Askerlerin TBMM'deki 400 günü

Kapat
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • TA2CCC
    Banned
    • 03-06-2004
    • 8304

    Askerlerin TBMM'deki 400 günü


    Erkan Acar'ın haberi
    12 Eylül Meclisi, yani “Danışma Meclisi” göreve başlayana kadar yasama faaliyetini yürüten Milli Güvenlik Konseyi’nin (MGK) “Meclis”inde yaşananlar hâlâ hafızalardaki yerini koruyor. Konsey, yönetime el koydukları 12 Eylül 1980’den 15 Ekim 1981’e kadar tam 400 gün yasama faaliyetini yürüttü. Bu faaliyet sırasında TBMM binası ilginç olaylara şahitlik etti. Anka Haber Ajansı Genel Koordinatörü ve Parlamento Muhabirleri Derneği Başkanı gazeteci Nuri Sefa Erdem, Meclis’in haki renkte görüldüğü o günleri “Haki Meclis” isimli kitapta topladı.

    Kışlada emir-komuta zinciri içinde yaşayan askerlerin, halk iradesinin simgesi olan TBMM’de oldukça zorlandıklarını kaydeden Erdem, “Çünkü emir-komuta zincirinde biçimlenmiş kafalar, demokratik bir süreç gerektiren yasama faaliyetini yürütecekti. Asker 12 Eylül’de devlet yönetimini ele aldığında kendi hukukunu yarattı. Düzenlemelerini bu hukuka uygun kılmak için demokratik mekanizmalar bile oluşturdu.” diyor.
    Kitapta müdahale öncesinde askerlerin Meclis’te nasıl istihbarat çalışması yaptığına yer veriliyor. Tümgeneral rütbesinden emekli olan ve o dönemde Milli Savunma Bakanlığı Kanun ve Kararlar Daire başkanı olan Albay Cumhur Evcil’in sık sık Kanun ve Kararlar Müdür Yardımcısı Doğan Şişli’yi ziyaret ettiği ifade ediliyor. Şişli, Meclis Tüzüğü, eski iç tüzükler, TBMM ile ilgili tüm kanunlar, Cumhuriyet Senatosu ve Meclis’in üst düzey bürokrat listesi gibi dokümanları istek üzerine Albay Evcil’e 12 Eylül’den daha 15 gün önce bizzat kendisinin verdiğini anlatıyor. Albay Evcil de Doğan Şişli’nin anlattıklarını doğruluyor. Şişli, o günleri şöyle anlatıyor:
    “İhtilal öncesinde sadece Cumhur Albay değil, askerî öğrenciler de gelirdi. Tez çalışması yapıyor gibi benden çeşitli evraklar alırlardı. İhtilal olduktan sonra sabah bir cip geldi evimizin önüne. Hemen sakal tıraşı oldum, Meclis’e gittim. İlk giden bürokrat bendim. Albay Cumhur Evcil ve bazı askerler vardı. Güvenilir isimler sordular, Orhan Dülgerler’in ismini verdim. Daha sonra diğer bürokratlar da kademeli olarak gelip çalışmaya başladılar.”
    Erdem, Meclis’e yerleşen askerlerin TBMM Garnizon Komutanı Tuğgeneral Şamil Özdilli’nin koordinasyonunda hummalı bir çalışma başlattığına dikkat çekiyor. Meclis’teki eski eşyaları yenileriyle değiştiren askerler, Sultan II. Abdülhamit’in kendi elleriyle yaptığı oyma dolabı izbe bir köşeye attılar. Bununla da kalınmayıp yeniden kullanılabilir diye de siyah yağlıboya ile boyatıldı. Bu dolabı yıllar sonra yeniden TBMM’ye giren ve başbakanlık koltuğuna oturan Bülent Ecevit’in makam odasında uzun süre kullandığını anlatan Erdem, söz konusu dolabın bugün Milli Saraylar’a gönderildiğini; ancak boyasının kara bir leke olarak hâlâ durduğunu söylüyor.
    Kitapta Evren Paşa’nın ziyaretleri sırasında Meclis’te güvenlik açısından sıkı tedbirler alındığı bilgisine de yer veriliyor. Bunlar içinde en ilginci ise Evren ve Konsey üyeleri TBMM’ye gelmeden önce güzergah ve Meclis’teki odalarında alınan güvenlik önlemleri. Erdem, köpekler ve özel aletlerle yapılan aramalar sonrasında general rütbesinin altındaki subay ve astsubay ile sivil memurların çalışma odalarına kilitlendiğini kaydediyor. Bu ziyaretlerde Evren Paşa’nın yiyeceği şeftalinin üzerindeki tüy tabakasına bile dikkat edilir.
    Paşa, plan ve bütçe komisyonu’nda para kasası aradı

    Erdem, generallerin TBMM’nin labirenti andıran koridorlarında yol bulmakta zorlandıklarını kaydediyor. Bu amaçla koridorlara tabelalar asılmış. TBMM Garnizon Komutanı Özdilli Paşa’nın bir gün ‘Plan ve Bütçe Komisyonu’na gider’ tabelasının dikkatini çektiğini anlatan Erdem, şöyle devam ediyor: “İzledi tabelaları. Komisyonu buldu. Toplantı salonunun girişindeki memurlar esas duruşta karşıladı. Hiç konuşmadan salona girdi. Arayan gözlerle çevreye bakarken, memurlar endişeliydi. Sonunda Şamil Paşa dayanamayarak, ‘Kasa nerede?’ diye sordu. Bürokratlar anlamadı Paşa’nın ne demek istediğini. “Hangi kasa komutanım?’ diye gevelediler. Şamil Paşa, ısrarlı şekilde, ‘Para kasası?” dedi. Bürokratlar neden sonra şaşkınlıklarını üzerlerinden atarak, ‘Paşam burada para durmaz. Bütçe Kanunu görüşülür, kanun doğrultusunda Hazine’den parayı alırlar.’ diye cevap verdiler. Şamil Paşa, ortalığı temiz tutmaları emrini vererek ayrıldı Plan Bütçe Komisyonu’ndan.”




    Danışma Meclisi üyelerine ant içme tatbikatı Danışma Meclisi’ne üye olabilmek için 15 günlük sürede 11 bin 640 kişi başvuruda bulunmuş: “TBMM Garnizon Komutanı Tuğgeneral Özdilli, üyelerle yakından ilgilendi. Üyelerin kılık ve kıyafetleri denetlendi. Özdilli Paşa, bazılarının saç ve kıyafetlerini askerî yönetime yakışır hale bile getirmişti. Örneğin Almanya’dan Danışma Meclisi üyesi seçildiği için Türkiye’ye dönen ve 1981 yılında henüz 32 yaşında olan Ender Ciner’in berbere götürülüp saç ve sakal tıraşının yaptırıldığı kulislerde anlatılırdı. Danışma Meclisi’ni Devlet Başkanı Kenan Evren açacağı için Şamil Paşa’nın koordinasyonunda 21 Ekim 1981 günü ant içme tatbikatı dahi yapıldı.”


    Zaman-Turkuaz
İşlem Yapılıyor
X