısırlık durumunda, alınan spermlerden laboratuvar ortamında kaliteli olanları seçilerek, mikroskop altında doğrudan kadının yumurtalıklarına naklediliyor. Bu işleme de "Mikroenfeksiyon" deniyor. Yapılan tedavide hamile kalmak mümkün olsa bile, bu bebeğin doğacağı anlamına gelmiyor. Hamile kalanlar arasında çocuk sahibi olanların oranı yüzde 20 düşüyor. Eve götürülen çocuk yüzde 30 civarında. Türkiye tüp bebek tedavilerinde dünyanın en gelişmiş ülkelerine yakın bir düzeyde.
Başarılı olmayan yöntemler dayatılıyor
Uzman Doktor Aret Kamar de tüp bebek konusunda bazı çevrelerin abartılı davrandığını söyledi. İstanbul Tüp Bebek Merkezi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doktor Aret Kamar, şöyle konuştu:
"Türkiye'de tüp bebek tedavisindeki başarı oranı 40 yaş üzerindeki hastalarda en fazla yüzde 10, 30-40 yaş arası en fazla yüzde 30, daha genç yaştaki çiftlerde ise en fazla yüzde 50'dir. Ancak bazı merkezler bu oranları her yaş için yüzde 70'in üzerinde gösteriyor. Bu rakamlar doğru değil."
MÜŞTERİ ÇEKMEK İÇİN
Dr. Kamar, bazı merkezler tarafından büyük başarı sağladığı iddia edilen sperm mıknatısı, yapay rahim ve yapıştırıcı gibi yöntemlerin de gebeliğe ek bir getirisinin bulunmadığını söyledi. "Bunlar bazı merkezler tarafından müşteri çekmek için bir furya gibi tanıtılıyor. Ancak, uygulanan tüp bebek yöntemlerinden bir farkı yok. Zaten merkezler de bir süre sonra genelde bu uygulamalarından vazgeçiyor. Sonuçta olan, bu işe umut bağlamış insanlara oluyor" dedi
Neslihan Sözen/BugünTürkiye’de bazı tüp bebek merkezleri para uğruna insanların umutlarıyla oynuyor Evlat hasretiyle yanan insanlar yüzde 100 başarı vaadiyle aldatılıyor
Tüp bebek sektöründe neler oluyor? İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Üreme Endokrinolojisi ve İnfertilite Bilim Dalı Başkanı Prof Dr Hasan Serdaroğlu ağır konuştu
Serdaroğlu, bazı tüp bebek merkezlerini, kendilerini tanıtmak ve daha çok hasta çekmek için bebek sahibi olmada henüz araştırma aşamasında olan teknikleri yüzde 100 başarı abidesi gibi göstermekle suçladı
Oldukça sert ifadeler kullanan Hasan Serdaroğlu, "Ümitsiz hastalara duygu sömürüsü yapılıyor... Bebek sahibi olmak isteyen çiftlerin duygularıyla oynanıyor. Yakın geçmişte bir üreme merkezi, ellerinde bulunan yapışkanın en iyi spermleri seçtiğini ve bunların yumurtaya yerleştirilmesiyle çiftlerin çocuk sahibi olduğunu açıkladı.
40 YAŞIN ÜSTÜNDE ÇOK ZOR
Yine bir başka merkez kaliteli spermleri seçerek kesin hamilelik vaat eden "Sperm mıknatısı" yöntemini tanıttı. Bunların hepsi Amerika'da Avrupa'da henüz deneme aşamasında olan çalışmalardır. Meslek ahlâkına sığmaz" dedi.
Yardımcı üreme tekniklerindeki başarının kadın veya erkekteki bozukluğun derecesi ve hastanın yaşı ile doğrudan ilişkili olduğunu belirten Serdaroğlu, "Dünyanın hiçbir yerinde tüp bebek ve mikroenjeksiyonda yüzde 100'lük bir başarı vaat edilemiyor. Kadında bulunabilecek kistlerin derecesi, kadının yaşı tüp bebek tedavisinde önemli bir etken" diye konuştu. Serdaroğlu, erken dönem kistlerde yüzde 30-40 başarı sağlanırken, ilerlemişlerde bu oranın çok düştüğünü belirtti.
