DÜNDEN BUGÜNE ANADOLU’DA FRANSIZ-ERMENİ İŞ BİRLİÐİ VE URFA ÖRNEÐİ

Kapat
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • HIAMOVI
    satélite de expertos
    • 22-12-2004
    • 14236

    #16
    Konu: DÜNDEN BUGÜNE ANADOLU’DA FRANSIZ-ERMENİ İŞ BİRLİÐİ VE URFA ÖRNEÐİ

    Hükûmetin hassasiyetini belgeleyen vesikalar bugün Londra’da İngiliz Devlet
    Arşivinde (Public Recard Office), Dış İşleri Bakanlığı belgeleri arasında 9158
    sayılı dosyada “E 5523” numarada saklanmaktadır. Bu belgeler, işgal
    sırasında bazı İngiliz ajanlar tarafından Babıaliden çalınmıştır.55
    Savaşın sonlarına doğru, Rusya’da çıkan Bolşevik İhtilali sonucu
    Brest-Litovsk Anlaşması ile Ruslar savaştan çekildi. 20 Aralık 1917’de
    başlayan barış görüşmeleri devam ederken 13 Ocak 1918 günü Lenin ve
    Stalin imzalı “13 Numaralı Decret” adlı bir bildiri yayımlandı. Buna göre,
    doğudaki Türk topraklarının, silahlı Ermeni kuvvetleri tarafından kontrol
    edildikten sonra boşaltılacağı duyuruluyordu. Rus ordusu fiilen dağılmış;
    fakat yerini ve silahlarını Ermenilere bırakmıştı.56
    Böylece, Millî Mücadele devrinde, Doğu Cephesi’ndeki mücadelenin
    başarı ile sonuçlanmasına değin (1920), Millî kuvvetler karşılarında Ermeni
    kuvvetlerini bulacaktı.
    30 Ekim 1918 tarihinde Osmanlı Devleti, İtilaf devletleri ile Mondros
    Mütarekesi’ni imzaladı. Bu mütareke ile Osmanlı Devleti Kars, Ardahan ve
    Batum’u boşaltıyordu. Bu topraklar önce İngilizler tarafından işgal edildi
    ardından da Ermenilere devredildi.
    Mondros Mütarekesi’nde Ermeniler ile ilgili hükümler de vardı. Wilson
    Prensipleri’ne göre şekillendirilmeye çalışılan bu hükümler şunlardı:
    Madde 4: Bütün müttefikler ve Ermeni esirleri İstanbul’da toplanacak,
    kayıtsız şartsız müttefiklere teslim edilecek.
    Madde 11: İran’ın kuzeybatısında ve Kafkasya’da bulunan Türk
    birlikleri geri çekilecek.
    Madde 24: Ermenilerin çoğunlukta bulundukları vilayetlerden birinde
    karışıklık çıkarsa Müttefikler, bu vilayetlerin bir kısmını veya tamamını işgal
    edebileceklerdir.57
    Mondros Mütarekesi’nden sonraki dönemde, İngiltere ve Fransa,
    Ermenileri kendi sömürgeci politikaları doğrultusunda kullanmıştır.58 Bölgeyi
    kolayca kontrol edebilmek ve asker ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla
    Ermenileri tekrar sahneye çıkarmışlardı. Bunu fırsat bilen Ermeni çeteleri ise
    boşalttıkları Anadolu topraklarına tekrar dönmeye başladı.
    Birinci Dünya Savaşı’nda, İtilaf orduları saflarında, Türk ordusuna
    karşı muharebe etmiş ve kan dökmüş olduklarını öne süren Ermeniler,



    ----------------------------------------------------------


    55 Küçük; s. 95.
    56 Kamuran Gürün; “Türkiye Ermenistan İlişkileri”, Avrasya Etüdleri, c. 3, Sayı 1, İlkbahar 1996,
    s. 57.
    57 Hamza Eroğlu; Türk İnkılap Tarihi, İstanbul, Millî Eğitim Basımevi, 1982, s. 93.
    58 Ünsal Yavuz; Fransız Dışişleri Bakanlığı Belgelerinde Ermeni Kırımları Sorunu, D.T.C.F.
    Atatürk’ün 100. Doğum Yılına Armağan Dergisi, A.Ü. DTCF Yayınları, Ankara, 1981, s. 655 -
    658.

    "Ben Dostlarımı Ne Kalbimle Ne de Aklımla Severim.Olur ya Kalp Durur Akıl Unutur.
    Ben Dostlarımı Ruhumla Severim.O ne durur,ne de unutur"...Hz.Mevlana






    Yorum

    • HIAMOVI
      satélite de expertos
      • 22-12-2004
      • 14236

      #17
      Konu: DÜNDEN BUGÜNE ANADOLU’DA FRANSIZ-ERMENİ İŞ BİRLİÐİ VE URFA ÖRNEÐİ

      Osmanlı Devleti’nin mirasından faydalanmak ve büyük bir Ermenistan
      kurmak çabasıyla Paris Barış Konferansı’nda resmen sahneye çıkmışlardı.
      İlk önce 26 Şubat 1919’da Millî Ermeni Heyeti Başkanı Bogos Nubar,
      ondan sonra da Ermenistan Cumhuriyeti Başkanı Avadis Aharonian Ermeni
      isteklerini açıkladılar.59 Bu istek, Kafkasya’dan Akdeniz’e kadar uzanan ve
      Anadolu’nun yarısı kadar bir yer tutan sözde Büyük Ermenistan’ın
      kurulmasıydı. 15 vilayetten oluşan bu “Büyük Ermenistan” sınırları içine
      Kilikya bölgesi de giriyordu.60
      Ermeniler, 26 Şubat 1919’da Paris Barış Konseyi huzuruna çıkarak,
      yukarıda sözü geçen sınırlar içinde bağımsız bir Ermenistan’ın tanınmasını
      resmen istedikleri andan itibaren Başkan Wilson, onların savunucusu oldu.
      Fakat unutulan ve zamanın gazeteleri tarafından dile getirilen önemli bir
      ayrıntı işin büyüsünü bozuyordu; Bu da Ermenilerin bu bölgelerde hiçbir
      zaman nüfus çoğunluğunu sağlayamamış olmasıydı.61 Birçok yerli ve
      yabancı araştırmacının hazırladığı istatistiklere göre, Birinci Dünya
      Savaşı’ndan önceki Ermeni nüfusu, çoğunlukta oldukları ileri sürülen doğu
      illerinde bile azınlıktaydı.62 Bu nedenle de Ermenilerin çıkardığı büyük
      gürültüye rağmen, isteklerinin aşırı olduğu noktasında birleşen birçok görüş
      vardı. İngiltere Başbakanı Lloyd George bile Ermeni emellerinden bazılarının
      “oldukça aşırı“ ve o günkü koşullar altında “gerçekleşmesinin çok güç”
      olduğunu savunuyordu.
      Her şeye rağmen Ermeniler, bu fikirlerini çeşitli propaganda
      kampanyalarıyla tüm dünyaya duyurmakta hiç güçlük çekmiyorlardı. Batı
      basını onlara bu açıdan her türlü yardımı yapıyordu. Amerika’daki “Ulusal
      Ermeni Birliği” de Ermeni emellerini Batı Avrupa’ya duyurmak için her türlü
      çabayı harcıyordu.
      Fakat Ermenistan devleti için Doğu Anadolu’dan toprak almanın
      imkânsız olduğunu gören Anlaşma devletleri, Adana havalisinde Urfa, Antep
      ve Maraş’ın dâhil olduğu ayrıca Diyarbakır’ı da içine alabilecek küçük bir
      Ermenistan kurmaya karar vermişlerdi.63
      5. Millî Mücadele Döneminde Fransız - Ermeni İş Birliği
      Temsil Heyeti, Ermenilerle iki cephede savaştı. Bunlardan ilki Doğu
      Cephesi; İkincisi ise Fransızların işgal bölgesi olan Güney Cephesi’ydi.
      --------------------------------------------

