Osmanlı'nın 'tılsımlı' gömlekleri...

Kapat
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • TA2CCC
    Banned
    • 03-06-2004
    • 8304

    Osmanlı'nın 'tılsımlı' gömlekleri...


    Bahar KILIÇGEDİK'in haberi
    600 yıllık bir imparatorluğu ayakta tutan ve her biri birbirinden farklı kişiliklere sahip olan Osmanlı padişahları, kendilerini korumak için çoğu zaman yüksek duvarlı sarayların arkasına, çoğu zaman güçlü muhafızların korumasına ihtiyaç duyardı. Girdikleri savaştan galip çıkmak, nazardan korunmak ve şifa bulmak için ise ‘tılsım’lı gömleklere sığınırlardı.
    Osmanlı padişahlarının giydikleri tılsımlı elbiseler Doç. Dr. Hülya Tezcan'ın titiz çalışmasıyla "Şifalı Gömlekler" adıyla kitaplaştırıldı. Günümüz tekstilcilerinin imkansız olarak nitelendirdiği 'Gülistani Kemha' tekniğiyle, 8 bin çözgü ipi kullanılarak Denizli'de dokunan ve asla yıkanmayan bu özel gömlekler, astrologlar, hattatlar, alimler, nakkaşlar tarafından büyük bir titizlikle birbirinden eşsiz şekil, yazı ve desenlerle işlenerek hazırlanırdı. Sürgünlere, kurşunlara, nazara, büyüye ve akla gelebilecek her türlü kötülüğe karşı koruyucu dua ve dileklerin işlendiği bu gömleklerin her biri ilginç hayat hikayelerine tanıklık yaptı. Kitabelerde adı geçen sultanların ve devlet büyüklerinin bu gömlekleri ne sebeple yaptırdıkları o dönemde neler yaşadıkları 'şifalı gömlekler'in üzerine kazınan motif ve yazılarla bugüne taşındı.
    KOLEKSİYON ESİN KAYNAÐI
    Topkapı Sarayı'nda Padişah Elbiseleri Koleksiyonu'nda 87 adet tılsımlı gömlek, bir takma yaka, beş takke, on yazılı örtüden oluşan yaklaşık yüz parçayı içeren bir kolleksiyon bulunuyor. Saray koleksiyonunda, çoğu hazırlanıp, giyilmeden kalmış, kesilmiş, bir kısmı çok harap örnekler yer alıyor.
    GİYENİ GÖRÜNMEZ OLURMUŞ
    Yapılan araştırmalara göre tılsımlı gömleklerdeki geometrik şekilleri oluşturan çizgilerin geçmişi İ.Ö. 2852 tarihlerine kadar iniyor. Türkler arasında İslamiyet'ten önce de tılsımlı gömleklere inanılırdı. Dede Korkut hikayeleri içerisinde bu gömleklerden bahsedilirdi. Bunlar kurşun işlemeyen, kılıç kesmeyen, mutluluk getiren ya da giyeni görünmez kılan gömleklerdi. Osmanlı'da da, hem sarayda hem de halk arasında dini çevrelerde bu gömleklerin kullanımı yaygındı.
    Müneccimbaşılar bir yanda devletin takvim, hava durumu gibi resmi işleriyle uğraşırken diğer yandan da gök cisimlerinin insanlar üzerindeki etkilerini araştıran astroloji ile de ilgilenirlerdi. İlim-i nücum (yıldız bilimi) ile uğraşan müneccimler gömleklerin hazırlanışında başrol oynardı. Padişah için hazırlanan gömleklerin üzerindeki şekil ve yazılar müneccimlerin önerdiği "eşref saat"lerinde çalışılırdı. Gömleklerin hazırlanmasında sembollar ve amblemler büyük önem taşıyor. Sembollerden en önemlileri arasında Hz. Muhammed'in ayak izi (Kadem-i Saadet), yürek şeklindeki peygamberlik mührü ile ok ve yay yer alıyor. Bu simgeleri taşıyan gömlekleri giyenler nazardan ve yağmadan kurtulacaklarına inanıyorlardı.
    CEM'E UÐUR GETİRMEDİ
    Koleksiyondaki en erken tarihli gömlek Fatih Sultan Mehmed'in şehzadesi Cem Sultan'a ait. Farsça olan kitabesinde gömleğin yapımına 30 Mart 1477 Pazar gecesi, güneş koç burcunda, 19 derecede iken saat 3.57'de başlandığı ve 29 Mart 1480 Salı gecesi güneş yine koç burcunda 19 derecede iken saat 12'yi 36 dakika geçe bitirildiği yazılı. Ancak üç yılda özenle hazırlanan gömlek, amacına ulaşamamış, yakası bile açılmadan hiç giyilmeden kalmış.
    İŞTE SEMBOLLER
    Şifali gömleklerdeki semboller arasında Kur'an surelerinden başka, Esma-i Hüsna, dört meleğin adı, Hilye-i Şerif, nübüvvet mührü, Kaside-i Burde, Hz. Ali'nin eşkali, şiirler, dualar, istek ve yakarışlar yer alıyor. Gömleklerin önemli tamamlayıcılarından birini de tılsımlı takma yaka ve takkeler oluşturuyor. Sultanlar tahta çıkışlarında ve merasimlerde bu yakaları takarak nazara karşı korunduklarına inanıyorlardı. Semavi dinlerde de motiflerde, inançlarda, tılsım yaratmada benzerlik olduğu gibi Budizm gibi Asya ve Uzakdoğu dinlerinde de tılsımlar günümüze kadar geldi.
    Padişahların hikayesi kimi zaman zaferle, kimi zaman da esaretle bitse de, gömleklerin hikayesi hep devam etti. Kimi savaş alanlarında kılıç darbeleri ve kanla sahibinden izler taşıdı kimileri ise hiç giyilmedi. Topkapı Sarayı'nda sergilenen gömlekler geçmişi bugüne taşısa da bu gömleklerin bir kısmı yurtdışında, müzelerin ve kiliselerin korumasında kalarak vatanına dönemedi.
    OKUYAN TOPLUM İÇİN
    Kitabın yayınlanmasında emeği geçen ve 2000 yılından beri sattıkları her araçla bir kitap hediye ettiklerini söyleyen Bika Otomotiv Genel Müdürü Görçeker, tarihin işlenmeyen ve bilinmeyen yönlerini kitaplaştırarak kütüphanelere kazandırmayı hedeflediklerini belirtiyor. Müşterilerine okuma alışkanlığını kazandırmaya çalıştırdıklarını ifade eden Görçeker, "2003 yılında tarihi eserlerle ilgili kitaplar yayınlamaya başladık. Bu kitapları dönemin Kültür Bakanı'na da takdim ettik. Kendisi çok beğendi ve elinde 'tılsımlı gömlekler' diye kitaplaştırılmamış bir çalışmanın olduğunu söyledi. Biz de çalışmaya talip olduk ve bu eseri yayınlamaya karar verdik" diyor.


    Bugün
  • gönülver
    Member
    • 21-02-2004
    • 2747

    #2
    Konu: Osmanlı'nın 'tılsımlı' gömlekleri...

    harikasın üstadım
    kültür değerlerimizi bize tekrar hatırlatığın için sağolasın

    Yorum

    İşlem Yapılıyor
    X