BAŞARI ORANI YÜZDE 30
Prof. Dr. Serdaroğlu "Yine 40 yaşın üstündekilerin bebek sahibi olma ihtimâli çok düşük. Kamuoyuna medya aracılığıyla tanıtılan bu yöntemlerle çocuk sahibi olmayı hayal eden çift başarılı olamayınca depresyona girebiliyorlar" dedi.
Serdaroğlu, Türkiye'deki bir kısım merkezlerin hamile kalma oranını başarı gibi gösterdiklerine de dikkat çekerek, "Çiftler tüp bebek merkezlerine evlerine bir bebek getirmek için gidiyorlar.
20 bin YTL harcayan var
Tüp Bebek ile çocuk sahibi olabilmek için gerekli olan ilk tedavinin tutarı yaklaşık 5 bin YTL. Bu işin ilk aşaması. Ancak iş bununla bitmiyor. Eğer anne bu yolla bebek sahibi olabilecekse uzun bir tedavi ve kontrol dönemi başlıyor. Bu dönemde harcanan para ortalama 20 bin YTL'ye kadar ulaşabiliyor. Bu rakam tıp merkezlerine göre değişebiliyor. Ancak çocuk sahibi olma hasretiyle tutuşan çiftler bu parayı gözden çıkarmada hiçbir tereddütte bulunmuyor. Pastanın büyüklüğü yeni bir sektör ortaya çıkardı.
Anne nasıl olunur?
Kadından alınan yumurtalarla erkekten alınan spermlerin laboratuvar ortamında birleştirilmesiyle elde edilen embriyoların, kadın rahmine yerleştirilmesinden oluşan işleme "Tüp bebek" adı veriliyor. Erkekten kaynaklanan kısırlık durumunda, alınan spermlerden laboratuvar ortamında kaliteli olanları seçilerek, mikroskop altında doğrudan kadının yumurtalıklarına naklediliyor. Bu işleme de "Mikroenfeksiyon" deniyor. Yapılan tedavide hamile kalmak mümkün olsa bile, bu bebeğin doğacağı anlamına gelmiyor. Hamile kalanlar arasında çocuk sahibi olanların oranı yüzde 20 düşüyor. Eve götürülen çocuk yüzde 30 civarında. Türkiye tüp bebek tedavilerinde dünyanın en gelişmiş ülkelerine yakın bir düzeyde.
Başarılı olmayan yöntemler dayatılıyor
Uzman Doktor Aret Kamar de tüp bebek konusunda bazı çevrelerin abartılı davrandığını söyledi. İstanbul Tüp Bebek Merkezi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doktor Aret Kamar, şöyle konuştu:
"Türkiye'de tüp bebek tedavisindeki başarı oranı 40 yaş üzerindeki hastalarda en fazla yüzde 10, 30-40 yaş arası en fazla yüzde 30, daha genç yaştaki çiftlerde ise en fazla yüzde 50'dir. Ancak bazı merkezler bu oranları her yaş için yüzde 70'in üzerinde gösteriyor. Bu rakamlar doğru değil."
MÜŞTERİ ÇEKMEK İÇİN
Dr. Kamar, bazı merkezler tarafından büyük başarı sağladığı iddia edilen sperm mıknatısı, yapay rahim ve yapıştırıcı gibi yöntemlerin de gebeliğe ek bir getirisinin bulunmadığını söyledi. "Bunlar bazı merkezler tarafından müşteri çekmek için bir furya gibi tanıtılıyor. Ancak, uygulanan tüp bebek yöntemlerinden bir farkı yok. Zaten merkezler de bir süre sonra genelde bu uygulamalarından vazgeçiyor. Sonuçta olan, bu işe umut bağlamış insanlara oluyor" dedi