      59 Saral; s. 9 - 11.
      60 Esat Uras, Tarihte Ermeniler ve Ermeni Meselesi, Belge Yay., İstanbul, 1976, s. 18 - 21.
      61 Ayrıntılı bilgi için bk. J. Mc. Carthy; Müslümanlar ve Azınlıklar, Çev. Bilge Umar, İnkılap Kit.
      Yay., Ankara, 1998, s. 45 - 89. J. Mc Carthy,”Ermeni Terörizmi: Zehir ve Panzehir olarak Tarih”,
      Uluslararası Terörizm ve Uyuşturucu Madde Kaçakçılığı Sempozyumu (17 - 18 Nisan1984 /
      Ankara Üniversitesi) Tebliğleri, Ankara, 1984, s. 83 – 84. Uçarol; s. 311.
      62 Daha geniş ayrıntı için bk. Baykent; s. 15. Küçük; s. 90 – 93.
      63 ATASE Bşk.lığı Arşivi; Kol :İSH - 6, Kutu: 270, Göm: 142, Bel: 142 - 1, III – 5.

      "Ben Dostlarımı Ne Kalbimle Ne de Aklımla Severim.Olur ya Kalp Durur Akıl Unutur.
      Ben Dostlarımı Ruhumla Severim.O ne durur,ne de unutur"...Hz.Mevlana






      Yorum

      • HIAMOVI
        satélite de expertos
        • 22-12-2004
        • 14236

        #18
        Konu: DÜNDEN BUGÜNE ANADOLU’DA FRANSIZ-ERMENİ İŞ BİRLİÐİ VE URFA ÖRNEÐİ

        Mondros Mütarekesi ertesinde öncelikle İngilizler, Musul vilayetinden
        başka 9 Kasım 1918’de İskenderun’u,64 6 Aralık 1918’de Kilis’i, 17 Aralık
        1918’de Antep’i, 22 Şubat 1919’da Maraş’ı ve 24 Mart 1919’da Urfa’yı art
        arda işgal etti.65 Bu esnada “Tehcir Kanunu” ile bölgeden uzaklaştırılan
        Ermeni çeteleri de İngilizlerin Urfa’yı işgali sırasında onlarla beraber şehre
        gelip gönüllü birlik oluşturdular.66
        Ancak İngilizler, Fransızlarla yaptıkları Sykes - Picot Anlaşması’nı
        yeniden düzenleyen “Suriye İtilafnâmesi” ile Urfa ve yöresini de diğer Güney
        Anadolu illeri gibi Fransızlara devrettiler ve Kasım 1919 başında bütün
        Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ni tahliye ettiler. Çekilen İngiliz birliklerinin
        yerine Fransız işgal kuvvetlerinin geleceğini öğrenen yöre halkı dehşete
        düşmüş ve her fırsatta protesto etmişti.67 Hem Mondros Mütareke şartlarına
        hem de Wilson prensiplerine aykırı olduğu görülen bu işgaller, Anadolu ve
        Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetince de üzüntüyle karşılanmakta ve
        protesto edilmekteydi.68
        a. Fransızların Urfa’yı İşgali ve Ermeniler
        1 Ekim 1919 tarihinden itibaren bölgeye gelmeye başlayan Fransızlar,
        işgal ettikleri bölgelerde çoğunlukla Ermenileri silahlandırarak69 çete tarzında
        millî kuvvetlerin ve hatta savunmasız halkın üzerine saldırtmışlardı.70
        Yöreden gelen haberlere göre; Urfa’da bulunan 500 kadar Fransız
        kuvvetine, yine Fransızlar tarafından silahlandırılan Ermenilerin de katılması
        suretiyle mevcudun 1000’e ulaştığı ve işgal ettikleri yörelerde yerleşen bu
        askerlerin halkın yiyeceğine el koydukları anlaşılmaktaydı.71 Ermeni ve
        Fransız iş birliğiyle gerçekleştirilen mezalimin bölgede gitgide yayılması
        üzerine bütün Kilikya ve Anadolu’nun güneyi kanlı olaylara sahne olmuştu.72
        Fransızların Ermenilerle ortaklaşa gerçekleştirdikleri bu mezalim karşısında,
        kendilerini savunmak için silaha sarılarak Kuva-yı Milliye teşkilatına
        katılmıştı.73,,


        -----------------------------------------

        64 a. g. a.; Kol: İSH - 3, Kutu: 67, Göm: 76, Belge: 76 – 1.
        65 a. g. a.; Kol: İSH - 3, Kutu: 79, Göm: 28, Bel: 28 – 1.
        66 a. g. a.; Kutu: 255, Göm: 120, Belge: 120 – 1. İsmail Özçelik; “Millî Mücadele’de Urfa’da
        Ermeni - Fransız İş Birliği ve Bir Ermeni Doktorunun Amerika’dan Gönderdiği Mektup”, Askerî
        Tarih Bülteni, Yıl 12, Sayı: 22, Şubat 1987, s. 194.
        67 ATASE Bşk.lığı Arşivi; Kol: ATA - ZB, Kutu: 15, Göm: 40, Bel: 40 (1: 4); Kol: İSH - 6, Kutu:
        270, Göm: 135, Bel: 135 - 1, 135 - 2; Kol: İSH - 6, Kutu: 270, Göm: 139, Bel: 139 – 1.
        68 a. g. a.; Kol: İSH - 6, Kutu: 270, Göm: 21, Bel: 21 - 2; Kol: İSH - 6, Kutu: 270, Göm: 128,
        Bel: 128 – 1.
        69 Bk. Bilal Şimşir; İngiliz Belgelerinde Atatürk (1919 - 1938), c. 2, TTK Yay., Ankara, 1992,
        s. 247 vd.
        70 Tevfik Bıyıklıoğlu; Mondros Mütarekesi ve Tatbikatı, Ankara, Genelkurmay Başkanlığı Yay.,
        1962, s. 63 - 64. Saral; s. 45 – 46. a. g. a.; Kol: ATA - ZB, Kutu: 26, Göm: 65, Bel: 65 (1: 3); Kol:
        ATA - ZB, Kutu: 25, Göm: 144, Bel: 144 (1: 4); Kol: ATA - ZB, Kutu: 25, Göm: 126, Bel: 126 – 2.
        71 a. g. a.; Kol: ATA - ZB, Kutu: 25, Göm: 148, Bel: 148 (1: 6).
        72 a. g. a.; Kol: ATA - ZB, Kutu: 25, Göm: 128, Bel: 128 - 2; Kol: ATA - ZB, Kutu: 25, Göm: 130,
        Bel: 130 - 6; Kol: ATA - ZB, Kutu: 25, Göm: 124, Bel: 124 (1: 7).
        73 a. g. a.; Kol: İSH - 10, Kutu: 626, Göm: 29, Bel: 29 - 1, 29 – 2.

