
56 Yaşında aniden kopup gidiverdi aramızdan... Oysa "2 binli yıllarda Türkiye'nin Cumhurbaşkanı olacağım" derdi hep...
"Adam olacak çocuk" programındaki miniklere "gelecekteki seçmenlerim" diye takılırdı.
8 yıl önce ani bir rahatsızlık onu yaşamdan ve geleceğe dair planlarından koparıp götürdü. Geride çok güzel şeyler bırakarak gitti...
Her şey bir yana öyle hoş bir seda bıraktı bizlere ki kimse silemedi, silemeyecek;
http://www.youtube.com/watch?v=u1q4LfNACSQ&eurl= (YOU TUBE VİDEO)



Galatasaray Lisesinde başlayan müzik hayatı, Belçikada da devam etti. 1969 yıllarında yurda döndüğünde Dağlar,
Askerdeki ilk ayları, hem ani olarak askere alınması, hem de diplomasına rağmen üniversite mezun olmasının tartışılması ve de saçlarının kesilmesi gerektiği nedeniyle çok keyifli başlamadı. Askerliğini Polatlıda Topçu asteğmen olarak yaptı. Askerliğin son ayları ise güzel dostluklar ve askeriye de bir dizi
Bu beraberliğe oğulları 19 Mayıs 1981 yılında Doğukan Hazar, 24 Temmuz 1984 yılında Batıkan Zorbey katılır. Dünya çocuklarının Barış abisi, kendi çocuklarıyla da iyi arkadaş olduğunu söylemektedir. Yoğun iş programı çocuklarını ihmal etmesine asla neden olmamıştır. Çocukları için en büyük öğüdü, yaptıkları işin en iyisini severek yapmaları gerektiğidir. Çocukları için tek kaygısının adam gibi adam olsunlar diye dile getiriyor ve hangi meslek olursa, tornacı bile olabilirler ama kendi deyimiyle onlar için "Doğukan usta, öyle bir vida sıkar ki başka türlü sıkar" denmesini arzu ettiğini söylemektedir. Doğu ile batının sentezini yapmıştı. Ona göre, doğunun herşeyi kötü, batının herşeyi iyi doğru bir kavram değildir. Oğullarına da Doğukan ve Batıkan
Belçikada ise, onların ülkelerini tanıttığım için Liege Prensliği onur ödülü verdiler. Törene limuzin ve dört eskort ile gittik. Belçikanın en büyük gazetesi birinci sayfada yarım sayfa ayırdılar. Türkiyede 40 yıllık sanat hayatımda baş sayfaya çıkamadım" gibi serzenişte bulundu. Ne yazık ki yıllar sonra baş sayfada bulunma nedenin "ölüm" olması çok hüzünlü idi. Önemli olmaktan çok değerli olmayı tercih ettiğini söyleyen Barış Manço, duygusallığını seçtiği bir yaşam biçimi olduğunu vurgularken, kendi deyimiyle kuzey kutbunu da asla kaybetmediğini de sözlerine ekliyor. Rus romantikleriklerinden, Korsakof, Musolski ve Çaykoski den etkilenerek, evinin dekorasyonunda da romantik çağı, 19. yüzyıl sonu ile 20. yüzyılın başını yansıtan tarzı tercih etmişti. Türkiyedeki en uzun ve başarılı televizyon programlarını yaptı. 200' ün üstünde şarkısı ona 12 altın, platin albüm/kaset ödülü kazandırdı. Şarkılarının bir bölümü Yunanca, Bulgarca, Arapça, Farsça, Japonca, İbranice, Fransızca, İngilizce ve Flemenkçeye çevrildi. Her ülkede şarkıları çok sevildi. Kongo'daki 12-13 bin kişinin katıldığı konserde "Domates Biber Patlıcan" ı söylerken, Kongoluların koro halinde şarkıya eşlik etmeleri şarkının evrenselliği hakkında bilgi vermektedir. Bu konuya başka bir örnekte Mısır da yaşanmıştı.
Barış Manço, Mısır Televizyonunda canlı yayında Dağlar Dağlar'ı Arapça söylemişti, bu programın sonunda Mısırlılar sokağa döküldüğü gibi, program da defalarca tekrarlanmıştı. En büyük arzusunun ansiklopediler de yer almak olduğunu 
Yorum