        "Ben Dostlarımı Ne Kalbimle Ne de Aklımla Severim.Olur ya Kalp Durur Akıl Unutur.
        Ben Dostlarımı Ruhumla Severim.O ne durur,ne de unutur"...Hz.Mevlana






        Yorum

        • HIAMOVI
          satélite de expertos
          • 22-12-2004
          • 14236

          #19
          Konu: DÜNDEN BUGÜNE ANADOLU’DA FRANSIZ-ERMENİ İŞ BİRLİÐİ VE URFA ÖRNEÐİ

          Daha önce çetecilik yaparken firar etmiş olan Ermeniler, lejyonlar
          hâlinde Adana’da toplanmışlardı. Fransızlar tarafından teşkilatlandırılmış
          olan bu Ermeniler, Türklere zulümlerde bulunmak üzere Urfa, Antep ve
          Maraş’a gönderildiler. Bu Ermeni lejyonlarının başlamış oldukları mezalimi
          bitirdikten sonra, Urfa üzerinden Diyarbakır’a saldıracakları alınan haberler
          arasındaydı.74
          Vaktiyle Ermenileri Türklere karşı ayaklandırmak, ülke içinde iç
          işlerimize karışmaya sebep bulmak için karışıklık çıkartmak amacıyla bağnaz
          papazlar ve bozguncu komiteler tarafından Türklerin yaptıkları zulümlere dair
          uydurulmuş masallar, şimdi Fransız subayları ve Ermeniler tarafından bir
          gerçek olarak Türklere uygulanıyor, göz oymak, kulak ve burun kesmek,
          kadınları ayaklarından asıp dövmek, memelerini koparmak, Türk kadın ve
          kızlarının ırzlarına geçmek suretiyle saldırganlar alçaklık ve kötülükte
          gerçekten eşi olmayan örnekler gösteriyorlardı.
          Fransa ve Fransızlara karşı uzun ve eski senelerden beri Türk
          kalplerinde var olan sevgi böylece müthiş bir şekilde azalıyor, yok oluyor, o
          sevginin yerini kin ve nefret alıyordu.
          Kafkasya’dan, Amerika’dan, Bulgaristan’dan canice amaçlarla gelen
          ve getirilen bu bilinçsiz ve ülküsüz, Türk yurdunu ele geçirmek ve Türk’ü
          soymaktan başka bir istek ve hırs taşımayan Ermenilerin Fransızlar
          tarafından polis ve jandarma hizmetinde kullanılmaları, dünyanın hiçbir
          tarafında duyulmamış ve görülmemiş bir biçimde, Fransız işgal bölgesinde
          bir “caniler yönetiminin” kurulmasına neden oldu. Burada ortaya çıkan bu
          Fransız yönetimi her türlü uygar kurallardan ve insancıl duygulardan
          yoksundu.75 Fransızların Ermenileri kendi çıkarları doğrultusunda
          kullanmaları bu bölgedeki karışıklığı arttırmıştı. Oluşan bu durum Amerikan
          istihbarat raporlarına bile girmiştir.76
          Amerika’da Boston şehrinde yayımlanan “Genç Ermenistan
          gazetesi”nde ifade edildiği üzere; Erivan Ermeni Cemaatinden bir heyetin
          Amerika’ya giderek oradaki Ermeni gençlerini toplayıp Adana ve Kafkasya’ya
          gönderdiği ve Adana’daki kıtasında bulunan Ermenilerin firar etmekte iken
          adı geçen heyetten Adana’ya bir müfettiş ve bir kumandan gelerek firarın
          önüne geçildiği bildirilmekteydi.77 Bu yazıdan da anlaşıldığı üzere
          Anadolu’da bir Ermenistan Devleti kurmayı amaç edinen Ermeniler,
          Amerika’dan da soydaşlarını toplayıp bu bölgelere getirerek
          teşkilatlandırmışlardı.


          ---------------------------------------------------

          74 Ali Fuat Cebesoy; Millî Mücadele Hatıraları, Vatan Gaz. Yay., İstanbul, 1953, s. 38.
          75 a. g. a.; Kol: İSH - 10, Kutu: 626, Göm: 29, Bel: 29 - 12, 29 - 13, 29 - 14, 29 – 15.
          76 Orhan Duru; Amerikan Gizli Belgeleriyle Türkiye’nin Kurtuluş Yılları, Türkiye İş Bankası Kültür
          Yay., İst., 2001, s. 73-76.
          77 a. g. a.; Kol: ATA - ZB, Kutu: 25, Göm: 126, Bel: 126 – 3.

          "Ben Dostlarımı Ne Kalbimle Ne de Aklımla Severim.Olur ya Kalp Durur Akıl Unutur.
          Ben Dostlarımı Ruhumla Severim.O ne durur,ne de unutur"...Hz.Mevlana






          Yorum

          • HIAMOVI
            satélite de expertos
            • 22-12-2004
            • 14236

            #20
            Konu: DÜNDEN BUGÜNE ANADOLU’DA FRANSIZ-ERMENİ İŞ BİRLİÐİ VE URFA ÖRNEÐİ

            Kanun, tüzük, düzen, yöntem ve adalet ancak Fransız ve Ermeni
            subaylarının k eyif ve görüşünden ibaretti. Özellikle Türk’ü ezmek, korkutmak,
            soymak ve öldürmek amacıyla oluşturulmuş bu şebekeler üçe ayrılmaktaydı:
            (1) Ermeni İntikam Alayı ve Ermeni gönüllüleri ve fedaileri,78
            (2) İşleri düzeltme ve sonuçlandırma komisyonları,
            (3) Kolluk, hafiye ve casusluk örgütleri.
            Bu üç şebek eyei kuran, düzenleyen, kanlı bir biçimde işleten de
            Fransızlardı. İşte bu yüzden Fransızlar hiçbir zaman bu yörede yaşanan
            dramların tarihî sorumluluğundan kurtulamazlar.79
            Tüm bu gelişmeler yaşanırken Fransızlar gerek işgal politikalarının
            gerekse Ermeni yanlısı tutumlarının Mustafa Kemal ve Türk halkı tarafından
            hiç de iyi karşılanmadığının farkındadırlar. Hatta Türk - Fransız ilişkilerinde
            önemli bir şahsiyet olan Afyonkarahisar’daki Tabur Komutanı Binbaşı
            Labonne, Fransız Harp Bakanlığına gönderdiği 7 Kasım 1919 tarihli gizli
            raporda, bu konudaki gözlemlerini aktarmakla kalmayıp Fransa’nın
            Türkiye’de izlediği politikaları da eleştiriyordu. Gerek Çukurova’nın gerekse
            Antep, Urfa, Maraş’ın Fransızlarca işgal edilmesinin Türklerin pek hoşuna
            gitmediğini itiraf eden Labonne, Çukurova’da belli şehir ve bölgelere
            Müslüman halka eziyet edebilecek sivil ve asker yöneticiler atadıkları için
            Türklerin kendilerine kızgın olduklarını belirterek, “Seyhan kıyılarında fazla
            Ermeni yanlısı bir politika izliyoruz ve Müslüman halk gerek sivil gerek asker
            Ermenilerin kötü hareketlerini şikâyet etmekte tamamen haksız değil...”
            yolundaki sözleriyle önemli bir özeleştiri yapıyordu.80
            b. Sivas Kongresi’nde Güney Cephesi’yle İlgili Olarak Alınan
            Kararlar
            Mustafa Kemal Paşa’nın 1919’da Anadolu’ya geçmesinden sonra 8
            Ağustos 1919’da memleketi haksız olarak işgal eden İtilaf devletlerine karşı
            Türk bağımsızlığını koruma uğruna millî kuvvetlerin kurulması, devlet ve
            milletin kendi iradesine hâkim olması bütün Türk milletine bildirildi.81


            ------------------------------------------------------------


            78 General Gouraud’nun, emrinde bulunan altı taburdan üçü Ermenilerden meydana gelmişti.
            Bunların oluşumuna 1916’da Başbakan Briand tarafından başlanmış ve bir “Ermeni Alayı”
            kurulmuştu. Türkler buna “Ermeni İntikam Alayı” adını vermişlerdi Bk. Akyüz; s. 180 vd. Ayrıca
            Fransızlar tarafından bazı Türk köylerine gönderilen Ermeni “İntikam Ekipleri” meydana
            getirilmişti. Bk. Sonyel; c. 1, s. 202.
            79 Ali Saip Ursavaş; Kilikya Dramı ve Urfa’nın Kurtuluş Savaşları, Çev. Hüseyin Işık, Ankara,
            Gnkur. Basımevi, 2000, s. 28.
            80 Château de Vincennes (Fransız Kara Kuvvetleri Arşivi, SHAT), 7 N 3210, D.1, 7.11.1919
            tarihli gizli Labonne raporu, Labonne’un bu eleştirilerine paralel olarak Fransız basını, Suriye ve
            Çukurova’da Fransız yetkililerinin tam anlamıyla resmî Fransız politikasını uygulamadıkları
            görüşündeydi. Ekim 1919’da Suriye ve Çukurova yüksek komiserliğine atanan General
            Gouraud’a göre de Fransa 1919’da Çukurova’da “Ermeni Politikası” izlemiştir. Akyüz; s. 180.
            81 Gazi Mustafa Kemal; Nutuk, Bas. Haz: Ord. Prof. Dr. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, c. 1-2, Çağ
            Paz. Gaz. Der. Kit. Bas. ve Yay., İstanbul, 2001, s. 36, 37, 38.

            "Ben Dostlarımı Ne Kalbimle Ne de Aklımla Severim.Olur ya Kalp Durur Akıl Unutur.
            Ben Dostlarımı Ruhumla Severim.O ne durur,ne de unutur"...Hz.Mevlana






            Yorum

            • HIAMOVI
              satélite de expertos
              • 22-12-2004
              • 14236

              #21
              Konu: DÜNDEN BUGÜNE ANADOLU’DA FRANSIZ-ERMENİ İŞ BİRLİÐİ VE URFA ÖRNEÐİ

              Komutanların, emir dahi verilse, güvenilir kişiler yerine gelmedikçe, komuta
              kademelerini bırakmamaları orduya emredildi.
              İstanbul Hükûmeti tarafından bazı birliklerin kaldırılması hakkında
              verilen emrin uygulanmaması kesinlikle bütün birlik komutanlarına
              bildirilmişti.
              Bu kesin emirleri veren Temsil Heyeti Başkanı Mustafa Kemal, milleti
              millî gaye uğrunda kurulmuş olan Müdafaa-i Hukuk ve Redd-i İlhak
              Cemiyetleri gibi oluşumların yardımına koşmaya ve beraber çalışmaya
              çağırıyordu.
              Bu emirler, bütün kolordu ve tümen komutanlarına, vilayetlere,
              sancaklara ve Müdafaa-i Hukuk kurullarına ulaştırılmış ve memleket ileri
              gelenlerine de duyurulmuştu.82
              Diğer taraftan Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yapılan ve Sivas
              Kongresi’nce tespit edilen saldırılar şunlardır:
              (1) İngiliz ve Fransız memurları ile bunlar tarafından desteklenen
              Ermeni komitecilerinin yöre halkına uyguladıkları baskılara dayanamayan
              yerli halkın zor durumda kalarak göç etmek zorunda bırakıldığı.
              (2) Anadolu toprakları üzerinde ve özellikle Diyarbakır, Halep ve
              Suriye bölgelerinde yerleşik Ermenilerin göçleri sağlanarak veya
              kolaylaştırılarak Adana, Maraş, Antep ve Urfa bölgesinde Ermeni nüfusunun
              çoğaltılmaya çalışıldığı.
              (3) Yabancı ve özellikle Fransız üniformasıyla Ermeni kıtalarının
              bölgeye getirildiği ve buralardaki Ermenilerin de yabancı kıtalara katılması
              suretiyle bu kıtaların takviye edildiği.
              (4) Bu bölgede halkı birbirine katarak birleşmelerine engel olunmuş ve
              yabancı himayesi zorla kabul ettirilmeye çalışılmıştır.83
              10 Ekim 1919 tarihinde de Mustafa Kemal Paşa tarafından Ali Rıza
              Bey’e gönderilen bir yazıda; Urfa’ya gelen 200 süvari askerinin Ermeni
              olduğu ve Fransızların Adana, Urfa, Antep ve Maraş’ı içine alan bir
              Ermenistan kurma hazırlığı içinde oldukları bildiriliyordu.84 Ayrıca Adana,
              Urfa, Antep, ve Maraş’ı işgal edip buralardaki Türk halkına her türlü
              haksızlığı layık gören Fransızların, bu bölgede hayali küçük Ermenistan
              devletinin kurulması amacıyla İngilizlerle Arabistan’da anlaştıkları ve bu
              şehirler dışında kalan Diyarbakır - Musul - Bitlis illerine de göz dikmiş
              oldukları alınan haberler arasındaydı.85 Türkler tarafından kabul edilmesi
              mümkün olmayan bu gelişmeler karşısında Mustafa Kemal, 12 Ekim 1919
              tarihinde Albay Şevket Bey’e bir yazı göndererek; Fransızların bu tavrının,
              ---------------------------------------------------------

              82 Saral; s. 63.
              83 ATASE Bşk.lığı Arşivi; Kol: İSH - 7, Kutu: 350, Göm: 108, Bel: 108 - 1.
              84 a. g. a.; Kol: İSH - 6, Kutu: 270, Göm: 140, Bel: 140 - 1.
              85 a. g. a.; Kol: İSH - 5, Kutu: 205, Göm: 180, Bel: 180 (1: 11).

              "Ben Dostlarımı Ne Kalbimle Ne de Aklımla Severim.Olur ya Kalp Durur Akıl Unutur.
              Ben Dostlarımı Ruhumla Severim.O ne durur,ne de unutur"...Hz.Mevlana






              Yorum

              • HIAMOVI
                satélite de expertos
                • 22-12-2004
                • 14236

                #22
                Konu: DÜNDEN BUGÜNE ANADOLU’DA FRANSIZ-ERMENİ İŞ BİRLİÐİ VE URFA ÖRNEÐİ

                acilen Avrupa Devletleri ve Amerika nezdinde protesto edilmesi gerektiğini
                dile getirmiştir.86
                c. Urfa’nın Kurtuluşu ve Ermeniler
                1919 Kasımında Urfa’nın işgalini tamamlayan Fransızlara karşı 9
                Şubat 1920’de Urfa’ya hücum eden Kuva-yı Milliye birlikleri düşmanı
                püskürtmüş ve Fransız bayrağını indirerek, yerine Türk bayrağını dikmişti.
                Yine Urfa halkının çoğunlukla Kuva-yı Milliye’ye katıldığı görülmüştü.87 Şehri
                teslim alan Kuva-yı Milliye Komutanı Ermeni ve Süryani cemaatlerine
                mektup göndererek, kendilerinin vatandaş kabul edildiğini ve hareketlerinin
                yalnızca işgalci Fransızlara karşı olduğunu ifade etmiş ve onlardan tarafsız
                kalmalarını istemişti. Ancak Ermeni cemaati ve kilisesi Türklerin bu barışçı
                tutumuna Kuva-yı Milliye ile mücadele ederek cevap vermişlerdir. Ermeni
                kilisesinden Türklerin üzerine ateş açılmıştır.88
                Bu olay üzerine Kuva-yı Milliye yetkilileri; Ermenilerden kiliselerine
                Türk bayrağı asmalarını ve bir daha bu durumun tekerrür etmemesini istedi.
                Ermeniler bunu yapmadıkları gibi, Amerikan Yetimhanesi ve kilise
                çevresinde bulunan binalara yerleşerek, Kuva-yı Milliye’ye ateşe devam
                ettiler. Bu sırada silahlı 1200 Ermeni ve Süryani’nin Fransızlara iltihak
                ettiklerine dair kayıtlar bulunmaktadır.89
                Urfa savaşları sırasında Kuva-yı Milliye’nin şehit, yaralı ve kayıpları
                konusunda kesin bir rakam yoktur. Bununla beraber, tespit edilebildiği
                kadarıyla, bu olaylar esnasında, sadece 11 Nisan günü cereyan eden
                “şebeke hadisesi”nde, Türk tarafından 125 kişi şehit olmuş ve 168 kişi de
                yaralanmıştır. Bu yaralılardan 12’si de daha sonra hayatlarını kaybetmiştir.90
                Kuva-yı Milliye teşkilatının Urfa’yı işgali dolayısıyla Fransızlar,
                dışarıdan hiçbir yardım, ikmal ve erzak alamamışlardı. Çaresizlik içinde
                Kuva-yı Milliye ile anlaşmanın yollarını aramış ve Ermeni cemaatine
                başvurarak, onların aracılığıyla gerçekleşecek bir anlaşma yolu bulmaya
                çalışmışlardı.
                Ermenileri kurtarmak için geldiklerini iddia eden Fransızlar, şimdi
                Urfa’dan çıkabilmek için onlardan yardım diliyor ve onları kullanmak
                istiyorlardı. Yine Fransızların bu davranışları gösteriyordu ki Ermeniler
                konusundaki düşüncelerinde Haçlılar döneminden bu yana hiçbir değişiklik
                olmamıştı. Ayrıca bu konuda Ermeni temsilcilerden Doktor Agop Beşelyan’ın
                Urfa’da Kuva-yı Milliye kumandanı Ali Saip Bey’e Amerika’dan yazmış


                -----------------------------------------------------

                86 a. g. a.; Kol: İSH - 6, Kutu: 270, Göm: 157, Bel: 157 - 1, 157 – 2.
                87 a. g. a.; Kol: İSH, Kutu: 396, Göm: 29, Bel: 29 - 1
                88 Özçelik; s. 119.
                89 a. g. e.; s. 119.
                90 a. g. e.; s. 120.

                "Ben Dostlarımı Ne Kalbimle Ne de Aklımla Severim.Olur ya Kalp Durur Akıl Unutur.
                Ben Dostlarımı Ruhumla Severim.O ne durur,ne de unutur"...Hz.Mevlana






                Yorum

                • HIAMOVI
                  satélite de expertos
                  • 22-12-2004
                  • 14236

                  #23
                  Konu: DÜNDEN BUGÜNE ANADOLU’DA FRANSIZ-ERMENİ İŞ BİRLİÐİ VE URFA ÖRNEÐİ

                  olduğu mektup; Ermeniler ve Fransız işgal kuvvetlerinin bu bölge üzerinde
                  oynadıkları oyun hakkında bilgi vermesi açısından önemlidir.91 (Ek - 3).
                  Sonuç
                  Tarihî olaylardan yola çıkacak olursak Avrupa’nın kendi dışındaki
                  devletlere karşı saldırgan bir tavır sergilediğini, Haçlı ruhunu ve sömürgecilik
                  anlayışını hâlâ muhafaza ettiğini kabul etmek gerekir.92 Bu bağlamda
                  Fransa’nın rolü büyüktür.
                  Osmanlı Devleti’nin çöküşünü uzun süredir izleyen Fransa, diğer
                  Avrupa ülkeleriyle yapmış olduğu gizli anlaşmalarla sürekli Osmanlı
                  toprakları üzerinden bir pay kapabilmeyi düşlemişti. Zaten Osmanlı
                  döneminde koparttığı imtiyazlarla Anadolu’yu çok iyi tanıyan Fransa buradaki
                  zenginliklerin farkındaydı. Bu nedenle Fransa, Birinci Dünya Savaşı
                  sonrasında Mütareke şartlarına aykırı olarak bölgeyi işgal etti. Bilindiği gibi
                  Orta Doğu’nun bir parçası olan Küçük Asya’yı ele geçirerek burada bir
                  tampon bölge yaratılabilirdi ve Orta Doğu’nun kontrolü mümkün olabilirdi.
                  Bölgeye geliş nedenlerinin başında da Ermenilerin haklarını savunmak ve
                  onlara bağımsız bir devlet kurmaları için yardım etmek olduğunu ileri
                  sürdüler. Hâlbuki Fransız çıkarları öncelikliydi ve onların amacı; bütün
                  Avrupa Devletleri gibi, on bir Haçlı seferiyle başaramadıkları “Orta Doğu’nun
                  ele geçirilmesi projesi”ni hayata geçirmekti. Fransa, “Orta Doğu’nun ele
                  geçirilmesi projesi”ni gerçekleştirmek için Ermenileri maşa olarak
                  kullanacaktı, aynı XI. yüzyılda olduğu gibi. Fransa’nın günümüz Orta
                  Doğusu’nda Amerika karşıtı izlediği politik yaklaşım “Orta Doğu’nun ele
                  geçirilme” projesinin devamı niteliğindedir. Özellikle “Büyük Orta Doğu
                  Projesi” olarak adlandırılan politik yaklaşımda, İsrail merkezli oluşum
                  karşısında; Avrupa Birliğinin iki önemli gücü Almanya ve Fransa bu merkezi
                  parçalama girişimi ile Filistin sorununa daha yakından yaklaşmaktadır. Bu
                  politik ortamda Irak’ın parçalanması ise tüm Avrupa’yı ve Batı’yı daha da
                  yakından ilgilenir hâle getirmiştir.
                  Birinci Dünya Savaşı sonrası bölge üzerindeki çıkarlarını sağlama
                  almak isteyen Fransa, işgal ettiği bu bölgeyi uzun süre ellerinde tutabilmek
                  amacıyla Ermenilerle birlikte hareket ederek birçok masum insanı
                  katletmiştir. Zaten Fransız işgal politikası çerçevesinde geçmişine şöyle bir
                  baktığımızda, işgal ettiği bölgelerdeki halkın direnişini kırabilmek için “kendi
                  içinde eritme” yöntemini kullandıkları yani asimile ettikleri anlaşılır.93
                  Anadolu’ya Ermeniler için geldiklerini ileri sürerek dünya kamuoyuna
                  haklılıklarını inandırmaya çalışan Fransızlar, bir süre sonra başarısızlığa
                  uğradıklarında onları yüzüstü bırakarak ve yine kullanmak isteyerek


                  -----------------------------------------------


                  91 Geniş bilgi için bk.; Ursavaş; s. 159-164.
                  92 L’ Europe contre I’Europe, éditions du Rocher; Paris, 1992, s. 40, 42.
                  93 Özellikle Cezayir’de, halkın 1871’den beri sürdürdüğü direnişi kırmak için bu yöntemi
                  kullandıklarını görüyoruz. Bk. Raimondo Luraghi; Sömürgecilik Tarihi, Çev. Aydın Emeç,
                  Sosyalist Yayınlar, İstanbul,1994, s. 285, 286

                  "Ben Dostlarımı Ne Kalbimle Ne de Aklımla Severim.Olur ya Kalp Durur Akıl Unutur.
                  Ben Dostlarımı Ruhumla Severim.O ne durur,ne de unutur"...Hz.Mevlana






                  Yorum

                  • HIAMOVI
                    satélite de expertos
                    • 22-12-2004
                    • 14236

                    #24
                    Konu: DÜNDEN BUGÜNE ANADOLU’DA FRANSIZ-ERMENİ İŞ BİRLİÐİ VE URFA ÖRNEÐİ

                    çekilmişlerdi. Sanki tarih yeniden tekerrür ediyor ve yine Ermeniler yanılgıya
                    düştüklerini anlayamıyorlardı.
                    Urfa’yı ve çevresini örnek alarak işlediğimiz Fransız - Ermeni iş birliği,
                    yukarıda verdiğimiz, Binbaşı Labonne’un ve Ermeni doktorunun
                    mektuplarındaki ifadelerden de anlaşıldığı üzere Fransızların işgali bölgeye
                    büyük acı ve üzüntü getirmiş; sanki Türk halkının sabrı denenmişti.
                    Fransızlar Urfa’dan çekildikten sonra, Ermenilerin bir kısmının silahlı
                    saldırılarda bulunmuş olmalarına rağmen, Türk tarafınca affedilmesi ve
                    Ermenilere karşı silah kullanılmaması Türklerin insani yönünün ne kadar ağır
                    bastığını gösterir.
                    Binbaşı Labonne ve bir Ermeni doktoru olan Doktor Agop Beşelyan,
                    hakikati görüp teslim etmişlerdir. Her devirde olduğu gibi bugün de
                    Ermeniler, dış güçlerin emel ve çıkarları doğrultusunda hareket etmekte ve
                    başkaları hesabına çalışmaktadırlar. Bu hareketlerinde dün nasıl birkaç kez
                    başarısız olmuş ve zarar görmüşlerse, bugün ve yarın da yapacakları
                    hareketlerden, Türklere karşı bir netice elde etmeleri mümkün değildir.
                    Abstract:
                    France, who settled Anatolia during the crusades, noticed the wealth on
                    resources of Urfa and struggled to take the control of the region and this could be done by using
                    the christians, especially the Armenians, living around. France invaded Urfa after the First World
                    War, using its advantages it had during the Otoman era.
                    *** Words:
                    France, Urfa, Crusades, Armenian problem, Turkish war of independance
                    Kaynaklar
                    1. Kitaplar
                    AKBIYIK, Yaşar; Millî Mücadele’de Güney Cephesi (Maraş), Ankara,
                    1990.
                    AKYÜZ, Yahya; Türk Kurtuluş Savaşı ve Fransız Kamuoyu (1919 -
                    1922), 2. Baskı, TTK, Ankara, 1988.
                    Albertus Aquensis., Liber Christianae Expeditionis pro Ereptione,
                    Emundatione et Restitutione Sanctae Hierosolymitanae Ecclesiae, R.H.C.
                    occ.,IV., terc. Hefele, H., Albert von Aachen. Geschichte des ersten
                    Kreuzzuges, 2 cild, Jena 1923.
                    ANDERSON, Matthew Smith; Doğu Sorunu (1774 - 1923), Çev. İdil
                    Eser, Yapı Kredi Yay., İstanbul, 2000.
                    ARMAOÐLU, Fahir H.; 20. Yüzyıl Siyasi Tarihi, Sevinç Mat., Ankara,
                    1964.
                    AYDIN, Dündar; “Ermeni Meselesinin ortaya çıkmasında Fransa’nın
                    Rolü”, Tarih Boyunca Türklerin Ermeni Toplumu ile İlişkileri Sempozyumu,
                    Ankara, Kurtuluş Ofset Basımevi, 1985.
                    BAYKENT, Tuğrul; “Güneydoğu Anadolu’da Fransız Harekâtı ve
                    ATATÜRK (1918 - 1921)”, Doktora Tezi, Ankara, 1991.

                    "Ben Dostlarımı Ne Kalbimle Ne de Aklımla Severim.Olur ya Kalp Durur Akıl Unutur.
                    Ben Dostlarımı Ruhumla Severim.O ne durur,ne de unutur"...Hz.Mevlana






                    Yorum

                    • HIAMOVI
                      satélite de expertos
                      • 22-12-2004
                      • 14236

                      #25
                      Konu: DÜNDEN BUGÜNE ANADOLU’DA FRANSIZ-ERMENİ İŞ BİRLİÐİ VE URFA ÖRNEÐİ

                      BIYIKLIOÐLU, Tevfik; Mondros Mütarekesi ve Tatbikatı, Genelkurmay
                      Başkanlığı Yay., Ankara, 1962.
                      CAHEN, C.; La Syrie du Nord, Paris, 1940.
                      CARTHY, J. Mc.; Müslümanlar Ve Azınlıklar, Çev. Bilge Umar, İnkılap
                      Kit. Yay., Ankara, 1998.
                      CARTHY, J. Mc; “Ermeni Terörizmi: Zehir ve Panzehir olarak Tarih”,
                      Uluslararası Terörizm ve Uyuşturucu Madde Kaçakçılığı Sempozyumu (17 -
                      18 Nisan1984 / Ankara Üniversitesi) Tebliğleri, Ankara, 1984.
                      CEBESOY, Ali Fuat; Millî Mücadele Hatıraları, Vatan Gaz. Yay.,
                      İstanbul, 1953.
                      DEMİRKENT, Işın; Urfa Haçlı Kontluğu Tarihi (1118 - 1146), VII. Dizi,
                      S. 91, TTK Yay., Ankara, 1987.
                      DEMİRKENT, Işın; Urfa Haçlı Kontluğu Tarihi (1098 - 1118), İ. Ü.
                      Edebiyat Fakültesi Matbaası, İstanbul, 1974.
                      DURU, Orhan; Amerikan Gizli Belgeleriyle Türkiye’nin Kurtuluş Yılları,
                      Türkiye İş Bankası Kültür Yay., İstanbul, 2001.
                      EMİRHAN, Sami; Türkiye Fransız İlişkileri ve Muhtemel Gelişmeler,
                      İstanbul, Harp Akademileri Basımevi, 1993.
                      EROÐLU, Hamza; Türk İnkılap Tarihi, İstanbul, Millî Eğitim Basımevi,
                      1982.
                      Gazi Mustafa Kemal; Nutuk, Bas. Haz: Ord. Prof. Dr. Hıfzı Veldet
                      Velidedeoğlu, c. 1-2, Çağ Paz. Gaz. Der. Kit. Bas. ve Yay., İstanbul, 2001.
                      GENCER, Ali İhsan; “İhtilalci Ermenilerin İhtilal Teşkilatı
                      Talimatnamesi”, T.E.D., Sayı: 13, İstanbul, 1987.
                      GROUSSET, R.; Histoire des croisades et du royaume franc de
                      Jérusalem, c. I, Paris, 1934 – 1936.
                      GÜLERMAN, Adnan; “Ermeni Meselesinde İdeolojik Yönlendirmeler”,
                      Türk Tarihinde Ermeniler Sempozyumu, Şark Basım ve Yay., İzmir, 1983.
                      GÜRÜN, Kamuran; “Türkiye Ermenistan İlişkileri”, Avrasya Etüdleri, c.
                      3, Sayı 1, İlkbahar 1996.
                      HALAÇOÐLU, Yusuf; Ermeni Tehciri ve Gerçekleri (1914-1918),
                      Ankara, TTK Basımevi, 2001.
                      HOLT, P. M.; Haçlılar Çağı (XI. Yüzyıldan 1517’ye Yakın Doğu), Çev.
                      Özden Arıkan, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, İstanbul, Ocak 1999.
                      KARAL, Enver Ziya; Osmanlı İmparatorluğu’nda Ermeni Meselesi, Dış
                      İşleri Akademisi Yay., Ankara, 1971.
                      KARAL, Enver Ziya; Osmanlı Tarihi, c. V, Ankara, 1961.

                      "Ben Dostlarımı Ne Kalbimle Ne de Aklımla Severim.Olur ya Kalp Durur Akıl Unutur.
                      Ben Dostlarımı Ruhumla Severim.O ne durur,ne de unutur"...Hz.Mevlana






                      Yorum

                      • HIAMOVI
                        satélite de expertos
                        • 22-12-2004
                        • 14236

                        #26
                        Konu: DÜNDEN BUGÜNE ANADOLU’DA FRANSIZ-ERMENİ İŞ BİRLİÐİ VE URFA ÖRNEÐİ

                        KARAL, Enver Ziya; Osmanlı Tarihi, c. VI, 3. Baskı, Ankara, 1983.
                        KARAL, Enver Ziya; Osmanlı Tarihi, c. VI.
                        KARAL, Enver Ziya; Osmanlı Tarihi, c. VIII, 3. B, TTK, Ankara, 1988.
                        KAŞGARLI, Mehlika (Aktok); “Haçlı Seferleri ve Ermeniler”, 21.
                        Yüzyıla Girerken Tarihe Dostça Bakış: Türk Ermeni İlişkileri Uluslararası
                        Sempozyumu, Yay. Haz. Berna Türkdoğan, Divan Yay., ATATÜRK
                        Araştırma Merkezi, Ankara, 2000.
                        KOLOÐLU, Orhan; Avrupa’nın kıskacında Abdülhamit, İletişim Yay.,
                        İstanbul, 1998.
                        KURAN, Ercüment; Cezayir’in Fransızlar Tarafından İşgali Karşısında
                        Osmanlı Siyaseti (1827 - 1847), İstanbul Ü. Yay., İstanbul, Yenilik Basımevi,
                        1957.
                        KURAT, Yuluğ Tekin; “Doğu Anadolu’da Ermeni Sorunu (1900 -
                        1920)”, Tarih Boyunca Türklerin Ermeni Toplumu ile İlişkileri Sempozyumu,
                        Ankara, Kurtuluş Ofset Basımevi, 1985.
                        KURAT, Yuluğ Tekin; Osmanlı İmparatorluğu’nun Paylaşılması, 2. B.,
                        Turhan Kitabevi, Ankara, 1986.
                        KÜÇÜK, Cevdet; “XIX. Asır’da Anadolu’da Ermeni Nüfusu”, Türk
                        Tarihinde Ermeniler Sempozyumu, Şafak Basım ve Yayınevi, İzmir, 1983.
                        KÜRKÇÜOÐLU, Ömer; Türk - İngiliz İlişkileri (1919 - 1926), Ankara
                        Ü.Siyasal. Bil. Fak. Yay., Ankara, 1978.
                        L’ Europe contre I’Europe, éditions du Rocher; Paris, 1992.
                        LAMARTINE, A. De; Cihan Hâkimiyeti (Türkiye Tarihi), Haz. M. R.
                        Uzmen, Kervan Kitapçılık A. Ş. Ofset Tes., Bas, 1976.
                        LURAGHİ, Raimondo; Sömürgecilik Tarihi, Çev. Aydın Emeç,
                        Sosyalist Yayınlar, İstanbul, 1994.

                        "Ben Dostlarımı Ne Kalbimle Ne de Aklımla Severim.Olur ya Kalp Durur Akıl Unutur.
                        Ben Dostlarımı Ruhumla Severim.O ne durur,ne de unutur"...Hz.Mevlana






                        Yorum

                        • HIAMOVI
                          satélite de expertos
                          • 22-12-2004
                          • 14236

                          #27
                          Konu: DÜNDEN BUGÜNE ANADOLU’DA FRANSIZ-ERMENİ İŞ BİRLİÐİ VE URFA ÖRNEÐİ

                          2. Makaleler
                          MANTRAN, Robert; Osmanlı İmparatorluğu Tarihi, c. II, Çev. Server
                          Tanilli, Adam Yay., Haziran 1995.
                          ORTAYLI, İlber; İmparatorluğun En Uzun Yüzyılı, Hilal Yay., İstanbul,
                          1983.
                          ÖZÇELİK, İsmail; “Fransa’nın Çıkarları Çerçevesinde Urfa ve Urfa’da
                          Ermeniler”, Sömürgecilik Hareketlerinde Fransa ve Anadolu’da Fransız -
                          Ermeni İş Birliği, Editörler: Doç. Dr. Orhan Kılıç; Yard. Doç. Dr. Mehmet
                          Çevik, Elazığ, 2003.
                          ÖZÇELİK, İsmail; “Millî Mücadele’de Urfa’da Ermeni - Fransız İş Birliği
                          ve Bir Ermeni Doktorunun Amerika’dan Gönderdiği Mektup”, Askerî Tarih
                          Bülteni, Yıl 12, Sayı: 22, Şubat 1987.
                          PAMUK, Şevket; 100 Soruda Osmanlı - Türkiye İktisadi Tarihi 1550 -
                          1914, Gerçek Yayınevi, İstanbul, 1993.
                          RASİM, Ahmet; Osmanlı Tarihi, Cumhuriyet Gaz. Mat., 1966.
                          REDAN, Pierre; La Cilicie et Le Probleme Ottoman, Paris, 1921.
                          RUNCIMAN, St.; A History of the Crusades, c. II, London, 1965.
                          SARAL, Ahmet Hulki; Türk İstiklal Harbi IV, Güney Cephesi, Ankara,
                          Gnkur. Basımevi, 1966.
                          SONYEL, Selahi R.; Türk Kurtuluş Savaşı ve Dış Politika, c.1, Ankara,
                          1973.
                          SOYSAL, İsmail; Fransız İhtilali ve Türk - Fransız Diplomasi
                          Münasebetleri, (1789 - 1802), Ankara, 1964.
                          ŞİMŞİR, Bilal; İngiliz Belgelerinde ATATÜRK (1919 - 1938), c. 2, TTK
                          Yay., Ankara, 1992.
                          TUNCER, Hüner; XIX. Yüzyılda Osmanlı - Avrupa İlişkileri, Ümit Yay.,
                          Ankara, 2000.
                          UÇAROL, Rıfat; Siyasî Tarih (1789 - 1994), Filiz Kitabevi, İstanbul
                          1985.
                          URAS, Esat; Tarihte Ermeniler ve Ermeni Meselesi, Belge Yay.,
                          İstanbul, 1976.
                          Urfalı Mateos Vekayinamesi (952 - 1136); Terc. Andreasyan, TTK
                          Yayınları, II. Seri, Nu. 21, Ankara, 1962.
                          URSAVAŞ, Ali Saip; Kilikya Dramı ve Urfa’nın Kurtuluş Savaşları,
                          Çev. Hüseyin Işık, Ankara, Gnkur. Basımevi, 2000.
                          UZUNÇARŞILI, İsmail Hakkı; Osmanlı Tarihi, c. II, 4. Baskı, Ankara,
                          1983.
                          YAVUZ, Ünsal; Fransız Dışişleri Bakanlığı Belgelerinde Ermeni
                          Kırımları Sorunu, D.T.C.F. ATATÜRK’ün 100. Doğum Yılına Armağan
                          Dergisi, A.Ü. DTCF Yayınları, Ankara, 1981.
                          YILMAZ, Durmuş; Fransa’nın Türkiye Ermenilerini Katolikleştirme
                          Siyaseti, S. Ü.Vakfı Yayınları, Konya, 2001.

                          "Ben Dostlarımı Ne Kalbimle Ne de Aklımla Severim.Olur ya Kalp Durur Akıl Unutur.
                          Ben Dostlarımı Ruhumla Severim.O ne durur,ne de unutur"...Hz.Mevlana






                          Yorum

                          • HIAMOVI
                            satélite de expertos
                            • 22-12-2004
                            • 14236

                            #28
                            Konu: DÜNDEN BUGÜNE ANADOLU’DA FRANSIZ-ERMENİ İŞ BİRLİÐİ VE URFA ÖRNEÐİ

                            alıntıdır....

                            bu makaleyi herkesin çok iyi bilmesi gerekir.

                            "Ben Dostlarımı Ne Kalbimle Ne de Aklımla Severim.Olur ya Kalp Durur Akıl Unutur.
                            Ben Dostlarımı Ruhumla Severim.O ne durur,ne de unutur"...Hz.Mevlana






                            Yorum

                            İşlem Yapılıyor
                            X